Konu: | Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 6 |
Tarih: | 10.10.2024 |
SUAT ÖZÇAĞDAŞ (İstanbul) – Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; 3 Temmuzda başlamış olduğumuz ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına göre bu dönemin en uzun süre tartışılan yasa teklifinin sonundayız, birazdan yasa teklifini oylayacağız. Tabii, bu yasa teklifi, aslında iki yıl önce tüm itirazlara rağmen geçirmiş olduğunuz ve tüm uyarılarımıza rağmen değiştirmediğiniz, Anayasa Mahkemesinden dönen yasa gibi maalesef tüm toplum kesimlerinin, her görüşten sendikaların karşı olduğu bir yasa teklifidir çünkü öğretmenlerin sorunlarını çözmemektedir. Ve size bir kötü haberim var, bu yasa teklifini de kabul edeceksiniz, sayısal çoğunluğunuz var; bu sayısal çoğunlukla kabul ettiğiniz yasa teklifi de Anayasa Mahkemesinden çeşitli boyutlarıyla geri dönecek. Yaz boyunca Sayın Bakana seslendim, dedim ki: Sayın Bakan biz Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi yerine içerisinde temizlik görevlilerinin olduğu, içerisinde şube müdürlerinin olduğu, rehber öğretmenlerin olduğu, okul müdürlerinin olduğu, güvenlik görevlilerinin olduğu, araştırmacıların olduğu bir millî eğitim personel kanunu hazırlayalım. Önümüzde üç ay süre var. Cumhuriyet Halk Partisini dâhil etmeyin, sendikalarla, eğitim fakülteleriyle görüşün; biz bunu kabul ederiz ama bir cevap bile alamadım. “Mülakatlar kalkacak.” dediniz, kaldırmadınız, bu yasa teklifiyle bambaşka bir hâle getirdiniz; söz verdiniz, insanların gözünün içine baka baka söz verdiniz, yok saydınız. “Mülakatlar objektif bir yöntem değildir.” dedik, iller arasındaki farklılıkları yaşadınız, yaşamaktasınız. Atanmayan öğretmenler sorunu ülkemizin temel bir sorunu hâline geldi. En son, Sayın Bakan Mahmut Özer 8 Mayıs 2023'te atama yapmıştı, beş yüz yirmi iki gündür atama yapılamadı ve o günden bugüne de 23.670 öğretmen emekli oldu ama atama yapılamıyor. Sayın Bakan “60 bin ihtiyaç var.” dedi geçtiğimiz günlerde, “60 bin ihtiyaç vardı geçen yıl.” dedi, üstüne 23 bin emekli geldi, bu sayı… Geçen gün bir başka açıklamasında “Yüzde 95 öğretmenimiz tamam.” dedi, buna göre 48 bin eksik yapıyor. 20 bin atamaya bile “Danıştay sonuçlarını bekliyoruz.” dediniz. Danıştay sonuçlarını öğretmen ataması için bekliyorsunuz ama Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli için beklemiyorsunuz. Arada, bir e-devlet rezaleti yaşandı. Sonuçlar açıklandı, öğretmenlerimiz sonuçlarını gördüler, Sayın Bakan -bu rezaletten- kırk sekiz saat bir açıklama yapmadı, en sonunda sorulan sorulara “Basketbol konuşmak istiyorum.” dedi; böylesi bir akıl tutulması, “Basketbol konuşmak istiyorum.” dedi. Sonuç: Bugün itibarıyla okullarda yeterli öğretmen yok. Bu kanun teklifi, biraz önce reddettiğiniz önergemizle, atanmayan öğretmenlerin, özel okul öğretmenlerinin, engelli öğretmenlerin, söz verdiğiniz, bizzat Sayın Bakanın söz verdiği rehber öğretmenlerin, matematik öğretmenlerinin, fen öğretmenlerinin, unuttuğunuz depremzede öğretmenlerin, ücretli öğretmenlerin, sözleşmeli öğretmenlerin, 100 bine yakın işinden etmekte olduğunuz usta öğreticilerin ve 1,2 milyon cumhuriyet öğretmeninin sorunlarını çözmemektedir. Bu kanun teklifi eğitim fakültelerine başarısız derken Millî Eğitim Akademisiyle eğitim fakültelerine yeniden görev vermektedir. Bir öğretmen yetiştirme politikanız olmaması nedeniyle 68 binde olan atanmayan öğretmen sayısı 1 milyona gelmiştir ve Millî Eğitim Akademisini bile açıp kapayıp açıp kapayıp farklı farklı politikalar uygulamaktasınız. Peki, bunlar yok; ne var? Birleştirilmiş okullar var. Son gün kapanan, son gün, 1 Eylülde kapanan, 8 Eylülde kapanan okullar var. Taşınan, boşaltılan okullar var. Aynı binada 4 okul var idi, biz uyarınca aynı binada 2 okula indiniz. Karanlıkta okula giden çocuklar var. Dün, yaz saati uygulamasını büyük bir başarıyla reddettiniz. Okulda yemek yok, Sayın Bakan çıktı dedi ki: “Yemek yok çünkü yemek yapacak yer de yok, personel de yok.” Bir de üstüne kalktı dedi ki: “Yemek yapsak çocuklar zaten onu beğenmez.” Temiz su yok, okullarda çocukları temizleyemediğiniz tuvaletlerden su içmek zorunda bırakıyorsunuz, bir bardak temiz su içecekleri sebiller yok. Güvenlik yok, güvenlik olmadığı için çocuklar ölüyor, öğretmenler ölüyor, müdürler ölüyor. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN – Buyurun Sayın Özçağdaş, tamamlayın. SUAT ÖZÇAĞDAŞ (Devamla) – Okullarda temizlik yok. Sayın milletvekilleri, 2 Eylül tarihinde okullar açıldı. Sayın Bakan 19 Eylül tarihinde, on yedi gün sonra personel alacağını söyledi. Okullar açıldıktan on yedi gün sonra 120 bin personel alınacağını ve bu personeli 8 bin liraya çalıştırmak istediğinizi söylediniz. Ben, vicdanınıza hayret ediyorum. Siz, insanların 8 bin liraya nasıl çalışmayı kabul edeceklerini ve nasıl evlerine bakacaklarını tahmin ediyorsunuz; devleti nasıl yönetiyorsunuz, kesinlikle anlamıyorum. Deprem bölgesinde özel okullara destek veriyorsunuz ama okullardaki çocuklara bir servis, bir öğün yemek vermiyorsunuz. Güvenlik, iş sağlığı, meslek hastalıkları bu yasada yok. Okullarda “kettle” yasağı getiriyorsunuz tasarruf için. 30 kilometrenin üzerindeki çocuklara taşımayı kaldırıyorsunuz, proje okullara yandaş atamaya devam ediyorsunuz. Bu kanun hiçbir sorunu çözmez. Bunun da döndüğünü göreceksiniz. Saygılar sunuyorum. (CHP ve DEM PARTİ sıralarından alkışlar)