| Konu: | Saadet Partisi Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 18 |
| Tarih: | 13.11.2024 |
SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Grubumuzun eğitim alanının sorunlarıyla ilgili vermiş olduğu grup önerisi üzerine söz almış bulunuyorum. "Türkiye'nin yüz elli yıldır en önemli iki buhranını eğitim ve kültür alanında aramamız gerekir." der Nurettin Topçu "Türkiye'nin Maarif Davası" kitabında, bu sözle başlamak istiyorum. Esasında, toplumun gönül rahatlığıyla onaylayabileceği, millî, manevi değerleri özümseyen, çağın gereklerine ayak uyduran bir eğitim sistemi hepimizin öncelikli düşüncesi olmalı diye düşünüyorum. Eğer böyle olmaz ise yeni gelen iktidarlar da kendi zaviyesinden mevcut düzeni değiştirme gayreti içine girebiliyorlar ve Türkiye bu kısır döngüyü yaşayıp duruyor; bunlara gerek yok değerli milletvekilleri. Biz, hep beraber aklıselimi bulabiliriz, Türkiye'yi bu kısır döngüden çıkarmak zorundayız diye düşünüyorum ama bunun için önce tartışmalıyız, ortak bir çıkış yolunu birlikte bulmalıyız. Geniş çaplı bir eğitim reformuna ihtiyacımız olduğunu düşünüyoruz. Özellikle de okullarımızla ilgili geniş çaplı reformlara ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. Okullarımızı yeniden reforme etmek zorundayız. Piyasada büyük bir ara eleman, nitelikli eleman sorunu olduğu kamuoyunda, saha çalışmalarında hepimizin ortak tespitidir diye düşünüyorum. Sanayicimiz dertli; maalesef çalıştıracak insan bulamıyorlar. Bu anlamda, öğrencileri meslek liselerine yöneltmek önemli bir başlık ama bunun için de meslek liselerini reforme etmek önem arz etmektedir. Buyurun, bunu hep beraber yapalım diyoruz. Meslek liselerini birlikte masaya yatıralım. Meslek liselerine olan ihtiyaç nedir, meslek liselerini nerelerde açabiliriz ve nasıl reforme edebiliriz; bununla ilgili bir araştırma komisyonu önemlidir.
Yine, öğretmen liseleri vardı eskiden, benim de mezun olduğum. Bir öğretmen lisesi... 1940 yılında kuruldu, 2014 yılında ilginç bir şekilde kapatıldı, Anadolu liselerine çevrildi maalesef. Şimdi, bu okullardan mezun olan öğrenciler öğretmenlik mesleğiyle lise yıllarında tanışma fırsatı buluyorlardı. Nitelikli öğretmenlerin yetişmesine vesile oluyordu bu okullar. Neden kapatıldı sormak istiyorum. Meclis tutanaklarına da düşmek istiyorum. Öğretmen liseleri zamanın koşullarına göre reforme edilerek yeniden açılmalıdır, bunu da araştırma komisyonunda birlikte tartışalım diyoruz.
Yine, imam-hatip konusu. Ortaokulu imam-hatip çıkışlı birisi olarak söylüyorum, son dönemlerde çok sayıda imam-hatip okulu açılmasını da imam-hatip okulunun amacına uygun bulmuyorum; ihtiyaç sayısı kadar okul açılmalıdır. Ben ortaokula giderken sınavla alınıyordu bu okullara, nitelikli bir eğitim vardı. Evet, açalım ama ihtiyaç sayısı kadar açalım. İhtiyaç olmayan her okul israftır değerli milletvekilleri. Nitelikli bir eğitim verilsin. İhtiyaç fazlası her okul niteliği düşürüyor ve amacımızdan bizi uzaklaştırıyor diye düşünüyorum. Bu konuyu da masaya yatırmak bu okulun ruhu açısından önemlidir.
Özel okul öğretmenlerimizin önemli sorunları var. Burada, özel okul öğretmenlerimiz zor şartlar altında çalışıyorlar, asgari ücret düzeyinde maaş alıyorlar, özlük hakları yok; maaşları, çalışma koşulları, özlük hakları iyileştirilmelidir. Bunun için de bir araştırma komisyonu önemlidir.
Fakültelerin masaya yatırılması gerekiyor. Olması gereken, Millî Eğitim Akademisi değildir. Olması gereken, fakülte eğitimlerinin ve staj uygulamalarının iyileştirilmesidir ve mezuniyet sonrasında objektif kriterlere dayalı bir KPSS sınavının esas alınmasıdır. Burada Akademiye girişte torpil değil liyakat düzeninin de esas alınması önemlidir.
Çocuk yoksulluğu konusuna dikkat çekmek istiyorum. Çocuk yoksulluğunun ulaştığı boyutlar, birçok çocuğun okula aç gidip gelmesine neden olmaktadır. Çocuklarımız maalesef okula aç gidiyorlar, bir öğün yemeği çocuklarımızdan esirgemek bizim devletimize yakışmaz diye düşünüyorum. Bu arada "Bu ülkede yoksul evlerde milyonlarca sinirli, hırçın, problemli çocuk yetişiyor. Ben hayata onların gözüyle de bakıyorum, siz bakmıyor musunuz?" diyor İdris Küçükömer bir kitabında. Evet, hayata onların gözüyle de bakmamız lazım. Bu çocuklara devletin sahip çıkması lazım çünkü çocuklar bizim geleceğimizdir. Sahip çıkmadığımızda sonrası ne oluyor? Maalesef insan kaynağımızı bir bir kaybediyoruz, beyin göçü olarak karşımıza dönebiliyor.
Okul öncesi eğitimde maalesef kırsal alanlarda ciddi anlamda eksiklik var ve bir fırsat eşitsizliği söz konusu oluyor; bu konuyu da masaya yatırmak gerekir diye düşünüyorum.
Son olarak mülakat konusunu çok sık dile getirdim.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Şahin.
İSA MESİH ŞAHİN (Devamla) - Teşekkür ediyorum Başkanım.
Son öğretmen mülakatlarında bakın, çok büyük bir haksızlık yaşanmıştır. Farklı bölgelerdeki komisyonlar farklı puanlamalar yapmıştır ve ortaya bir haksızlık çıkmıştır. Bu konuya eğilmek şu sıralarda oturan iktidar partisindeki her arkadaşımızın boynuna borçtur; aksi hâlde, bu haksızlığın siz de bir parçası olacaksınız diyorum. Öğretmen mülakatlarındaki bu haksızlık giderilmelidir, bunun da altını çiziyorum.
Okulların hijyen sorununu tartışmıştık sene başında. Her şeyden ödün verebiliriz ama okullarımızdan, eğitimden asla tasarruf edemeyiz diyorum. Bir daha bu sorunların da yaşanmaması için alınacak önlemlerle ilgili de bir araştırma komisyonu şarttır.
Saydığım başlıklar etrafında eğitim alanımızda yapılacak reformla ilgili bir araştırma komisyonu kurulmasıyla ilgili önerimizi sunduk. Bütün partilerden, Türkiye'nin eğitimi adına, Türkiye'nin geleceği adına bu önergeye destek beklediğimizi ifade ediyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)