| Konu: | Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 5 |
| Tarih: | 09.10.2024 |
MEHMET KAMAÇ (Diyarbakır) – Teşekkürler Sayın Başkan. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. Doğrusu, AK PARTİ’nin yirmi iki yıllık iktidarının belki de en kötü örneklerinden bir tanesi eğitim alanıyla ilgilidir fakat şöyle bir durum söz konusu: Biz eğitimdeki bütün sorunları çözdük, bütün sorunları bitirdik ve işte, artık öğretmenlerimizi çift dikiş eğitime tabi tutmaya başladık; Millî Eğitim bünyesinde bir akademi kuruyoruz. Sayın Bakan yani ben maddeyi inceledim ama çok büyük ayıp etmişsiniz gerçekten. Millî Eğitim bünyesinde bir akademi kurarken ücretli öğretmeleri unutmuştunuz sanırım, onların da Akademi bünyesindeki ana sınıflarına kaydını yaptırırsanız daha iyi olur diye düşünüyorum. Şimdi, dün Sayın Cumhurbaşkanı akademi açılış yılında konuşma yaptı “81 ilimizin hiçbir tanesi üniversitesiz kalmadı.” dedi. Bu ülke aslında bir boyutuyla üniversite çöplüğüne döndü çünkü bu kanunla bakıyoruz ki aslında üniversiteler, özellikle eğitim fakülteleri öğretmen yetiştirmiyormuş yani orada verilen eğitim bir öğretmeni yetiştirecek nitelikte bir eğitim değil ki Millî Eğitim Bakanlığı kendi bünyesinde bir akademi kuruyor. Akademi ne demektir? Yüksek eğitim kurumu demektir yani Türk Dil Kurumunun tanımına göre böyle bir kurumdur. Şimdi “atanamayan” diyoruz da bazen dilimiz sürçüyor aslında, atanmayan öğretmenler ordusu dururken, üniversiteli işsizler ordusu orta yerde dururken, biz eğitim sisteminde okullaşma, özellikle lisans okullaşma oranını yüzde 51’lerin üstüne çıkardığımızı söylerken sanırım şunu unutuyoruz: Sonuçta eğitim eşittir istihdam. Eğer eğitim ve istihdam atbaşı gitmiyorsa sonuçta bugün ülkede ortaya çıkan durum meydana gelir. AK PARTİ'nin en büyük başarılarından bir tanesi bence imam-hatip okullarıyla ilgilidir. 28 Şubatçılar bütün o jakoben uygulamalarına rağmen imam-hatip okullarını ortadan kaldıramadılar. AK PARTİ çok büyük bir başarı ortaya koydu, imam-hatipleri bir anda ortadan kaldırdı. İmam-hatipler neydi? Nitelikli okullardı aslında. İmam-hatiplerde yetişenler sonra imam olurlardı, hatip olurlardı, vaiz olurlardı, camilerde görev alırlardı ama tıpkı üniversiteler gibi AK PARTİ iktidarı ülkeyi imam-hatipler çöplüğüne dönüştürdü, şu anda eğitim sistemi içerisinde LGS sınavında hiçbir okula gidemeyen öğrenciler imam-hatiplere kaydolur oldu. Yahu, sizin Genel Başkanınızın mezun olduğu imam-hatipler kötü okullar mıdır? Acaba AK PARTİ Grubundan kaç tane vekilin çocukları şu anda imam-hatip liselerinde okuyor? Ve ben size daha çarpıcı bir şey söyleyeyim: Tıpkı Yükseköğretim Kurumunda olduğu gibi, bugün Diyanet bünyesinde çalışıp camilerde imamlık yapan kaç tane ateist imam var, biliyor musunuz? Ülkeyi öyle bir duruma getirdiniz ki ne dinî eğitim alanlar yeterli dinî eğitimi alıp topluma hizmet verebiliyor ne öğretmenlik eğitimi alanlar yeteri kadar eğitim alıp bu topluma hizmet edebiliyor ne de başka, diğer bölümlerde eğitim alan insanlar kendi bölümlerinden yeteri kadar eğitim alıp bu topluma hizmet verebiliyor. Dolayısıyla bu “Akademi” denilen şeyin kendisi bir garabettir. Sayın Bakanım, şunu yapsanız daha doğru olur diye düşünüyorum: Öncelikle bu eğitim fakültelerini kapatın çünkü siz bu yasayla “Ya, eğitim fakülteleri öğretmen yetiştiremiyor, biz bu Akademiyle yeniden öğretmenleri yetiştireceğiz.” diyorsunuz. Ya bu maddeyi iptal edeceksiniz ya da eğitim fakültelerini ortadan kaldıracaksınız, onları kaldıracaksınız. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. Teşekkür ediyorum. (DEM PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)