GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ramazan ayına, Hocalı katliamına ve Türkiye'nin Azerbaycan'ın Karabağ bölgesindeki imar faaliyetlerine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:3
Birleşim:61
Tarih:26.02.2025

FİLİZ KILIÇ (Nevşehir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri ve ekranları başında bizleri takip eden yüce Türk milleti; 1 Mart Cumartesi mübarek ramazan ayının ilk günü hepimizin malumu olduğu üzere. Şimdiden, başı rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennem azabından kurtuluş olan ramazan ayımızı tebrik ediyorum, mübarek olsun diyorum; tutulan oruçların, edilen duaların kabul olmasını canıgönülden diliyorum.

Bugün 26 Şubat ve 26 Şubat 1992'de Azerbaycan'ın Karabağ bölgesinde, Hocalı kasabasında 366'ncı Rus Motorize Alayının desteğiyle Ermeni güçleri tarafından gerçekleştirilen soykırımda hayatını kaybeden 613 kardeşimizi öncelikle rahmetle, minnetle ve dualarla anıyorum; onların aziz hatıraları önünde bir kez daha saygıyla eğiliyorum. Hocalı'da yaşananlar sadece Azerbaycan'a yönelik bir saldırı değil tüm Türk dünyasına yapılmış bir insanlık suçudur. O gece kadınlar, çocuklar, yaşlılar katledildi, bedenler parçalandı, masum insanlar diri diri yakıldı. Bugün de yani otuz üç yıl sonra hâlâ bu vahşeti unutmayan adalet arayışını sürdüren bir millet olduğumuzu yüce Meclisimizin çatısı altında ifade etmek istiyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Hocalı'da işlenen katliam Birleşmiş Milletlerin soykırım tanımına birebir uyan bir vahşettir, uluslararası hukuk açısından suçtur, insanlık açısından kara bir lekedir ancak ne yazık ki dünya bu olaya karşı üç maymunu oynamıştır ve oynamaya da devam etmektedir, tıpkı özellikle Türklere ve İslam âlemine karşı yapılan diğer soykırımlarda, katliamlarda olduğu gibi. İnsan hakları savunucuları, demokratik değerleri dilinden düşürmeyen ülkeler Hocalı için sessiz kalmıştır ve kalmaya da devam etmektedir. Batı'nın ikiyüzlü tutumu adaletin tecelli etmesini engellemiştir. Unutulmamalıdır ki adalet bir gün yerini bulacak, failler hak ettikleri cezayı alacaklardır. Bizler bu soykırımın uluslararası alanda tanınması, Hocalı'nın hak ettiği hukuki zemine oturtulması için mücadelemizi sürdüreceğiz çünkü bu, sadece Azerbaycan'ın değil tüm Türk dünyasının meselesidir. Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli'nin şu sözleri bizim bu duruşumuzu özetler niteliktedir: "Hocalı soykırımı yalnızca Azerbaycan Türklerine değil bütün Türklüğe yapılan bir saldırıdır. Hocalı, emperyalizmin taşeronlarının ve kirli planlarının kanlı bir sonucudur. Ama şunu bilsinler ki biz bu zulmü unutmadık, unutturmayacağız."

2020 yılında şanlı Azerbaycan ordusu kırk dört günlük vatan savaşıyla Karabağ'ı işgalden kurtardı. Bu zafer "Karabağ Azerbaycan'dır." gerçeğini bir kez daha tüm dünyaya göstermiştir. Ne diyorduk? "Kafkaslardan aşacağız, Türklüğe şan katacağız,/Türk'ün şanlı bayrağını Karabağ'a asacağız." Peki, şimdi ne diyoruz? "Kafkaslardan aştık, Türklüğe şan kattık,/Türk'ün şanlı bayrağını Karabağ'a astık." Bu şeref bize yeter diyorum.

Türkiye dün olduğu gibi bugün de Azerbaycan'ın yanındadır, Azerbaycan'ın haklı davasında, hukuki ve diplomatik mücadelesinde en büyük destekçisi olmaya devam edecektir. Otuz üç yıl sonra da olsa yüz yıl sonra da olsa bu soykırımı gerçekleştirenler yargılanmalıdır. Katil Ermenistan'ın ve onu destekleyen güçlerin tarih önünde olduğu kadar hukuk önünde de hesap vermesi için mücadelemizi sürdüreceğiz.

Buradan Türk milletinin gür sesiyle ifade etmek istiyorum: Unutmadık, unutturmayacağız! Karabağ Azerbaycan'dır, Azerbaycan Türk'tür diyor birkaç hususa da ayrıca burada değinmek istiyorum.

Yakın bir tarihte Karabağ'da, Şuşa'da, Hankendi'de ve Hocalı'da bulundum. Kardeşlerimizle sohbet etme ve imar faaliyetlerini bizzat müşahede etme fırsatını, şansını elde ettim. Bölgedeki imar faaliyetleri, kardeşlerimizin vatanlarına dönme konusundaki istekleri, heyecanları, geleceğe yönelik istekleri, ümitleri acımızı bir nebze de olsa azaltmaktadır. İmar faaliyetlerinde de Türkiye her zaman kardeşlerimizin yanında olmuştur, bundan sonrasında da olmaya devam edecektir.

Şehadetlerinin yıl dönümünde Hocalı şehitlerimizi bir kez daha rahmetle anıyor, onların hatıralarını yaşatma sözümüzü buradan yineliyorum.

Ne mutlu Türk'üm diyene diyor, Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum.