GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:23
Tarih:26.11.2024

DEM PARTİ GRUBU ADINA ADALET KAYA (Diyarbakır) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, belediyelere bağlı kreşlerin kapatılmasıyla ve belediyelere bağlı yeni kreşlerin açılmasının engellenmesiyle ilgili bir gündemimiz var. Biz bu gündemi tamamen aslında kadınların eşitlik mücadelesine yapılmış bir saldırı olarak görüyoruz. İkinci olarak da -bizim belediyelerimizi düşündüğümüz zaman- çocukların ana dilinde kamusal alanda ilk karşılaştıkları yer kreşler dolayısıyla ana dilinde hizmet alma hakkının ortadan kaldırılmasına dönük bir saldırıdır.

Kadınlarla ilgili alana baktığımız zaman, şimdi, bakımla özdeşleştirilen kadınlar için bu, cinsiyetçi iş bölümünü derinleştiren bir uygulamadır. Eğer biz cinsiyetçi iş bölümünü ortadan kaldırmak istiyorsak öncelikle kreşleri yaygınlaştırmak ve artırmak zorundayız. Bu, bizim en önemli istihdam politikamız olmak zorunda yani kadın istihdam politikamız olmak zorunda. Ama nedir? Siz, var olan kreşleri de kapatma derdine düştünüz.

Şimdi, kadınların istihdama katılımındaki en önemli engellerden biri bu ama siz önce evliliği, sonra çocuk yapmayı teşvik ediyorsunuz. Kadınlar iş görüşmelerine gittikleri zaman, özel sektörde bile ilk karşılaştıkları soru şu: "Çocuk yapma planınız var mı?" Çünkü istiyorlar ki kadınlar çocuk doğurmasın; performansı düşmesin, daha çok çalışsın, izne ayrılmasın gibi bir yaklaşımla kadınlar zaten en başta işsiz kalıyorlar. Bu bir. İkincisi, çocukları olduğunda da ne yazık ki bırakacak kreş bulamadığı için, özel kreşler de kendi maaşından yüksek fiyatlı olduğu için -bakıcı ücretleri de yine aynı şekilde- işten ayrılmak zorunda kalıyorlar o çocuğu büyütebilmek için. Bu iki.

Yasalara göre, özel sektörde kadın çalışan sayısı 150'den fazlaysa o şirketin kreş açma zorunluluğu var. Ne yazık ki şirketler açmamak için bu sayıyı düşük gösteriyorlar ve tabii ki işverenlerin çoğunun sahip olduğu şey KOBİ; kreş şartını sağlayan iş yeri sayısı çok düşük ve bu da ne yazık ki mekanizmalarla denetlenmiyor, bunu denetleyecek bir mekanizma yok. Mecliste 5 binin üzerinde çalışan var, kreşten faydalanan çalışan sayısı yüzde 5'in altında. Sayıştay, belediyeye bağlı kreşleri kamu zararı olarak görüyor. Tasarruf tedbirleri öne sürülerek kreşlerin yapılmasına izin verilmemesi ve kapatılmaları gündemimiz. Ege Üniversitesinde 100 çocuk kapasiteli kreş kapatılarak 16 çalışanı işten atıldı. Ya, kayyumlardan devraldığımız ve halkın paralarının tarikatlara ve cemaatlere bağlı vakıflara aktarıldığı belediyelerimizde... Şu anda Diyarbakır'da 4 tane kreşimiz var.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Kaya, lütfen, tamamlayın.

ADALET KAYA (Devamla) - Toparlıyorum.

Şimdi, izinsiz eğitim veriliyor meselesi çok muğlak ve gerçekten burada biz anlıyoruz ki ana dilinde eğitim hakkı engellenmek isteniyor, ana dilinde hizmet hakkı da engellenmek isteniyor; bir de kadınların çalışma hayatının içerisinde olmasını istemiyorsunuz. İstiyorsunuz ki çocuk doğursun, devletin yükümlülüğü olan bütün bakım emeğini evde yapsın, çocuğa baksın, hastaya baksın, esnek ve güvencesiz çalışsın. Yani bir köleleştirme programı ortaya koyuyor Aile Bakanlığı ve kreşleri kapatmak için ve bunu desteklemek için bu programı karşımıza getiriyor Millî Eğitim Bakanı ile Çevre ve Şehircilik Bakanı. Yani biz diyoruz ki hizmet alamamaktan, bütün kamusal hizmetlerin özelleştirilmiş olmasından toplum artık yoruldu. Sağlıktan eğitime, iletişime, enerjiye kadar bütün her şey özelleştirildi ve insanlar artık yaşamlarını kaybediyorlar. Biz diyoruz ki kreş haktır, ana dilinde kreş haktır; bunu sağlamak zorundasınız, hepimiz bunu sağlamak zorundayız. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)