GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Son birkaç gündür yaşanan gelişmelere ve sokak çağrılarına, gençlere seslenmek istediğine, İstanbul Büyükşehir Belediyesiyle ilgili soruşturmaya ve CHP’nin kurduğu dayanışma sandığına ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:3
Birleşim:70
Tarih:25.03.2025

FİLİZ KILIÇ (Nevşehir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri ve ekranları başında bizleri takip eden yüce Türk milleti; son birkaç gündür başta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmak üzere, Beylikdüzü Belediye Başkanının, Şişli Belediye Başkanının tutuklanmalarıyla ilgili gündemle ülkemiz meşgul olmaktadır. Bu gelişmeler karşısında CHP yönetimi, belediye başkanları hakkındaki suçlamalara ve iddialara kamuoyunun vicdanını rahatlatacak cevaplar vermek yerine sonucu çıkmaz olan sokak davetleriyle uğraşmaktadır maalesef. Vatandaşlarımızı, özellikle de gençleri sokağa çağırmak; şerefli, vefakâr Türk polisiyle karşı karşıya getirmek kabul edilebilecek bir davranış biçimi değildir. Halkımıza "Polis barikatlarını yıkın geçin, buradan bir halk oylaması yapalım, ‘Polisle çatışalım.’ diyen el kaldırsın.” demek de son derece tehlikeli ve sonunu düşünmeden söylenen sözlerdir. Hiç kimse dokunulamaz, ulaşılamaz, erişilemez ve hesap sorulamaz değildir. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Herkes uhulet ve suhulet içerisinde Türk yargısının vereceği kararı beklemeli ve çıkacak sonuca saygı göstermelidir. Belediye başkanlarının yargılama süreci devam etmektedir. Süreç sonuçlanana kadar masumiyet karinesi gereği herkes masumdur. Biz Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak her zaman temiz bir dil kullandık, kullanmaya da devam edeceğiz. Milletvekillerimizi de Gazi Meclisimizin saygınlığına uygun bir biçimde ölçülü ve temiz bir dil kullanmaya davet ediyorum. Biz Türkiye’yi sokakta bulmadık, sokakta da kaybetmeyiz. Sokak çağrıları boştur, milletimiz sağduyuludur, her zaman da sağduyulu kalacaktır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; özellikle sokağa davet edilen ve polisimizle çatışması için kışkırtılmaya çalışılan gençlerimize de hassaten seslenmek istiyorum, bu çağrım bir eğitmen, bir anne çağrısıdır: Gündemdeki meselelerle ilgilenmek, yorum yapmak, düşüncelerini ifade etmek, hakkını hukukunu savunmak her zaman için desteklediğimiz ve arkasında duracağımız hususlardır ancak bazılarının siyasi emellerini gerçekleştirmek için sizleri sahaya sürmeye çalıştığının farkında olun ve kendinizi tabiri caizse -tırnak içinde söylüyorum- kullandırtmayın. Sevgili gençler, geleceğin lider ülkesi Türkiye’yi biz sizlerle inşa edeceğiz. Biz bu vatanı atalarımızdan bir miras olarak görmüyor, gelecek nesillerin bize bir emaneti olarak görüyoruz. Bu cümlelerimin de altını çizerek tekrar gençlerimize ithaf etmek istiyorum, onlara ithaf ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; soruşturma kapsamında tarihin en büyük yolsuzluk rakamlarından bahsedilirken CHP savunma olarak gizli tanıklar üzerinden işlem yapıldığını ifade etmektedir. Sorgu tutanaklarında 13 açık tanık, 4 müşteki yani mağdur, 4 gizli tanık olduğu görülmektedir. Dosyada sadece itiraflar değil baz kayıtları da mevcuttur. İşin esas vahim ve enteresan olan kısmı bu iddialarda bulunanların CHP’nin kendi içinden gelenler ya da CHP’ye yakın isimler olmalarıdır. Bunları tek tek saymak mümkün, zaten ifade tutanaklarında da mevcut. “İstanbul Büyükşehir Belediye verilerini neden kopyalattınız? 400 milyonluk villaları nasıl 20 milyona aldınız? Pandemi varken 1.338 konseri kime verdirdiniz?” sorularına Sayın Ekrem İmamoğlu “Bu soruyu muhatap almıyorum, tüm istinatları şiddetle reddederim.” dışında bir cevap vermemiştir. 16 milyon İstanbullunun kişisel verileri satılmış; Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, eşine, evladına, adresine, aylık tüketim bilgilerine, araç plakasına, gittiği mekânın otoparkına kadar tüm mahrem bilgiler pazarlanmıştır. Maalesef CHP ve yönetimi bu sorulara cevap vermiyor ya da daha doğru bir ifadeyle veremiyor. Şehzadebaşı Camisi'ne ve haziresine zarar veriliyor, polisimize taş atılıyor hatta daha da ileri gidilip asit atılıyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

FİLİZ KILIÇ (Nevşehir) - Polisimize kalkan el kırılır; Vandalizmle demokrasi olmaz, olsa da anarşi olur, devletimiz buna müsaade etmez.

Konuşacak çok şey var, belki saatlerce, belki günlerce konuşabiliriz, tartışabiliriz ama son bir tespitimi de söylemeden geçemeyeceğim ve bu tespitimden sonra yorumu yüce Türk milletine bırakıyorum. CHP'nin kurduğu dayanışma sandığına kim oy attı dersiniz? Türkiye'nin denizlerdeki planlarını Yunanistan'a satan FETÖ firarisi Halis Tunç Hollanda'da Ekrem İmamoğlu'na oy attı.

MURAT EMİR (Ankara) - 15 milyon, 15 milyon!

FİLİZ KILIÇ (Nevşehir) - Tekrar ediyorum: Konuşacak çok şey var ama yorumu ve kararı yüce Türk milletine bırakıyorum.

Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum.

Teşekkür ederim. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)