Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 62 |
Tarih: | 04.03.2025 |
YENİ YOL GRUBU ADINA SELÇUK ÖZDAĞ (Muğla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhuriyet Halk Partisinin Çayırhan Termik Santrali'nin özelleştirmesi hakkında verdiği araştırma önergesi üzerinde söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, bu ülke, kadim tarihi boyunca insanı odak alan bir medeniyet tasavvuruna sahip olmuş, kimi zaman bu konuda hüküm ve teamüllere göre hareket etmiş, kimi zaman da söylenenler ve aktarılan teamüller karşılık bulmamıştır. Tarihi boyunca nice devletler, imparatorluklar inşa eden medeniyetimiz ne zaman ki insanı odak alan bir yönetim sergiledi işte o zaman yöneticilerine ve elbette vatanına, toprağına, aidiyet duyguları kuvvetli insanlara sahip oldu. Hani sıklıkla ifade edilen "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın." diye özetlenen perspektif tam da buna işaret etmektedir. Şeyh Edebali ve onun işaret ettiği devletin çınarları yüzyıllar boyunca ayakta kaldıysa bu elbette kuru bir cihangirlik hikâyesinden ibaret aksiyonlardan kaynaklanmadı. Ülkesine ve devletine güvenen ve asla milletini yarı yolda bırakmayacağına inanılan, sözünde duran, kendisini aç ve açıkta koymayacağına inandığı devlet ve onun başındakilere duyulan bağlılığın sebebi de buydu. Bu çınarın bunca zaman ayakta kalmasını sağlayan da buydu. Aynı şey istiklal mücadelesinde de kendisini göstermiş ve inandığı, güvendiği başbuğlarının peşinden gitmekte bir an tereddüt etmemişlerdir.
Ne zaman ki bu çınarın başındakiler bu güveni suistimal etti, milletini aç ve açıkta bırakmayan anlayış yerine kendi ve yandaşlarının kesesini düşünen bir anlayış geldi, işte o zaman gerileme ve çöküş de kaçınılmaz hâle geldi. Selçuklu'da da böyle oldu, Osmanlı'da da böyle oldu, Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihinde de böyle oldu ama hiçbir zaman sizin iktidarınız döneminde olduğu kadar olmamıştı. Ağızlarınızdan hiç düşürmediğiniz "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın." anlayışı yerini "Yandaş müteahhitleri yaşat ki iktidarım devam etsin." zihniyetine büründü. Bu anlayış içinde ne millet var ne insan var ne emek var ne hak ne de hukuk var; varsa yoksa, yandaşlarınızın, daha doğrusu, herkesin bildiği sır olan bu işlerin gerçek sahipleri ve mahdumları var.
Bakınız değerli milletvekilleri, sizinle birkaç aylık bir zaman diliminde bu konu hakkında çıkan bazı haberleri paylaşacağım: "Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Çayırhan Termik Santrali maden sahalarının özelleştirme kararına karşı 500 dolayında maden işçisi, bugün sabah 08.00 vardiyasında kendilerini yer altına indikleri madene kapatarak eylem başlattı. 300 metre derinlikten özelleştirmeye karşı sürdürdükleri eyleme dair taleplerini aktaran maden işçileri 'Devlet bünyesinde çalışmak istiyoruz. Varlık satışına karşıyız. Aşağıda biz, yukarıda da ailelerimiz gerekirse açlık grevine başlayacağız.' diyerek özelleştirmeye tepki gösterdiler." Tarih 29 Kasım 2024. "Madenciler perşembe günü eylemlerinin dokuzuncu gününde Ankara'ya yürüme eylemi başlatmıştı, ardından Hazine ve Maliye Bakanlığı bir açıklama yayınlayarak özelleştirme ihalesinde 4 Aralık olan son teklif verme tarihini 4 Mart 2025 tarihine çekmişti. İşçiler kendilerini madene kapattı, Çayırhan Termik Santrali ve maden ocağının özelleştirilmesine karşı 10'u termik santral işçisi olmak üzere...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Özdağ, süremiz tamamlandı.
SELÇUK ÖZDAĞ (Devamla) - Bir dakika vermiyor musunuz?
BAŞKAN - Efendim, vermiyoruz, gruplarla mutabık kaldık, iftara...
SELÇUK ÖZDAĞ (Devamla) - Ben mutabık kalmadım, böyle bir şey olmadı. Ne zaman oldu?
BAŞKAN - Peki, buyurun Sayın Özdağ. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
SELÇUK ÖZDAĞ (Devamla) - Hayır, olmadı. Hayır, olmadı. Hayır, olmadı...
BAŞKAN - Sayın Özdağ...
SELÇUK ÖZDAĞ (Devamla) - Olmadı arkadaşlar, bizim grubumuz böyle bir şeye "Evet." demedi; hayır, demedi.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Ya, siz demeyince olmuyor mu?
SELÇUK ÖZDAĞ (Devamla) - Demedik kardeşim, böyle bir şey söylemedik biz, asla böyle bir şey söylemedik; hayır, demedik.
BAŞKAN - Sayın Özdağ... Sayın Özdağ...
SELÇUK ÖZDAĞ (Devamla) - Evet, buyurun, dinliyorum.
BAŞKAN - Burada görüşme yapıldı...
SELÇUK ÖZDAĞ (Devamla) - Ne zaman denildi? Kim dedi?
BAŞKAN - Yani siz yoktunuz.
SELÇUK ÖZDAĞ (Devamla) - Nerede, ne zaman söylenildi? Hiçbirimizin haberi yok bizim.
BAŞKAN - Yahu, konuşuldu, siz yoktunuz.
SELÇUK ÖZDAĞ (Devamla) - Hayır, biz bundan sonra kesinlikle kabul etmiyoruz sizin hiçbir anlaşma şeyinizi.
LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Kendi Grup Başkan Vekilinize ayıp yapıyorsunuz. Kendi Grup Başkan Vekilinize saygılı olun.
BAŞKAN - Peki, Sayın Özdağ, buyurun.
SELÇUK ÖZDAĞ (Devamla) - İftardan sonra görüşeceğiz sizinle. (YENİ YOL sıralarından alkışlar)