Konu: | Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 58 |
Tarih: | 18.02.2025 |
MELİH MERİÇ (Gaziantep) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; on iki gün önce hepimizi derinden yaralayan, milyonlarca insanımızı acıya, kedere boğan 6 Şubat depremini 2'nci yıl dönümünde andık. On binlerce insanımızı hayattan koparan, yüz binlerce insanımızı evsiz bırakan bu büyük felaket hepimizin hayatında derin izler bıraktı. Sözlerime başlarken deprem felaketlerinde hayatlarını kaybeden tüm vatandaşlarımıza bir kez daha Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.
İktidarın bugünkü İstanbul Milletvekili, AK PARTİ Milletvekili buraya çıkıp "Deprem konutlarını tamamladık." diye fotoğraflar gösterdiğinde gerçekten çok üzüldüm. Sayın Grup Başkan Vekiline de buradan bir söz söylemek istiyorum: Bir milletvekili burada milletinin gözüne baka baka nasıl yalan söyler, gerçekten inanılacak gibi değildi. Sayın İstanbul Milletvekilinin buradan gösterdiği, ismini söyleyemediği, turist gibi gidip geldiği o bölgenin adı Gaziantep'in Şahinbey ilçesine bağlı Güneyşehir. Orası, 2019 yılında temeli atılan, 100 bin Konut Projesi'yle sosyal konut olarak dar gelirlilere yaptıkları, söz verdikleri ve altı yılda yapamadıkları yerlerin fotoğrafı. Gerçekten, bu yalanları söylerken hiç vicdanınız sızlamadı mı, sızlamıyor mu? Bu depremi yaşayan binlerce insanımızın bu ahının altından nasıl kalkacaksınız, anlamış değilim. (CHP sıralarından alkışlar) Üstelik orayı Cumhurbaşkanımız Gaziantep'e gelmeden bir hafta önce bütün belediyelerin kadrolarıyla gece gündüz çalışarak kaldırımlarını, yollarını, temizliğini yapan o belediye çalışanlarının da emeklerine çok üzüldüm. "Deprem konutları" diye sayın milletvekili gözümüzün içine baka baka yalan söylüyor. O sosyal konut olarak verdiğiniz yerlere gittim, vatandaşlara satarken verdiğiniz sözlerde hâlâ durmadığınızı bas bas bağırdılar. Yüzde 1 KDV'den yüzde 10 KDV'ye çıkardınız, sabit taksitten memur maaş zamlarına gelen zamlarla eşit olarak artırdınız. Sonra, o gün, Sayın Cumhurbaşkanının geldiği gün, Sayın Çevre Bakanı, oradaki halkın gözlerine baka baka "Siz susun, ben bunların hepsini -tekrar- ilk verdiğimiz sözleri yerine getireceğim." diye bas bas bağırdı. Ben de bunu video çekip paylaştığımda oranın AKP İlçe Başkanı "Göreceksiniz nasıl yapacağız." dedi. Üç ay oldu, hâlâ o sözünüzde de durmadınız. Sayın Bakan da yalan söyledi, Sayın İl Başkanı da yalan söyledi. Buradan da bunları herkesin huzurunda açık yüreklilikle söylemek istiyorum.
İslâhiye'ye, oraya 6 Şubatın 2'nci yıl dönümünde gittim. Bir kadın, eşini, kızını, oğlunu ve kayınvalidesini depremde kaybetmiş, kendisi de iki gün o enkazın altında kalmış, yüzde 50 engelli raporu almış. "TOKİ'den ev çıktı mı?" dedim, "Maalesef çünkü ben kiracıydım." dedi. "Peki, ne yapacaksınız şimdi?" dedim, "Devlet beni bu konteynerden çıkarmak için zorluyor 'Çıkmazsanız elektriğini, şunu bunu keseceğim.' diye tehdit ediyor." dedi. Dedim "Ne yapmayı düşünüyorsun?" "Bilmiyorum Sayın Vekilim, eşyalarımı toparladım çünkü polis gücüyle geldiler, 'Bir dakika dur, sen bu eşyaları da alamazsın.' dediler. İki yıldan beri kullandığım o ufak televizyon, o ufak buzdolabı, bir tane yatağımı bana vermediler, sadece giydiğim çamaşırlarımı aldım, kapının önünde beni bıraktılar." dedi. İşte sizin adaletiniz, işte sizin vicdanınız. (CHP sıralarından alkışlar) Bunu da bütün halkın buradan duymasını istiyorum.
Yine, İslâhiye'de bir dolmuşçu, bebeği gecenin saat ikisinde ağladığı için evden çıkıyor mama almak için, eve geldiğinde bütün bina çöküyor; annesi, 3 çocuğu dâhil ölüyor. Dolmuşçu bu arkadaşımız bugün diyor ki: "Şehir içerisinde, Gaziantep'in İslâhiye ilçesinde 20 lira dolmuş parasını veremeyen, kulağıma eğilip 'Ya kardeşim, ben azıcık sonra vereyim.' diyen vatandaşımızın hâlini bir düşünün lütfen."
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, toparlayın.
MELİH MERİÇ (Gaziantep) - Gerçekten her şeyin üstünü bu kadar kapatıp, "Her şeyi yaptık, bitti." deyip bu kadar yalanı hem Türkiye Büyük Millet Meclisinde milletvekili arkadaşlarınızın karşısında hem de ekranlarda bizi izleyen milletimizin gözünün içine baka baka nasıl söylüyorsunuz? Geçtim yalanlarınızı, bu vicdanla nasıl yaşayacaksınız çok merak ediyorum ama artık bu millet sizin yalanlarınıza kanmayacak. Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında bütün sıkıntıları size rağmen çözeceğimize de bütün milletimizin önünde söz veriyorum.
Sağ olun, var olun. (CHP sıralarından alkışlar)