GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÛMETİ İLE AVUSTRALYA HÜKÛMETİ ARASINDA HAVA ULAŞTIRMA ANLAŞMASININ ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:30
Tarih:07.12.2011

ALİ ERCOŞKUN (Bolu) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Avustralya Hükûmeti Arasında Hava Ulaştırma Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı hakkında söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bildiğiniz gibi, 5 Haziran 1945 tarihinde onaylanan 4749 sayılı Kanun'la, 7 Aralık 1944 tarihli Chicago Milletlerarası Sivil Havacılık Anlaşması yürürlüğe girmiştir fakat yürürlüğe giren bu anlaşmada ticari hakların düzenlenmesi konusunda bir mutabakata varılamamış, dolayısıyla ticari hakların ikili sözleşmeler yoluyla düzenlenmesi gereği doğmuştur. Hükûmetimiz, bu çerçevede, 11 Şubat 1946'da Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere arasında imzalanan Bermuda Anlaşması'nı örnek alarak, ülkemizin konumunu ve uluslararası hava trafiğinin ülkemiz üzerinden gerçekleşmesinin sağlayacağı çıkarları göz önünde tutarak bugüne kadar birçok ülkeyle hava ulaştırma anlaşması imzalamıştır. Bu anlaşmalar aynı zamanda millî sivil havacılığımızı teşvik etmekte ve kalkındırmaktadırlar. Ülkemizin yaptığı bu anlaşmalar Bermuda tipine uygun olup esas olarak çerçeve anlaşması niteliğindedir ve karşılıklılık esasına dayanmaktadır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bu yana ülkemize, milletimize hizmet eden tüm hükûmetlere siyasi görüşü ne olursa olsun teşekkür ediyoruz. Bu hizmetleri inkâr etmiyoruz, yok da saymıyoruz fakat AK PARTİ hükûmetlerinin yapmış olduğu icraatları karşılaştırabilmek için bazı tespitlerde de bulunmamız gerekir. Bu anlaşmayla ilgili olduğunu düşündüğüm iki konuda rakamlar vererek bu tespitleri yapmak istiyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2002 yılında ülkemizin toplam ihracatı 36 milyar dolar iken, 2010 yılı sonu toplam 114 milyar dolar olmuştur.

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - İthalat? İthalat ne kadar?

ALİ ERCOŞKUN (Devamla) - 2011 yılı sonunda ise 136 milyar dolar olarak gerçekleşmesini bekliyoruz yani ihracatımız yaklaşık 4 kat artmıştır.

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - İthalat ne kadar artmış? Cari açığı söyle!

ALİ ERCOŞKUN (Devamla) - Bu noktada 2001 yılı sonunda Avustralya'yla yapılan ihracat sadece 84 milyon dolarken, 2010 yılı sonunda bu rakam 336 milyon dolara çıkmıştır yani bu da 4 kat artmıştır. 2011 yılı sonu itibarıyla ise 400 milyon dolarları geçmeyi hedefliyoruz.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - İthalatı da söyler misiniz.

ALİ ERCOŞKUN (Devamla) - Toplamdaki ihracatımızı on yıl içinde 5 kat fazla artırmayı başarmış durumdayız. Bu başarıyı daha da önemli kılan mesele ise aynı dönemde Avustralya'yla yaptığımız ithalat sadece 2 kat artmıştır. 2001 yılında Avustralya'dan yapılan ithalat 211 milyon dolar iken 2010 yılı sonu itibarıyla sadece 445 milyon dolara yani 2 katına çıkmıştır.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - 2010'da eksi 107.

ALİ ERCOŞKUN (Devamla) - Üstelik bu artışı Avustralya ile doğrudan bir uçuş yapmadan sağlamaktayız. Yani şu anda herhangi bir vatandaşımız veya herhangi bir iş adamımız Avustralya'ya gitmek istediğinde ve ülkemizin gururu olan Türk Hava Yollarını kullanmak istediğinde ilk önce Güney Kore'ye uçuluyor, Güney Kore'den bir başka ülkenin hava yolu şirketi kullanılarak Avustralya'ya gidiliyor. Dolayısıyla direkt bir uçuş sağlayamıyoruz.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Bolu'daki orman köylülerinden bahset.

ALİ ERCOŞKUN (Devamla) - Yani 2010 yılı sonu itibarıyla dünyanın en fazla uçuş noktasına sahip ilk on hava yolu şirketi arasına giren Türk Hava Yolları, Amerika Birleşik Devletleri'nin birçok noktasına direkt gidebilirken veya Brezilya'ya direkt uçabilirken, sırf bu anlaşma yürürlüğe girmediği için, Avustralya'ya direkt veya endirekt bir uçuş yapamamaktadır.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Bolu'da sanayi yok, sanayi.

ALİ ERCOŞKUN (Devamla) - Tabii, söz Türk Hava Yollarına geldiğinde birkaç noktaya değinmek lazım. Çünkü 2001 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nde gerçekleşen 11 Eylül saldırılarından sonra tüm dünyada uluslararası hava yolu şirketleri iflas noktalarına gelmiş ve birçok kapanmalar yaşanmıştır. Türkiye'de ise AK PARTİ'den önce sadece toplumun belli bir kısmının faydalandığı bir şirkettir Türk Hava Yolları. 2002 yılında AK PARTİ'nin milletten aldığı yetkiyle tek başına iktidara gelmesiyle birlikte ülkemiz, birçok meselede olduğu gibi, ulusal havacılık sistemimizde de büyük bir değişim yaşamıştır ve Türk Hava Yolları, tüm dünyanın aksine, devamlı büyüyen bir başarı hikâyesi hâline gelmiştir. AK PARTİ'den önce hemen hemen yok hükmünde olan sivil havacılık şirketleri birbiri ardına kurulmuş ve gerek ülke içinde gerekse uluslararasında ülkemizi başarıyla temsil etmektedirler. Aslında, Türkiye'nin ve Türk milletinin bölgesinde lider, dünyada parlayan bir yıldız hâline gelmesinin neticesidir bu durum. Nasıl Türkiye sadece sekiz yılda dünyanın 26'ncı büyük ekonomisinden 17'nci sıraya yükselmişse Türk Hava Yolları da 2010 yılı sonu itibarıyla 2005 yılındaki yolcu payını beş yılda 2 katından fazla artırarak dünyada en fazla yolcu taşıyan 18 hava yolu şirketinden biri hâline gelmiştir.

Ülkemiz, Türkiye'miz, nasıl Avrupa Birliği ülkeleri bir bir sıkıntı yaşarken, Yunanistan yanı başımızda iflas noktasına gelmişken bu ülkelere ders verecek hâle geldiyse Türk Hava Yolları da 2023 yılında dünyada 1 numarayı hedeflemektedir.

Tabii biz burada, bu kürsüde Brezilya'yla yapılan ticari anlaşmalarda Bolu'nun sorunlarını, işte Romanya'yla yapılan anlaşmalarda sağlık meselelerini duymaya alıştık. Ben bugün Avustralya'yla alakalı konuşurken ister istemez bu noktalara da değinmeden geçemeyeceğim. Çünkü bu kürsüde "rant, yandaş, peşkeş" laflarıyla gerçekten farklı noktalara vatandaşı çekmeye çalışmanın kimseye bir fayda sağlamayacağını düşünüyorum.

Daha dün Bolu Milletvekilimiz Sayın Tanju Özcan ormanla alakalı bir konuşma yaptı. Ne dedi? "2002 yılında neydi, şimdi ne oldu?" Ben size söylüyorum: 2002 yılında Bolu ili genelinde orman emvali üretimi 500 bin metreküp iken bugün 2011 yılı sonu itibarıyla bu rakam 1,5 milyon metreküpe çıkmış durumda.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Kim yapıyor? Köylü mü yapıyor, müteahhitler mi yapıyor?

RAMAZAN KERİM ÖZKAN (Burdur) - Tanju Bey, doğruyu mu söylüyor? Doğru mu?

ALİ ERCOŞKUN (Devamla) - Bunların her biri resmî rakamlardır kontrol edebilirsiniz.

RAMAZAN KERİM ÖZKAN (Burdur) - Arkadan doğru olmadığının tasdiki geldi.

BAŞKAN - Sayın Ercoşkun, lütfen gündemle ilgili konuşalım.

ALİ ERCOŞKUN (Devamla) - 2002 yılında ortalama metreküp başına, köylümüz, vatandaşımız 20 lira alırken, bu yıl, 2011 yılında 55 lira ile 75 lira arasında rakamları almaktadır ve vatandaşın izni, rızası olmadan 1 metreküp bile dikili satışına izin verilmemektedir.

Şimdi, patates ekimiyle alakalı, tarımla ilgili konuşma yapıyor Sayın Milletvekilimiz, diyor ki: "Niye yasaklıyoruz bunu? Ne olacak, şu?"

BAŞKAN - Sayın Ercoşkun, lütfen konuyla ilgili görüşelim.

ALİ ERCOŞKUN (Devamla) - Eğer, eğer?

Konuyla ilgili zaten bunlar Sayın Başkanım.

BAŞKAN - Lütfen? Dün dünde kaldı, o dündü Sayın Ercoşkun.

ALİ ERCOŞKUN (Devamla) - Evet, yeni şeyler söylemek lazım şimdi.

Şu anda eğer biz vatandaştan aldığımız şeyleri, köy köy dolaşarak bunları icraata geçirmezsek işte böyle yalan yanlış şeyleri burada ifade etmiş oluruz. Çünkü eğer on yıldan beri Dörtdivan'da patates hastalığından dolayı o bütün ovanın patates ekemediğini ve oradaki köylünün bu hastalıktan dolayı bu gelirden mahrum kaldığını bilmezsek şu anda bu köylüyü bu meseleden kurtarmak için alınan tedbirleri de yanlış yorumlarız, çıkarız, burada herkes bize güler.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Ne tedbir aldınız, onu söyle!

ALİ ERCOŞKUN (Devamla) - Aynı şekilde, AK PARTİ hükûmetlerinin en büyük başarısının sağlık alanında olduğunu gördüğümüz hâlde, Mengen'de yeni bir hastanenin inşaatının başlayacağını bildiğimiz hâlde oradaki sağlık hizmetlerini eleştirmeye kalkarsak vatandaş bize güler ve bu kürsünün de saygınlığı bu anlamda kalmaz diye düşünüyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; havacılık anlamındaki bu gelişmeler Bolu'da da ciddi manada kendisini göstermekte çünkü Bolu olarak, Ankara-İstanbul arasında, ciddi manada, turizmin desteklenmesi için bir havaalanına ihtiyacımız var.

Ben, buradan 22'nci ve 23'üncü Dönem milletvekillerimize ve Sayın Bolu Belediye Başkanına teşekkür ediyorum ve Bolulu hemşehrilerimize, Bolu'daki tugay komutanlığına ait pistteki havaalanının her türlü yazışmasının tamamlanmak üzere olduğunu ve önümüzdeki dönemde hizmete geçmeye başlayacağını da müjdelemek istiyorum.

ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - O yazışmaları vilayet yaptı!

ALİ ERCOŞKUN (Devamla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu anlaşmamızın, Avustralya'yla gerçekleştirilen bu anlaşmanın Türk Hava Yollarının ve ülkemize hizmet eden diğer hava yolu şirketlerinin havacılık faaliyetlerine katkıda bulunacağı ortadadır fakat asıl katkı ülkemiz ile Avustralya arasında ekonomik, sosyal ve hatta kültürel ilişkilerde olacaktır.

Türkiye ile Avustralya arasında gelişmekte olan tüm ilişkilere katkıda bulunmak amacıyla imzalanan bu anlaşmanın hayırlara vesile olmasını temenni eder, yüce heyetinizi saygıyla selamlarım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Ercoşkun.