Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 13 |
Tarih: | 30.10.2024 |
DEM PARTİ GRUBU ADINA SÜMEYYE BOZ (Muş) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İYİ Parti Grubunun vermiş olduğu öneri üzerine söz aldım ancak söze başlamadan önce, şu anda ekranları başında bizi takip eden bütün halklarımızı ve cezaevlerinde direnen siyasi tutsak yoldaşlarımızı saygıyla sevgiyle selamlıyorum. Türkiye'de emekliler, iktidarın umursamazlığı ve duyarsız politikaları yüzünden her geçen gün daha derin bir yoksulluğa itiliyor. Hayatlarını adayan, yıllarca çalışan, emek veren bu insanlar bugün en temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz hâle getirildi. Onların çığlıklarını duymazdan gelen iktidar, milyonlarca emekliyi açlık ve sefalete terk etmiş durumda. Cumhuriyetin 101'inci yılına dair güzellemeler yapanlar, demokratikleşmemiş, eşitlikçi olmayan, adil olmayan düzenlemelerle samimi olmadıklarını gözler önüne seriyor. 21'inci yüzyılda dahi hâlâ insanca yaşam koşullarına erişemeyen emeklilerin ve yoksulların varlığı aslında iktidarın emekten yana karnesini göstermektedir. Bugün, iktidarın parlak sözlerinin ardında karınlarını doyuramayan, her gün biraz daha yokluğa sürüklenen, temel gereksinimlerini dahi karşılayamayan bir emekli kitlesi var. İktidar için, yoksulluk, istatistikten başka hiçbir anlam ifade etmiyor. Yoksulluk, iktidarın lüks içinde yaşadığı bu dünyasının içerisinde yalnızca ufak bir istatistik olarak yerini almakta, bundan başka bir anlam ifade etmemekte. “Cumhuriyetin kazanımlarını koruyacağız.” diyenler aslında kendi lükslerini ve kendi iktidarlarını, rahatlarını koruyor. Emeklinin çektiği çile onlar için bir anlam ifade etmiyor. Emeklilere de tabii arada sırada methiyeler diziyorlar ancak onları da sabırlı olmakla telkin ediyorlar ve tavsiyelerde bulunuyorlar maalesef. Bugün emekliler iktidarın ekonomik güç masallarının altında ezilirken maaşları da her geçen gün enflasyonun karşısında eriyor. İktidarın “Türkiye ekonomik olarak güçlü.” söylemleri emeklinin boş sofrasında bir lokma ekmeğe dahi dönüşemiyor. Üstelik 2024 ve 2025 yılları arasında emekli olacak olanlar arasındaki uçurum ve maaş farkının yüzde 35'e varması ise bu uçurumun ne kadar yüksek olduğunu gözler önüne seriyor; bu noktada da bu uçurum iktidarın adalet kavramını ne kadar hiçe saydığını göstermiş oluyor. İktidarın “güncelleme katsayısı” adı altında uydurduğu bu hesaplar emekliyi enflasyona yem ederken onları da yeniden çalışmaya mecbur bırakıyor. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Sayın Boz, lütfen tamamlayın. SÜMEYYE BOZ (Devamla) – Bakınız, hangi emekli emekli olduktan sonra yıllarca çalışmanın yarattığı yorgunluğu üzerinden atabilecek, dinlenebilecek imkânlara sahip? Bu, zulümdür diyoruz. Hemen hemen hepsi çalışmak zorunda maalesef. Eğer emeklinin maaş farkını kapatacak tek bir düzenleme yapılmazsa 2025'te emekli olacakların maaşları ancak 2031’de bugünün seviyesine yaklaşabilecek. Peki, bu adaletsizlik hangi vicdana sığar diye soruyoruz. Bu insanlar onurlarıyla yaşamak için bir ömür harcadı, emek verdi. Şimdi ise iktidar ya onlara hak ettikleri yaşamı sunacak ya da bu vicdansız düzenin hesabını halka vermekten kaçamayacak. Genel Kurulu selamlıyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)