GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:73
Tarih:08.04.2025

DEM PARTİ GRUBU ADINA BURCUGÜL ÇUBUK (İzmir) - Ekranları başında bizleri izleyen halkları, direnişteki işçi sınıfını ve özellikle bu sefer 2911 siyasi tutsaklarını saygıyla selamlıyorum.

Üzerinde konuştuğumuz elektrik zamları meselesinde bazı noktalara değinmek gerekiyor. Birincisi, halk neyi ödüyor, buna değinmek lazım. Halk bakımsız enerji nakil hatlarının bedelini ödüyor. Bu ülkede en çok kayıp kaçak yüzde 20'lere varan oranda kontrolleri, denetimleri yapılmayan bu enerji nakil hatlarında ortaya çıkıyor ve bu enerji nakil hatları, misal, neye neden oluyor? Kürt illerinde yangınlara neden oluyor. İnsanları kaybediyoruz, canlıları kaybediyoruz, doğa katlediliyor ve ondan sonra bunları halkın kendisinin yaktığı iddia ediliyor. Görüntüler olmasa halkın başına gelen halkın suçu gibi anlatılacaktı. Ve bu zamlar yine kimin cebinden çıkıyor? Halkın. 22 bin lira reva gördüğünüz, 14 bin lira reva gördüğünüz halk kendi faturasının yüzde 20'sini bile harcamamış oluyor aslında. Kiminkini ödüyor peki? Patronların. En yüksek kaçaklar organize sanayi bölgelerinde. SEDAŞ boşuna Sakarya'da, Kocaeli'de, Bolu'da, Düzce'de kaçak araştırma kararı almadı. Neden almadı? Çünkü organize sanayi bölgeleri kara delik gibi, halka ödettiğiniz elektriği yutuyor. Urfa'da bir plastik fabrikasında kaçak trafo tespit edildi, günlük 1.300 hanenin harcadığı elektriği harcıyor. 22 bin reva gördüğünüz, 14 bin reva gördüğünüz halka sarayın ışıklarını ödetiyorsunuz ve sonra bunu "hizmet" diye anlatıyorsunuz. Özelleştirerek halkın sırtına daha büyük yük olarak koyduğunuz bu elektrik zamlarıyla, bu elektrik sistemiyle açlığı tekrar üretiyorsunuz.

Bir de bugün ne öğrendik? Hatay Altınözü'nde depremzedelere dağıttınız evlerin beş aydır elektriği yok. Hatırlayalım, Hatay'da ve deprem bölgelerinin tamamında depremzedelere, ölenlere, evleri yıkılanlara icra takipleri başlamıştı elektrik faturaları nedeniyle. Bu, sizin sisteminiz. Patronların, sarayın, sizin -patronlar sizlersiniz- faturanızı halk ödesin, canıyla ödesin. Elektrik işletmelerinde çalışan işçiler o bakımsız nakil hatlarına çıktıklarında ölüyorlar ve siz bunu da umursamıyorsunuz, umursamayacaksınız, utanmayacaksınız, sistematiğiniz budur ve halkı buna ikna edebileceğinizi düşünüyorsunuz. Kendi sonunuzu böyle hazırlıyorsunuz. Bu nedenle siyasi rakiplerinizi ortadan kaldırmaya çalışıyorsunuz.

Burada şuna gelmek istiyorum: Bugün AKP'lilerin tamamı çıktı, dedi ki: "İşkence yoktur, çıplak arama yoktur, cinsel şiddet yoktur." Bunun böyle olmadığını biliyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Çubuk, lütfen tamamlayın.

BURCUGÜL ÇUBUK (Devamla) - Gözaltında cinsel şiddeti sürekli konuşacağız, "detaylı arama" adı altında çıplak aramayı sürekli konuşacağız, bunlara karşı mücadele edeceğiz.

"İşkence yoktur." diyorsunuz ya, ben gözaltına alındım, gözaltı aracında polis bacaklarımı kırmaya çalıştı, bütün vücudum mosmordu, kotun üzerinden o polisin neredeyse postal izi bacaklarıma çıkmıştı, soruşturmaya gerek görmedi sizin yargınız. Sonra böyle sonuçlarla "İşkence yoktur." dersiniz. İşkencenin resmî olarak olmadığını biliyoruz. Sokakları gördük, oradaydık, biz o nezarethanelerden geçtik, işkencenizi biliyoruz; biz o hapishanelerden geçtik, işkencenizi biliyoruz. Mızrak çuvala sığmıyor, suçlusunuz! (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)