GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: (10/2608, 2609, 2610, 2611, 2612, 2613) Esas No.lu 2025 Yılının Nisan Ayında Ülkemizde Gerçekleşen Zirai Don Olayının Sonuçlarının Araştırılması, Üreticilerin ve Tarımsal Ürünlerin Uğradığı Zararların Tespiti ve Gelecekte Yaşanabilecek Benzer Olayların Etkilerinin En Aza İndirilmesi İçin Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Bir Meclis Araştırması Açılmasına İlişkin Önergelerin Ön Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:76
Tarih:15.04.2025

MHP GRUBU ADINA CUMALİ İNCE (Niğde) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; geçtiğimiz hafta ülkemiz genelinde ve özellikle Niğde, Nevşehir ve Aksaray illerimizde yaşanan şiddetli zirai don olayına dikkat çekmek için söz almış bulunuyorum.

Çiftçilerimiz ülkemizin gıda güvencesini sağlayan en önemli paydaşıdır. Onların yaşadığı her kayıp sadece kendi hanelerini değil toplumun tamamını ve gelecek nesillerin gıda güvencesini de doğrudan etkilemektedir. Bu nedenle, çağrım, siyasi görüşlerden bağımsız bir şekilde tüm partilerin ve milletvekillerinin ortak bir irade sergilemesidir.

Niğde ilimiz başta olmak üzere 36 ili etkileyen bu doğal afet hepimizi derinden üzmüştür. İlimizde eksi 17 ila eksi 18 dereceye kadar düşen hava sıcaklıkları başta elma, kiraz, şeftali, erik, üzüm ve ceviz gibi bölge ekonomisi açısından kritik öneme sahip ürünlerde yüzde 70 ila yüzde 100 arasında değişen bir oranda ciddi hasara neden olmuştur. Bu ürünler, yalnızca Niğde'nin değil ülkemizin ihracat ve iç piyasa dengesi açısından da stratejik öneme sahiptir. Ürün kayıplarının sadece tarımsal üretimle sınırlı kalmadığı, aynı zamanda taşımacılıktan ambalajlamaya, tarım işçisinden esnafa kadar geniş bir etki zinciri oluşturduğu da unutulmamalıdır. İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüz, tüm personeliyle, sahada aktif olarak hasar tespit çalışmalarını yürütmektedir. Takriben bir ay sürecek bu çalışmalar sonucunda ilgili bakanlıklarımız ve Meclisimiz üzerine düşen sorumluluğu yerine getirecektir; buna yürekten inanıyorum. Bu noktada en önemli beklentimiz, hasar tespitlerinin tamamlanmasının ardından, üreticilerimizin yaşadığı kayıpların hızlı ve etkin bir şekilde telafi edilmesidir çünkü bu destekler sadece çiftçimizi değil, ülkenin ekonomik yapısını, tarımın sürdürülebilirliğini ve kırsal yaşamın devamlılığını doğrudan etkilemektedir.

Üreticilerimizin bizlerden bazı somut ve hayati talepleri bulunmaktadır. Öncelikle, üreticilerimizin kullanmış olduğu mevcut krediler faizsiz olarak en az bir yıl süreyle ertelenmelidir. Üretim rekoltesinin yüzde 30 ila 40 kadarı TL karşılığı iki yıl geri ödemesiz, toplamda beş yıl vadeli faizsiz kredi desteği sağlanmalıdır. Afet fonu kaynaklı nakdi afet yardımları bir an önce devreye alınmalı, acil ihtiyaçlar karşılanmalıdır. Don felaketinden zarar gören çiftçilerimize fide, fidan, tohum, ilaç ve gübre gibi üretim girdilerinde ayni destekler sunulmalıdır. Özellikle küçük aile işletmeleri için çiftçi BAĞ-KUR primlerinde ve sosyal güvenlik yükümlülüklerinde kolaylıklar sağlanmalı, geçici muafiyetler veya destek paketleri gündeme alınmalıdır.

Bu talepler, sahada sesini duyduğumuz binlerce üreticimizin ortak sesidir. Her biri alın terinin ve emeğin sesidir. Tarımın kaderini doğa olaylarına terk edemeyiz. İklim krizinin etkilerini artık daha sert hissediyoruz. Bu nedenle, çiftçimizin yalnız bırakılması sadece bireysel mağduriyet değil ulusal güvenlik meselesidir. Üreticimizin yanında durmak, ülkemizin geleceğine sahip çıkmaktır. Bu anlayışla hareket etmek hepimizin görevidir. Cumhur İttifakı olarak bizler çiftçimizi hiçbir zaman kaderine terk etmedik, bundan sonra da terk etmeyeceğiz. Üreticimizin yanında durmak sadece bir siyasi görev değil aynı zamanda ahlaki bir sorumluluk ve vicdani bir vefa borcudur. Tarım, bizim için yalnızca bir üretim alanı değil aynı zamanda bir stratejik sektör, bir kalkınma aracı, bir millî güvenlik unsurudur. Bu alanı güçlü kılmak, yerli üretimi desteklemek ve kırsal kalkınmayı sağlamak hepimizin önceliği olmalıdır. Bu vesileyle şunu da özellikle ifade etmek isterim ki Milliyetçi Hareket Partisi olarak her zaman olduğu gibi bugün de milletimizin özveriyle üreten ellerinin yanındayız. Genel Başkanımız, bilge liderimiz Sayın Devlet Bahçeli'nin talimatları doğrultusunda çiftçilerimizin yaşadığı mağduriyetlerin giderilmesi için tüm adımların atılması noktasında kararlılıkla çalışıyoruz. Türk çiftçisi yalnız değildir, sahipsiz hiç değildir. Devletimiz, Cumhur İttifakı ve Milliyetçi Hareket Partisi her daim çiftçimizin yanındadır.

Ayrıca, don olaylarının etkilerini azaltmak adına alınabilecek bazı önlemler bulunmaktadır. Tarım il müdürlüklerinin de önerdiği üzere özellikle ilkbahar geç donlarına karşı meyve bahçelerinde su uygulaması, "spring" veya yağmurlama, don pervanesiyle hava sirkülasyonu sağlama ve dumanlama makinesi ya da ateş yakma yoluyla hava sıcaklığını yükseltme gibi yöntemlerin kullanılması önem arz etmektedir. Bu tür uygulamaların devlet destekleriyle yaygınlaştırılması çiftçimizin alın terinin zayi olmaması adına elzemdir.

Bu vesileyle zirai don afetinden etkilenen tüm illerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. İnşallah hasar tespit çalışmalarının tamamlanmasının ardından gerekli tüm destekler ivedilikle hayata geçirilecek, devletimiz her zaman olduğu gibi bugün de üreticimizin yanında olacak ve çiftçimizin yaraları en kısa sürede sarılacaktır.

Aziz milletimizi ve Genel Kurulumuzu saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)