GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 7'nci Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:36
Tarih:16.12.2024

SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA MUSTAFA KAYA (İstanbul) - Sayın Başkanım, saygıdeğer milletvekilleri; Saadet-Gelecek Grubu olarak Ticaret Bakanlığının bütçesi üzerine grubumuz adına söz almış bulunuyorum. Sizleri saygıyla selamlıyorum.

Bugün Ticaret Bakanlığının bütçesini konuşurken aslında hep beraber ticaretin, uluslararası ticaretin nasıl artırılması gerektiğine, dış ticaretin nasıl desteklenmesi gerektiğine dair kanaatlerimizi bir kere daha revize etmemizde fayda var. Şu anda temel sorun... Türkiye'nin en büyük ihracat yaptığı ülkeler Avrupa Birliği ülkeleri; Almanya, İngiltere, İtalya, Fransa... Dolayısıyla biz bu ihracatı yaparken çoğunlukla kara yollarını kullanıyoruz. Aynı anda, Türkiye'nin doğu kapısı Artvin, Ardahan illerimizden yapılan ihracatla da genelde Orta Asya'ya yaptığımız ihracatımızı gerçekleştiriyoruz. Türkiye'nin Avrupa Birliğine yaptığı ihracatın toplamda ihracat payındaki oranı yaklaşık yüzde 45; şu anda Orta Asya'ya yaptığımız ihracat ise yaklaşık 12 milyar dolar fakat değerli arkadaşlar, Sayın Bakanım, en büyük problem şu anda gümrük kapılarında bekleyen tırlar. Saatlerce, günlerce gerek Doğu sınırında gerek Batı'da, Macaristan'da, Hırvatistan'da, Sırbistan'da insani koşullardan arındırılmış şekilde oralarda, yollarda sersefil olan tır şoförleri var ve bu insanlar bu kadar önemli bir vazifeyi üstleniyorken gerek Avrupa'ya yapılan ihracat gerek Orta Asya'ya yapılan ihracatta Türkiye'nin üretimini, Türkiye'nin ekonomisini belli bir noktaya taşımak için mücadele ederken onlara devlet olarak, Bakanlık olarak gerekli kolaylaştırıcılığı yapamıyor olmak... Gerçekten çok büyük bir akıl tutulması olduğunu düşünüyorum.

Size de bu bilgiler muhakkak geliyordur; birçok video oradan, Avrupa'dan gazeteci arkadaşlarımız tarafından bizlere ulaştırıldı. Bunu geçtiğimiz günlerde, basın toplantılarında milletvekilleri de ifade etti. Bir kere daha şunu ifade etmek istiyorum: İnsani krize dönüşen tır şoförlerinin karşı karşıya bulunduğu bu risklerin bir an önce üst bir akılla birlikte çözüme kavuşturulması gerekir. Buna, tabii ki sadece tır şoförleri için değil ama yazın özellikle Avrupa'dan ülkemize gelen yüz binlerce vatandaşımızın yaşadığı sorunları da ilave ettiğinizde, daha böyle üst bir akıl üzerinden değerlendirilmesi, problemin yıl boyunca masaya yatırılması gerektiğinin şart olduğu ortada. Neler yapılabilir? En başta peron sayılarının artırılması mutlaka gündeme getirilmeli. Macaristan, Sırbistan, Hırvatistan, Bulgaristan; buradaki yetkililerle, bakanlıklarla, muhataplarla mutlaka detaylı toplantılar yapılmalıdır. Ayrıca yol güzergâhında Avrupa'ya ulaşırken insanlarımızın gönül huzuruyla girip dinlenebileceği, otel hizmetinin olduğu, gerekirse konsolosluk hizmetlerinin yapılabildiği, ayrıca sağlık hizmetinin verilebildiği çeşitli alanlarda -oradaki devletlerle görüşülerek oralarda dinlenme tesisleri formatında- bu insanlarımızın güvenli bir şekilde, huzurlu bir şekilde görevlerini yerine getirmesi temin edilebilir.

Ayrıca, diplomatik girişimler mutlaka güçlendirilmelidir. Yani, şu anda sizler çok daha yakın biliyorsunuz, Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic çok rahatlıkla, çeşitli vesilelerle Türkiye'ye sıcak mesajlar göndermekten imtina etmiyorlar, Türkiye'de iktidarla olan yakın ilişkilerini bazen basında demeçlerle sürekli destekliyorlar ancak böylesine bir atmosfer olmasına rağmen, böylesine iddia edildiği gibi güçlü ilişkilerin olduğu söylenmesine rağmen Macaristan'da da Sırbistan'da da aynı sıkıntılar hâlâ yaşanıyor; tır şoförleri günlerce oralarda beklemek ve gümrük kapılarından geçmek durumunda kalıyorlar. Şunu söyleyerek sözlerimi tamamlamak istiyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.

MUSTAFA KAYA (Devamla) - Teşekkür ederim.

Ayrıca, burada güvenlikle alakalı sıkıntılar var; yol güzergâhlarında yaşanan bazı yoğunluklardan kaynaklı, o ülkelerin zaman zaman ortaya çıkardığı yoğunluklardan kaynaklı problemler var. Burada insanlarımızın yaşamış olduğu bu stres, aynı zamanda onların işlerini sağlıklı yapmasının önündeki en büyük engellerden biridir. Ben bu vesileyle, Sayın Ticaret Bakanımıza bu konu özelinde özel bir gayret gösterilmesi gerektiğini ve bu sorunun aşılması adına hem kısa vadeli planların hem de uzun vadeli planların yapılmasının zorunlu olduğunu, bu insanlara verilecek desteğin onların şahıslarına destek vermek anlamına gelmeyeceğini, aynı zamanda ülkedeki üreticiye de önemli bir moral ve motivasyon kaynağı olacağını ifade ediyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi, CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)