| Konu: | Tarım ve Orman Bakanına verdiği soru önergesine, çiftçiye verilmesi gereken desteklere ve gübreye gelen zamma ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 60 |
| Tarih: | 25.02.2025 |
TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Müteaddit defalar burada dile getirdik, Parlamentonun saygınlığı önemli ve Parlamentonun hem yasama hem de denetleme faaliyetini hakkıyla ve layıkıyla yerine getirebilmesi son derece önemli. Ancak geçmişten farklı olarak bu dönemde Parlamentonun bu hüviyetini hakkıyla ve layıkıyla gerçekleştiremediğini görüyoruz. Müteaddit kereler örnek verdim, bugün bir başka örnek vereceğim. Sayın Başkanım, hem size hitaben söylüyorum hem de AKP'nin Grup Başkan Vekiline hitaben söylüyorum: Bakın, bir soru önergesi vermişim tam on üç ay önce, Tarım Bakanına. Tam on üç ay geçmiş aradan. Bir telefonu kaldırır, izah edersiniz ama buradan, millet iradesinin tecelligâhı olan bu Meclisin çatısı altından gitmiş bir soru önergesine tabiatıyla resmî yoldan cevap vermeniz lazım. Bu itibarla sizlerden istirham ediyorum, ilgili bakanlara defalarca çağrı yaptık ama lütfen siz de Meclis Başkan Vekili olarak bununla ilgili, ilgili bakanlara sorumluluklarını hatırlatın.
Şimdi, niye önemli bu soru önergesi ve niye cevap vermediler, ona temas edeceğim. Bakın, bu soru önergesi, bir zamanlar Sayın Erdoğan başta olmak üzere zamanın Tarım Bakanının verdiği bir sözle ilgili. Ne diyordu zamanın Tarım Bakanı ve Sayın Erdoğan? "Biz elektrikli bir traktör yapacağız. Elektrikli traktör sekiz saat çalışacak ve sadece 7 liralık elektrik harcayacak." Bunun taahhüdünü verdi Sayın Erdoğan ve Sayın Bakan da bunun teminatını verdi. Aradan geçen zaman içerisinde böyle bir traktör yapılmadığı gibi, böyle bir adım atılmadığı gibi inanılmaz paralar birilerinin cebine boca edildi; şimdi onlardan da bahsedeceğim. Tabii, baktım ben -hani elektrikli traktör vaadinde bulundular ya- benim çiftçim, benim köylüm; bu ülkenin hakikaten alın teri döken, emek harcayan ve bu milleti doyurmaya çalışan gariban köylüsü mazota yıllık ne kadar para harcıyor. Bakın, geçen yıl 3,5 milyar litre mazot tüketilmiş ve buna mukabil çiftçi, köylü Tarım Bakanlığının vermediği desteklerden, yetersiz desteklerinden dolayı tam 63 milyar lira ÖTV ve KDV ödemiş mazota.
Şimdi, başka bir konu: Söz konusu traktör projesi hayata geçmediği gibi birilerinin cebine para boca edilmiş. Oturdum, Sayıştay raporlarını inceledim. Sayıştay raporlarında tek tek bütün ayrıntılar var. O dönemde yani 2019-2023 döneminde "Biz bu traktörü yapıyoruz, merak etmeyin, ramak kaldı, hallediyoruz." dedikleri dönemde -Sayıştay raporlarında olduğu için bu rakamları söylüyorum- tam 276 milyon lira birilerinin cebine boca edilmiş. Oturdum, o dönemin parasından bir döviz hesabı yaptım, 40 milyon dolar birilerinin cebine para boca edilmiş ve bugünün parasıyla 1,4 milyar lira para ediyor bu. Bir hayalî proje... Eminim, Sayın Erdoğan samimi bir şekilde bunun olacağına inanmıştır ama kimler inandırdı ve inandırdıktan sonra niye bu proje hayata geçmedi? Bu proje hayata geçmediği gibi nasıl oldu da birilerinin cebine 276 milyon lira para boca edildi? Bir taraftan köylü perişanken, bir taraftan köylü kan ağlarken, köylüye verilmesi gereken gayrisafi millî hasıladan yüzde 1'lik oranın çok altında para verilirken nasıl oldu da birilerinin cebine bu kadar yoğun miktarda paralar boca edildi? Bunların cevabını almak istiyoruz Sayın Bakanım. Tam on üç ay önce soru önergesi verdim bütün ayrıntılarıyla. Bunlardan mutlaka ve mutlaka kamuoyunun haberdar olması lazım. Kaçarak, saklanarak, gizlenerek siyaset yapılmaz. Parlamento yasama makamıdır, denetleme makamıdır, millet adına hesap sorma makamıdır. Köylü bu kadar aç ve perişanken, köylü kan ağlarken, köylünün parasını birilerinin cebine boca edip hayal satanların, "Elektrikli traktör yapacağız." diyenlerin, aynı zamanda bilmem kaç yüz milyon lirayı, bugünün bilmem kaç milyon dolarını birilerinin cebine boca edenlerin tek tek bunun hesabını vermeleri lazım. Dolayısıyla bu konu son derece önemli. Lütfen ilgili bakanları uyarın, bunların cevaplarını versinler.
Şimdi, bir başka konu da destekler. Sayın Başkan, bakın, geçen yıl buğdaya yapılan zam yüzde 12, arpaya yapılan zam ise yüzde 3,6 fakat geçen yıl tarımda girdi maliyetleri yüzde 70 arttı; buna rağmen çiftçiye sadece buğdayda yüzde 12'lik, öte yandan arpada yüzde 3,6'lık bir zam verildi, bir artış verildi. Sonra da denildi ki: "Merak etmeyin, biz size ton başına 1.750 lira destek vereceğiz." Destek yok orta yerde. Bakın, aradan ne kadar zaman geçti?
Teşekkür ediyorum, sanıyorum siz de bir katkı sağlayacaksınız Sayın Tanal...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Çömez, lütfen tamamlayın.
TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) - Aradan bu kadar zaman geçti, köylünün parası birilerinin cebine peşkeş çekilirken, rantiyecilerin cebine boca edilirken zavallı köylü alın terinin, göz nurunun karşılığını niye alamıyor? Bunların cevabını Tarım Bakanının vermesi lazım. Balıkesir'de çiftçi kan ağlıyor, belli ki Urfa'da da aynı sıkıntılar var. Bir gün dahi vakit geçirmeden bu köylünün hakkını, hukukunu verin.
Tabii, başka bir sıkıntı daha var. Bakın, o dönemde, harman döneminde gübrenin tonu 135 bin liraydı, bugün gübrenin tonu 190 bin lira oldu yani yaz döneminden bugüne gübreye yüzde 40 zam gelmiş. Oturdum, hesapladım, gübrecileri dolaştım Balıkesir'de; son kırk gün içerisinde üre gübresine yüzde 30 zam gelmiş. Arkadaşlar, köylü kan ağlıyor, çiftçi kan ağlıyor, hayvancılık kan ağlıyor; bakın, bu böyle devam ederse bizler gıda enflasyonunda rekor kırmaya devam edeceğiz ve bu millet, maalesef, bugün çarşıya pazara çıktığında, çürümüş ürünleri toplamak zorunda kalan dar gelirli ve emekli yarın çok daha vahim tabloyla karşı karşıya kalacak.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) - Bitiriyorum Sayın Başkanım.
BAŞKAN - Sayın Çömez, lütfen tamamlayın.
TURHAN ÇÖMEZ (Balıkesir) - O sebeple, çiftçiyi unutmayın diyoruz, köylüyü unutmayın diyoruz, hayvan yetiştiricisini unutmayın diyoruz, verdiğiniz sözlerin arkasında durun diyoruz. Anayasa’nın ve Tarım Kanunu'nun amir hükümleri "Köylüyü destekleyin." derken onlara uyun, gayrisafi millî hasıladan verilmesi gereken katkıları verin diyoruz. Bakın, aksi hâlde biz önümüzdeki yıl daha vahim şeyleri burada konuşuyor olacağız.
Sözlerimi tamamlarken bir kere daha söylüyorum: Bu hayalî elektrikli traktör projesinin arkasında kim var? Bu 40 milyon dolar kimin cebine boca edildi? Bunların cevabını istiyorum.
Teşekkür ederim.