GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Köy Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:25
Tarih:28.11.2024

MAHMUT DİNDAR (Van) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Eldeki teklifin 11'inci maddesiyle güneş ve rüzgâr enerji santrallerinin yapı denetim kapsamı dışında tutulması öngörülmektedir. Öncelikle, madde gerekçesinde anılı santraller "basit yapılar" şeklinde tanımlanmıştır. İfade edilmelidir ki bu "basit yapılar" şeklindeki tanım gayriciddi bir yaklaşımdır. Nitekim geniş alanlara yayılabilen bu santrallerin doğal yaşam alanlarının aleyhine olacak şekilde inşa edilmesi denetim dışı bırakılacak bir risk değildir ve bu konuda ekolojik dengeyi esas alan düzenlemeler yapılmak zorundadır. Maddeye ilişkin önerimiz budur.

Değerli milletvekilleri, sorunlara gözünü kapatmış, kulağını tıkamış bir idare tarzı pek çok sorunun kaynağı olmaya devam ediyor. Bakınız, daha önce Van'ın çevre, trafik, stat, çevre yolu gibi birçok problemine dair konuşmalar yapıldı, önergeler verildi. Peki, cevap ne oldu? Görmezden gelme! Yürütme erkinin kullanımı bu olamaz, yürütme gücü egemenlik tesis etmek için kullanılamaz; yürütmenin asli anlamı icra etmektir, hizmette bulunmaktır ancak AKP iktidarı yürütme gücünün bütün vasıflarını kendi egemenliği için birer nimet olarak kullandı, kullanıyor.

Van halkının sayısız sorunu en ağır hâliyle devam ederken iktidarın ne yaptığına bir bakalım: 238 kilometre uzunluğunda, 25 katmanlı diye servis edilen jiletli teller ve hendeklerden oluşan duvarlar örüyor. Halkın acil sorunlarına ayrılması gereken bütçe iktidarın yandaşlarına peşkeş çekiliyor; duvarlara sadece 2024 yılı için 1 milyar 500 milyon lira ödenek ayrılmış vaziyette. Van'ın on dört yılı geçen çilesi çevre yolu için ayrılan ödenek 300 milyon lira. Bu ödeneğin nereye harcandığı ise sır çünkü ortada hiçbir ilerleme yok. Duvarlardan beklenen öncelikli yarar yandaş sermayeye para kazandırmaktır; nitekim ihale Binbay Yapı İnşaat şirketine verildi. Kimindir bu şirket? Ne tesadüf ki AKP'de milletvekili aday adayı olan Bedreddin Binbay'ın şirketi. Kendisine daha önce de onlarca ihale verilmiş, yüz milyonlarca liraya ulaşan bedellerle bir AKP'li daha ihale zengini yapılmış oldu. Halk sınır kapılarının açılmasını, konsolosluğun Van'a taşınmasını ve ekonominin canlandırılmasını beklerken yapılan şey bu.

Van'ın Bahçesaray kara yolunda, 2020 yılında 42 yurttaşın hayatını kaybettiği yolda o günden bu yana hiçbir şey değişmiş değildir; yurttaşlar hâlen aynı yoldan geçmek zorunda kalmakta ve araçları yolda kaldığında kendi imkânlarıyla çözüm bulmaya çalışmaktadır. Düşünün ki bir katliamın yaşandığı yerde yurttaşlar halatla araç çekmek zorunda bırakılmaktadır. Bu vurdumduymazlığı Bahçesaray halkı şöyle tariflemişti geçtiğimiz aylarda: "Biz altı ay Van'a, altı ay da Allah'a bağlıyız. Artık çağ değişti, şimdi artık uzaya gidiyoruz ama Bahçesaray'a gidemiyoruz. Bahçesaray yolunda yıllar önce bir kar tüneli yapıldı, o tünel sadece yaz aylarında hayvanların gölgelenebilecekleri bir alan olarak iş görüyor, tünelin yanlış yerde olduğunu düşünüyoruz. Alper Bey uzaya gitti, biz Bahçesaray'a gidemiyoruz!"

Devlet Van için bütün meseleleri İçişleri Bakanlığına havale etmiş hâlde, başka bir Bakanlık çalışmıyor yani tünel konusunda dahi hızını alamayan güvenlikçi akıl kaymakamların yol kapatma kararlarında çözüm arıyor. Ulaştırma Bakanlığı nerede peki, ne iş yapıyor? Peki, Van'ın gölge reisi Gülşen Orhan nerede? Altı yıl önce verdiği çözüm sözüne ilişkin ne yaptı? Şimdi ne diyecek, Bahçesaray halkının yüzüne bakabilecek mi? Sınıra yaptıkları duvarlarla övünenler Bahçesaray'a bir tünel inşa etmekten aciz mi yoksa Bahçesaray halkına ayırımcı mı davranıyorlar? Eğer bunun adı ayırımcılık değilse, buyurun Bahçesaray halkına hemen şimdi anlatın yani çığ katliamının yaşandığı ve ulaşımın her yıl aylarca imkânsızlaştığı bu yolda hiçbir önlemin alınmaması hangi sebebe dayanıyor? Uzaya insan göndermekle övünen siz AKP'liler dinleyin, Bahçesaraylıları Van'a göndermekten acizsiniz!

Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)