| Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 3 |
| Tarih: | 03.10.2024 |
SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Bugün, burada, hepimizi derinden sarsan ve ülkemizi yasa boğan Narin yavrumuzun cinayetini konuşuyoruz, çocuklarımızı konuşuyoruz. Ben bu konu hakkında konuşurken sadece grubumuz adına değil, 2 evlat babası olarak da konuştuğumu ifade etmek istiyorum.
Bu acı olay, sadece bir ailenin değil bütün bir toplumun yüreğine kor gibi düşmüştür. Bizim nazarımızda bir evladımızın kaybı tüm Türkiye'nin, tüm geleceğimizin kaybıdır. Ne yazık ki son dönemlerde, çocuklarımızla ilgili farklı konularda büyük acıları, cinayetleri, istismarları çok fazla duymaya başladık. Sadece Narin kızımızın meselesinde değil, çocukları kapsayan bütün olaylarda yas tutmamak için bu tip vakaları engellemek en birinci vazifemizdir. Mesele sonradan duyulan üzüntüleri paylaşmak değil, mesele bu acıları önceden önleyebilmektir. Masum yavrularımız hiçbir surette kem bakışların, acı sözlerin, şiddetin ve ismini anamadığımız hiçbir adli konunun objesi olmamalıdır. Bu noktada, sorumluluğun önemli kısmı adli ve kolluk kuvvetleriyle devlete aitse de aynı zamanda evlatlarına gözü gibi bakması gereken ailelerimizin de sorumluluğu vardır. Burada da eğitimin önemi ortaya çıkmaktadır. Bir evlat yetiştirmenin bir ülkenin geleceğini yetiştirmek olduğunu bilerek ailelerimiz bilinçlendirilmeli, bu tür konularda eğitilmelidir, kız-erkek evlat ayrımı yapmadan bu çocuklarımızın her şeyiyle ilgilenmeleri sağlanmalıdır. Devletimize düşen sorumluluk da aynı oranda ağırdır. Devlet her bir çocuğa sahip çıkmalı, toplum bu konuda eğitilmeli, bilinçlendirilmeli ve bütün kurumların çocuk konulu suçların önüne geçilmesi için her zaman tetikte olması sağlanmalı ve bütün çabalara rağmen suç engellenemediği takdirde de adli süreçler en hızlı, en etkin bir şekilde sonuçlandırılmalıdır, kamuoyu vicdanı rahatlatılmalıdır.
Kıymetli hazırun, bu konularda bir başka sorumluluk da medyaya düşmektedir. Medyamızın bu tür trajik olayları ele alırken daha sorumlu bir dil kullanması gerektiğinin altını çizmek istiyorum. Haftalardır gündemde olan bir konuyu reyting malzemesi hâline getirmek, mağduru kendi evladı gibi görüp üzülen milyonlarca insanımızın duygularını istismar edecek şekilde bir şov havasında servis etmek de medyaya yakışmamaktadır. Medya vatandaşı bilgilendirme görevini yerine getirirken toplumsal hassasiyetleri de gözetmek zorundadır, her şey reyting değildir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Şahin, lütfen tamamlayın.
İSA MESİH ŞAHİN (Devamla) - Bir başka husus: Bu kahredici cinayet üzerinden siyasi prim derdine düşülen siyaset anlayışını da toptan reddediyorum. Narin hepimizin yavrusudur, Narin'in acısı hepimizin acısıdır; bu acı üzerinden kutuplaştıran, ötekileştiren bir dil kullanılmasını da son derece yanlış buluyorum. Bu tür olaylarda takınmamız gereken en doğru tavır siyasetüstü bir duruşla konuya yaklaşmaktır.
Bir de şunun altını çizmek istiyorum: Bu tür olaylar üzerinden dernek, vakıf gibi kurumların da toptan suçluymuş gibi görülmesini de son derece yanlış bir bakış açısı olarak görüyorum.
Bir devlet ne kadar adilse o kadar güçlüdür, bir millet devletine ne kadar güveniyorsa o kadar mutludur. Bakın, yıllar önce bizi yine kahreden Münevver kızımızın cinayeti bugünlerde yine gündemde ama toplumda şöyle bir algı var: İnsanlar çıkacak sonuca güvenmemektedirler. Bu anlamda da üzerimize düşen, Türkiye'de yargı organına güven duyulan bir iklimi inşa etmektir.
Son olarak, Narin kızımız başta olmak üzere, bugüne kadar koruyamadığımız bütün çocuklarımızın utancını ve acısını yüreğinde taşıyan biri olarak sizleri saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)