GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 7'nci Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:36
Tarih:16.12.2024

MHP GRUBU ADINA MUSTAFA BAKİ ERSOY (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi kapsamında Hazine ve Maliye Bakanlığımızın ilgili kuruluşlarından Gelir İdaresi Başkanlığı, Türkiye İstatistik Kurumu, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, Sermaye Piyasası Kurulu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu ile Kamu İhale Kurumunun bütçeleri üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle yüce heyetinizi ve ekranları başında bizleri izleyen yüce Türk milletinin tüm fertlerini saygılarımla selamlıyorum.

Konuşmamda Hazine ve Maliye Bakanlığımızın ilgili kuruluşlarının bütçelerinden bahsedeceğim.

Gelir İdaresi Başkanlığı: Gelir İdaresi Başkanlığı, devletimizin mali kaynaklarını etkin bir şekilde yönetmek, kamu hizmetlerinin finansmanına katkı sağlamak ve vergi sistemini adil bir zeminde işletebilmek adına kritik bir görevi yerine getirmektedir. 2023 yılı bütçesiyle kurumun personel ve sosyal güvenlik giderlerine 14,1 milyar TL, mal ve hizmet alımlarına 3 milyar TL, cari transferlere 78,3 milyon TL ve sermaye giderlerine 1,7 milyar TL kaynak ayırdığını görüyoruz. Bu harcamalar, vergi tahsilatının hızlandırılması, mükellef hizmetlerinin iyileştirilmesi, dijitalleşme süreçlerinin desteklenmesi ve kayıt dışı ekonominin önlenmesi gibi önemli hedeflere yönelik yapılmıştır. 2025 yılı için tahsis edilen 47,5 milyar TL'lik bütçe Gelir İdaresi Başkanlığının daha fazla dijitalleşme odaklı projelere yönelmesini sağlayacaktır. Özellikle e-devlet hizmetlerinin yaygınlaştırılması ve e-tahsilat gibi sistemlerin geliştirilmesiyle vatandaşlarımızın işlemlerini daha hızlı ve kolay yapabilmesi sağlanacaktır. Gelir İdaresi Başkanlığının etkinliği yalnızca tahsil edilen vergilerle değil, aynı zamanda vatandaşlarımızın vergiye olan güveniyle de ölçülmelidir. Vergi adaleti sağlandığında toplumun her kesiminde devlete olan güven duygusu artacaktır. Bu nedenle, Gelir İdaresi Başkanlığının dijitalleşme süreçleri kadar mükellef memnuniyetine de odaklanması son derece önemlidir.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ülkemizin ekonomik, sosyal ve demografik verilerinin güvenilir, tarafsız ve uluslararası standartlarda üretilmesinde kilit bir role sahiptir. 2023 yılında TÜİK'in 1,6 milyar TL bütçe kullanımıyla gerçekleştirdiği çalışmalar ülkemizin bilgi altyapısının güçlendirilmesine büyük katkı sağlamıştır. TÜİK ekonomik göstergelerden nüfus verilerine, tarım üretiminden iş gücü piyasasına kadar her alanda önemli bilgiler sağlamaktadır. Bu bilgiler hem devletin politika geliştirme süreçlerinde hem de özel sektörün yatırım kararlarında kritik bir öneme sahiptir. Kurumun 2025 yılı bütçe teklifi 5,1 milyar Türk lirasına çıkartılmıştır. Bu artış TÜİK'in veri toplama süreçlerini modernize etmesine ve uluslararası standartlara uygun, daha kapsamlı analizler yapmasına olanak tanıyacaktır. Özellikle teknolojik altyapının güçlendirilmesiyle TÜİK daha hızlı ve doğru veri sunabilen bir kurum hâline gelecektir. Doğru veri, doğru kararların temelidir. Bu nedenle kurumun bütçesi aynı zamanda ülkemizin geleceğine yapılan bir yatırımdır.

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, kamu varlıklarının etkin kullanımını sağlamak ve ekonomiye kazandırmak amacıyla önemli bir misyon üstlenmektedir. 2023 yılında Özelleştirme İdaresi Başkanlığına tahsis edilen 157,6 milyon TL'lik bütçe idarenin görevlerini başarıyla yerine getirmesini sağlamıştır. 2025 yılı için önerilen 362 milyon TL'lik bütçe bu misyonun daha güçlü bir şekilde sürdürülmesine imkân sağlayacaktır. Özelleştirme süreçlerinde şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleri temel alınmalıdır. Bu süreçler yalnızca ekonomik bir dönüşüm aracı değil, aynı zamanda kamu kaynaklarının etkin kullanımını sağlama hedefinin de bir yansıması olacaktır. Özellikle yerel ve uluslararası yatırımcıların ilgisinin artırılması ülkemizin ekonomisine hız kazandıracaktır.

Sermaye Piyasası Kurulu finansal piyasalarda düzenleyici ve denetleyici bir rol üstlenerek yatırımcıların güvenliğini sağlamaktadır. 2025 yılı bütçesiyle SPK'nin yeni finansal ürünlerin geliştirilmesi, yabancı tabanının genişletilmesi ve sermaye piyasalarının derinleştirilmesi gibi hedeflere ulaşması planlanmaktadır. Bu kapsamda, SPK'ye sağlanan bütçe ülkemizin finansal sisteminin uluslararası alanda daha rekabetçi bir hâl almasını sağlayacaktır. Finansal istikrar ekonomimizin sürdürülebilirliği açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu nedenle, sermaye piyasalarının denetiminde daha etkili mekanizmalar geliştirilmesi ve yatırımcı haklarının korunması bir zorunluluktur. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu finansal sistemimizin omurgasını oluşturan bankacılık sektörünün güvenilirliği ve istikrarı açısından kritik bir görev üstlenmektedir. 2025 yılı bütçesinde BDDK'ye tahsis edilen kaynaklar finansal sistemin risklere karşı dirençli hâle getirilmesini, bankacılık sektöründe şeffaflığın artırılmasını ve Türk lirasının itibarının korunmasını hedeflemektedir. BDDK'nin aldığı kararlar sadece bankacılık sektörüyle sınırlı kalmayıp tüm ekonomik yapıyı etkileyen sonuçlar doğurmaktadır. Bu nedenle, BDDK'nin bütçesi ve faaliyetleri ekonomik istikrar ve büyüme açısından oldukça önemlidir.

Kamu İhale Kurumu kamu kaynaklarının etkin, şeffaf ve hesap verebilir bir şekilde kullanılmasını sağlamak amacıyla düzenleme ve denetleme faaliyetlerini sürdürmektedir. 2025 yılı bütçesi Kurumun dijitalleşme çalışmalarına ve kamu ihalelerinde şeffaflığın artırılmasına yönelik projelerine ayrılmıştır. Kamu kaynaklarının verimli kullanımı vatandaşlarımızın refahını doğrudan etkileyen bir unsurdur ve bu nedenle Kamu İhale Kurumunun çalışmalarını destekliyoruz.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; konuşmamın bu bölümünde bazı sektörlerin ve meslek gruplarının taleplerine ve karşılaştıkları zorluklara değinmek istiyorum. İlk olarak, konuşmama konu Hazine ve Maliye Bakanlığının öncü ve fedakâr meslek gruplarından bir tanesi olan mali müşavirlerimizin sorunları ve taleplerinden bahsedeceğim. Bunlar; bir: Yeşil pasaport hakkı. Mali müşavirlerimizin uluslararası faaliyetlerinde yaşadığı en önemli sorunlardan biri vize işlemleridir. Yeşil pasaport hakkının verilmesi, meslek mensuplarımızın işlerini kolaylaştıracak, hizmet ihracatını artıracak ve ülkemize döviz kazandıracaktır.

İki: Beyanname sürelerinin esnetilmesi. Mali müşavirlerin iş yükünün en yoğun olduğu dönemlerden biri beyanname düzenleme süreçleridir. Özellikle ay sonlarında KDV ve muhtasar beyanname ve SGK bildirgelerinin aynı anda hazırlanması meslek mensuplarımızı zor durumda bırakmaktadır. Beyanname düzenleme sürelerinin esnetilmesi ve beyanname teslim tarihlerinin yeniden düzenlenmesi, meslek mensuplarımızın iş yükünü de azaltacaktır.

Üç: Tahsil edilemeyen KDV sorunu. Mali müşavirlerin bir diğer önemli sorunu, tahsil edemedikleri alacakları üzerinden KDV ödemek zorunda kalmalarıdır. Bu durum meslek mensuplarını ciddi mali sıkıntılara sokmaktadır. Tahsil edilemeyen alacaklar üzerinden KDV hesaplanmaması veya KDV'nin tahsil esasına bağlanması, meslek mensuplarının üzerindeki bu yükü de ortadan kaldıracaktır.

Dört: Mali tatil düzenlemeleri. Mali tatil, meslek mensuplarına iş yükünden bir nebze olsun uzaklaşma fırsatı tanıması açısından önemlidir ancak mevcut uygulamalarda mali tatil gerçek bir tatil niteliği taşımamaktadır. Mali tatilin temmuz ayında sona ermesi ve hemen ardından beyanname düzenleme süreçlerinin başlaması, meslek mensuplarının tatil yapmasını neredeyse imkânsız hâle getirmektedir. Haziran ve temmuz ayı beyannamelerinin birleştirilerek ağustos ayında verilmesi sağlanabilir. Böylece mali müşavirlerimiz gerçek bir tatil yapma fırsatına kavuşabilir.

Beş: Mevzuatın sadeleştirilmesi. Vergi mevzuatındaki karmaşıklık mali müşavirlerin en sık dile getirdiği sorunlardan bir tanesidir. Aynı konuda farklı vergi daireleri tarafından farklı uygulamaların yapılması meslek mensuplarını ve mükellefleri zor durumda bırakabilmektedir. Vergi mevzuatının sadeleştirilmesi uygulamalarda birlik sağlanması ve mevzuatın herkes tarafından anlaşılabilir bir dille düzenlenmesi hem vatandaşlarımız hem de memurlarımız açısından faydalı olacaktır.

Altı: Meslek mensuplarının çalışma koşullarının iyileştirilmesi. Özellikle de mesleğe yeni başlayan mali müşavirlerimiz gelir vergisi ve sosyal güvenlik ödemelerinde zaman zaman güçlük çekebilmektedirler. Gençlerin bu mesleğe olan ilgisinin azalmaması için bazı düzenlemeler yapılması faydalı olacaktır. Bu çerçevede yeni başlayan meslek mensuplarına ilk beş yıl boyunca gelir vergisi oranlarında indirim uygulanması, sosyal güvenlik teşviklerinin artırılması, meslek mensuplarına KOSGEB desteklerinden yararlanma fırsatları tanınması önemli bir iyileştirme sağlayacaktır.

Yedi: Ara buluculuk görevlerinin mali müşavirlere verilmesi. Mali müşavirler işçi-işveren davalarındaki mali boyutlara hâkim olmalarına rağmen bu süreçlerde aktif olarak yer alamamaktadırlar. Örneğin, 4857 sayılı Kanun çerçevesinde işçi ve işveren haklarını bilen, aylık muhtasar beyanname ve SGK bildirgelerini hazırlayan meslek mensupları ara buluculuk süreçlerinden uzak tutulmaktadırlar. Bu durumun düzeltilmesi için işçi-işveren uyuşmazlıklarında ara buluculuk görevleri, mali boyutların yönetiminde bilgi ve deneyime sahip olan mali müşavirlerimize verilmelidir.

Sekiz: Tahsilat sorunları. Meslek mensupları verdikleri hizmetler karşılığında tahsilat yaparken ciddi sıkıntılar yaşamaktadır. Örneğin, altı aydır ödeme alamayan bir meslek mensubu hem ofis giderlerini karşılamakta zorlanmakta hem de dava süreçlerinde zaman kaybı yaşamaktadır. Bu sorunun çözümü, tahsil edilemeyen alacaklar için meslek mensuplarına özel hukuki koruma sağlamaktır. Tahsilat sorunlarına yönelik ara buluculuk mekanizmaları meslek odalarının katkılarıyla güçlendirilmelidir.

Dokuz: TÜRMOB Yönetim Kurulu düzenlemesi. Son olarak 3568 sayılı Yasa çerçevesinde TÜRMOB Yönetim Kurulunun yapısına değinmek istiyorum. Şu anki durumda 127.770 serbest muhasebeci, mali müşavir yalnızca 4 üyeyle temsil edilirken 5.150 yeminli mali müşavir 5 üyeyle temsil edilmektedir. Temsilde adaletin sağlanması için bu uygulamada bir düzenleme yapılarak Yönetim Kurulunda daha eşit bir temsil modelinin uygulanması ve mali müşavirlerin yalnızca kendi meslektaşları tarafından temsil edilmesi sektör temsilcilerimizin talebidir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bunun yanı sıra Milliyetçi Hareket Partisi olarak sık sık dile getirdiğimiz ve çalışmalarımızı sürdürdüğümüz staj ve çıraklık sürelerinin emekliliğe dâhil edilmesiyle ilgili talebimiz bulunmaktadır. Staj ve çıraklık sürelerinin emeklilik hesaplarına dâhil edilmesi gençlerimizin geleceği açısından büyük önem taşımaktadır. Gençlerimiz, staj ve çıraklık dönemlerinde fiilen çalışmakta ancak bu süreler emeklilik hesaplamasına dâhil edilmediği için hak kaybı yaşamaktadırlar. Staj ve çıraklık sürelerinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilmesi sosyal adaletin tesisi açısından oldukça önemsediğimiz bir husustur. Bu konuda, imkânlar dâhilinde, gerekli çalışmaların yapılması beklentimizdir.

Diğer yandan, kamu bankası çalışanlarımızın da bir talepleri vardır, onu da dile getirmek istiyorum. Kamu bankası çalışanlarının yeşil pasaport hakkı 2001 yılında yapılan düzenlemelerle kaldırılmıştır ancak kamu bankaları özelleştirilmediği hâlde bu hak banka memurlarımıza geri verilmemiştir. Hâlihazırda devlet memuru olan kardeşlerimize gerekli düzenlemeler yapılarak yeşil pasaport haklarının verilmesini de talep ediyoruz.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; emektar çiftçilerimizin bizlerden birkaç makul talebi bulunmaktadır. Tarım Bakanlığımız 2023 yılı içerisinde çiftçilerimize sulama desteği sağlamış ve bu destek üreticilerimize önemli katkılar sunmuştur ancak bu destek 2004 yılında verilmemiştir. Çiftçilerimiz, üretim maliyetlerini azaltmak ve sürdürülebilir tarımı desteklemek adına, 2025 yılı için sulama desteğinin yeniden sağlanmasını talep etmektedirler.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

MUSTAFA BAKİ ERSOY (Devamla) - Bu duygu ve düşüncelerle 2025 yılı bütçemizin hayırlara vesile olmasını diliyor, Genel Kurulumuzu saygılarımla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)