GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:51
Tarih:30.01.2025

CHP GRUBU ADINA AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) - Sayın Başkanım, saygılar sunuyorum.

Ben mesleğe başladığımda -sürekli basın kartı sahibiyim- gazetecileri koruyan bir sistem vardı. Akşam saat 18.30-19.00 sırasında telefon çalar, sıkıyönetim komutanlığından görevli kişi bize ertesi gün gazetede hangi haberlerin yasak olduğunu söylerdi "Bunları, bunları, bunları, bunları yayımlamayacaksın." derdi. Böylece gazeteci korunurdu, gazete sayfalarının o bölümleri boş çıkardı. Şimdi, gazetecileri korumayan bir sistem var; konuştuğu için, yazdığı için cezalandıran bir sistem var. Bu sistem normal bir şey, doğal bir şey(!) Bunun gazetecilikle alakası falan yok çünkü Barış Terkoğlu ya da Barış Pehlivan ya da Suat Toktaş çete üyesi(!) Biraz önce Sayın Şahin konuşurken çok üzüldüm, Barış Pehlivan'la ilgili olarak "Çete ortaya çıktı." dedi. Barış Pehlivan'ın çetesi hangisi? Ben Ergenekon'dan altı yıl yattım. Fetullah Gülen için ülkeyi de bizi de çıra gibi cayır cayır yaktınız. Sonuç, ne elde edildi?

Size uluslararası bir örnek anlatacağım: "Watergate skandalı" diye bir skandal. Amerika Birleşik Devletleri'nde Cumhuriyetçi Parti iktidarda, Nixon iktidarda, Demokrat Partinin Genel Merkezini ve Demokrat Parti önde gelenlerini gizlice dinletiyor. Bunu 2 genç gazeteci Bob Woodward ve Carl Bernstein öğreniyorlar ve haber yapıyorlar. Başsavcı...

(Uğultular)

ALİYE TİMİSİ ERSEVER (Ankara) - Çok fazla uğultu var.

AHMET TUNCAY ÖZKAN (Devamla) - Boş verin uğultuyu, uğultu Türkiye'nin tamamında var, çok önemli değil uğultu.

Başsavcı John Mitchell, Nixon'ın kampanyasını yöneten kişi -çok ilginç, bugünkü dönemi anlatan bir şey gibi- Başsavcı şöyle diyor: "Söyleyin o Washington Post'un sahibine -sahibi bir hanımefendi, adı Katherine Graham- onun memelerini merdaneli sıkma makinesinden geçireceğim." Bunu gidiyorlar, sahibine söylüyorlar "Yayınınıza devam edin." diyor. 1974 yılında Nixon istifa etti ama ondan önce istifa etmek zorunda kalan kişi Başsavcıydı, hatırlatırım. (CHP sıralarından alkışlar)

Şimdi, gazetecilik çok kritik bir iştir. Kritik iş olmasının sebebi nedir? Kritik iş olmasının sebebi şudur: Sizi bilgiyle buluşturur, sizi doğru olan neyse onunla buluşturur.

Peki, bir sabah zilim çaldı -bir anı- sabah çok erken saat, baktım kapıda kimse yok, apartmandan indim 4 kat aşağıya, kapıda bir adam var, bana bir zarf verdi. Zarfı aldım. "Ben size iki gün sonra gece yarısı kapınızın zilini çalıp ulaşacağım." dedi. Peki, dedim. Zarfta şu vardı: Konya Karapınar'da bir özel şirket zırhlı araç üretiyor; zırhlı araçları Konya Karapınar'da teste tabi tutmuşlar, testte, bütün atışlarda, bütün atışlarda zırh içine mermi geçirmiş. Bunu o zaman Hürriyet gazetesinde haber yaptım, Arena programında yayınladık, dönemin Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş bizi tehdit etti, Uğur Dündar'ı ve beni tehdit etti. Ama bir faydamız oldu; o şirkete siyasi baskıyla bu iş ortaya çıktıktan sonra "İsrail zırhı" diye bir zırh üreterek o zırhlının içine koyma şartı getirdiler; askerlerimiz ölümden döndü.

MEHMET BAYKAN (Konya) - Tuncay Bey, süreniz bitiyor. Kanaltürk'ü FETÖ'cülere nasıl sattınız? Söylersin inşallah.

AHMET TUNCAY ÖZKAN (Devamla) - Sen FETÖ'cüleri içine nasıl aldıysan; zorla, zorla, zorla... 40 kere anlattım, keşke dinlesen.

MEHMET BAYKAN (Konya) - Siz kaç kişiydiniz? Paraları ne yaptınız?

AHMET TUNCAY ÖZKAN (Devamla) - Paraları ne yaptım? Sen yedin onları, sen yedin, vermiyorsun hâlâ, vermedin hâlâ, sen yiyorsun, sen yiyorsun hâlâ.

MEHMET BAYKAN (Konya) - Kanaltürk'ü FETÖ'cülere nasıl sattınız; onları da anlat!

AHMET TUNCAY ÖZKAN (Devamla) - Oraya mı takıldın hâlâ, geç onu. Sen o Fetullahçı yöntemleri kendi...

MEHMET BAYKAN (Konya) - Palavrayı bırak!

AHMET TUNCAY ÖZKAN (Devamla) - Boş ver palavrayı.

MEHMET BAYKAN (Konya) - Kiminle ne bağlantılarla ne haberler yaptığını Türkiye çok iyi biliyor. Hadi, hadi!

AHMET TUNCAY ÖZKAN (Devamla) - Sen bir gün dinlersen... Bak, sana saygı duyarak söylüyorum, diyorum ki dinlemek istersen anlatırım. Hadi oradan! Hadi oradan o zaman sana!

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET BAYKAN (Konya) - Nasıl sattın, Kanaltürk'ü nasıl sattın FETÖ'cülere; delikanlıca onu da anlat!

BAŞKAN - Sayın Özkan, devam edin, buyurun.

AHMET TUNCAY ÖZKAN (Devamla) - Dert nedir biliyor musunuz? Fetullah'ın yöntemiyle, Fetullah'ın yöntemiyle memleketi baskı altına almak istersen o baskı bir gün kırılır, kırıldığı zaman memleket özgürlükle buluşur; baharın gelmesini geciktiremezsin, o çiçekler mutlaka açar. (CHP sıralarından alkışlar)

MEHMET BAYKAN (Konya) - Bırak tiyatroyu!

AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) - Hadi oradan, hadi oradan!

MEHMET BAYKAN (Konya) - Tiyatro yapıyorsun! Burası Meclis, tiyatro değil!

AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) - Dinleyeceksen anlatırım, dinleyeceksen anlatırım!

MEHMET BAYKAN (Konya) - Siz kaç kişiydiniz ve paraları ne yaptınız?

AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) - Dinleme özürlüsün, anlatmam!

MEHMET BAYKAN (Konya) - Cevap versene, bildiğini konuşuyorsun!

AHMET TUNCAY ÖZKAN (İzmir) - İncinmiş o, cumhuriyet onu incitmiş!