GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 164 sıra sayılı Kanun Teklifi’ne, kiracı ile ev sahibi ilişkilerine, gündüz kuşağı programlarına, İstanbul Sultangazi’deki taş ocağına ve madene ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:3
Birleşim:18
Tarih:13.11.2024

İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, görüşeceğimiz kanun teklifinde tartışmalı olan etki ajanlığıyla ilgili maddenin geri çekileceğiyle ilgili bir uzlaşma görünüyor. Bu anlamda bu adımı olumlu bulduğumu ifade etmek istiyorum. Tabii, burada devletin güvenliğiyle ilgili kaygı hepimizin kaygısıdır, devlet hepimizin devletidir. Dolayısıyla burada gerçekten sorun olacak konularla ilgili yapılacak düzenlemeye elbette biz de destek veririz. Ancak söz konusu maddede çok net sorunlar vardı, özellikle suçun maddi unsuru düzenlenmiyor. Yani "Hangi fiil işlenirse bu suç işlenmiş olacak?" bununla ilgili çok net bir belirsizlik vardı, soyut bir kavram vardı, bizim de itirazımız metnin bu soyut hâlineydi. Umarım, daha somut, belirgin bir düzenleme yapılır, biz de buna katkı sunmak isteriz.

Evet, yaşadığımız ekonomik krizin yarattığı bir önemli sorun kiracılar ve ev sahipleri arasında yaşanıyor maalesef. Ekonomik kriz ortamında alım gücündeki azalma ve enflasyon yaşam maliyetlerini oldukça yükseltiyor. Kira bedellerinin hızlı artışı birçok kiracıyı zor durumda bırakmakta ve bu durum bazen taraflar arasında çatışmalara, büyük kavgalara yol açmaktadır. Kiracılar barınma ihtiyaçlarını karşılamanın getirdiği mali yük nedeniyle ödemelerde zorlanırken ev sahipleri de birikimlerini koruma endişesiyle kiralarına zam yapmak istemektedir. Maalesef, kira tespit davalarında, tahliye davalarında, ödenemeyen kiralarla ilgili açılan icra takiplerinde fahiş artışlar vardır. Burada bir çözüm arayışına girmek hepimizin sorumluluğudur diye düşünüyorum. Kiracı ve ev sahibi ilişkilerinde sağduyu anlaşmazlıkların önlenmesi adına büyük önem taşıyor. Gelin, bu meseleyi hem insani hem de ekonomik yönleriyle ele alarak toplumun tüm kesimlerini koruyacak çözümler ortaya koymaya çalışalım. Kira düzenlemelerinde adaletin sağlanması, ev sahiplerinin ve kiracıların karşılıklı anlayış içinde yaşayabilecekleri bir denge kurmak şarttır. Acilen konut arzının artırılması gerekiyor. Bunun için de sosyal konut projeleri önemli, TOKİ daha fazla sorumluluk almalı, İstanbul'da KİPTAŞ gibi kurumlar daha fazla sorumluluk almalı; bunun altını özellikle çiziyorum. Bunun yanında, acilen enflasyon sorununa da kalıcı bir çözüm bulmalıyız.

Önemli bir sorun, hepimizin tepki gösterdiği önemli bir sorun, gündüz kuşağı programları son dönemde toplum ahlakını dinamitleyen yapılara dönüşmüş durumda. Bu programlarda yaşanan olaylar ve işlenen konular toplumun değerlerini ve toplumsal ahlakı derinden sarsmaktadır. Genellikle aile dramları, evlilik sorunları, ilişkilerdeki sadakatsizlik gibi konuları merkeze alan bu programlar sırf rating kaygısıyla bütün değerlerimizi çiğnemekten çekinmemektedir. Bunun adı tam anlamıyla rezalettir; bu rezilliğe, bu rezalete sessiz kalamayız, kalmamalıyız. Bu tür yayınlar özellikle genç ve çocuk izleyiciler üzerinde olumsuz bir etki bırakmakta; şiddet, manipülasyon, ahlaksızlıklar ve aile içi çatışmalar maalesef normalleştirilmektedir. En ufak bir siyasi tartışmada sansür sopasını indiren RTÜK, toplumsal çöküşe sebebiyet veren bu programlara neden sessiz kalmaktadır? Rating uğruna toplumun ahlaki değerlerini, aile değerlerimizi yok ediyorlar. Sessiz mi kalacağız diyorum? Hayır; RTÜK de sessiz kalmamalı, Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak biz de sessiz kalmamalıyız. Bu konuda eğer bir yasal düzenleme gerekiyorsa üzerimize düşen sorumluluğu da yerine getirmeliyiz diyorum. Bu rezalete artık bir son vermeliyiz.

Değerli Başkanım, değerli milletvekilleri; seçim bölgem İstanbul 2'nci bölgede, Sultangazi ilçemizde neredeyse kırk yıldır yaşanan bir sorun var; taş ocağı maden sorunu. Başta Cebeci Mahallesi olmak üzere Esentepe, Uğur Mumcu, Habibler, Zübeyde Hanım ve İsmetpaşa Mahallelerinde büyük bir sorun yaşanıyor. Maalesef, oluşan toz bulutlarından vatandaşlarımız ciddi rahatsızlıklarla, astım hastalığı gibi önemli rahatsızlıklarla karşı karşıya kalabiliyorlar. Gece yarıları patlatılan dinamitler deprem etkisi yaratarak bölge halkının psikolojisini bozuyor. İktidar-muhalefet fark etmez -her seçim öncesi- gelmiş gelmiş, söz vermişler. 2016'da dönemin Bakanı Berat Albayrak gelmiş, İlçe Belediye Başkanı gelmiş, söz vermiş; sonra -hızını alamamış- Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu gelmiş, söz vermiş; herkes "Çözeceğiz." demiş ama sorun çözülmemiş.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Toparlıyorum.

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Şahin.

İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Şimdi, burada temel sorun, bölgede bir rehabilitasyona ihtiyaç var; bir de taş ocağıyla ilgili işletmenin daha kontrollü, daha ölçülü yürütülmesine ihtiyaç var. Tarihî Cebeci köyü tehdit altında -tarihî bir köy- maalesef, evler bir bir boşaltılıyor, kalanlar kaygılı; bu belirsizlik giderilmek zorunda ve süreç şeffaf bir şekilde yürütülmek zorunda. Bölge halkının bu kaygısı giderilmek zorunda diyorum, bu soruna buradan dikkat çekmek istiyorum.

Başkanım, teşekkür ediyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.