Konu: | Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 112 |
Tarih: | 29.07.2024 |
BÜLENT TEZCAN (Aydın) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin son maddesine geldik. Şu ana kadar bu taraf "kabul" dedi, oylandı. Kanunun adı Hayvanları Koruma Kanunu ama "kabul" diyenler bile çok iyi biliyor ki aslında bu kanun bir öldürme kanunu. "Hayvanları nasıl öldürürüz, hangi şekilde öldürürüz? Öldürmenin bütçesini nereye yıkarız? Ne yaparız?" hesabı üzerine kurgulanmış.
Değerli arkadaşlar, burada, bu Mecliste 2005 yılında Çocuk Koruma Kanunu çıktı, 2012 yılında Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun çıktı ama ne yazık ki Çocukları Koruma Kanunu çıktıktan sonra bugüne kadar çocuk istismarı, taciz, tecavüz ve şiddet artarak devam etti; kadın cinayetleri o günden bu yana artarak devam etti. Şimdi, ben buna baktığım zaman diyorum ki: Allah cümle mahlukatı sizlerin korumasından korur inşallah, sizlerin korumasından korur inşallah. (CHP sıralarından alkışlar) Bu nasıl koruma arkadaşlar? Bir şeyi merak ediyorum -gecenin bu saatinde, sabaha karşı saat üç oldu- öldürme hakkını nereden alıyorsunuz, nereden alıyorsunuz? Bu hayvanları, masum hayvanları öldürme hakkını nereden alıyorsunuz? Hadi soruyu değiştireyim: Nereden alıyoruz insanlar olarak, yönetenler olarak nereden alıyoruz? Ben biliyorum. Nereden alıyorsunuz? Çünkü güçlüsünüz, güçlüyüz; insanız ya, bütün kâinatın sahibiyiz, hayvanların sahibiyiz, ormanın sahibiyiz, suyun sahibiyiz, her şeyin sahibiyiz; onun için kendi dışımızdaki her şeyi yok etme, her şeyi öldürme hakkına da sahibiz! Bakış açınız bu. (CHP sıralarından alkışlar) Peki, vicdanınıza bir soru soracağım, cevap verin: Bu bakış açısının yıllardan bu yana Orta Doğu'da, dünyanın çeşitli yerlerinde mazlum milletlerin ve mazlum çocukların kafasına, tepesine bomba yağdıran anlayıştan farklı bir ruh hali var mı? Nasıl bir farkı var? Güçlünün güçsüzü bu kadar ezebildiği bir anlayışı kanun çıkardığınızda masumlaştırabileceğinizi mi sanıyorsunuz?
Değerli arkadaşlar, Gazze'ye bakın, Gazze'ye; aynı ruh hâli, aynı ruh hâli. Peki, bu öldürmenin meşruiyet zeminine... Tabii, öldürme kanunu çıkarıyorsunuz ya, bir meşruiyet zemini bulmak zorundasınız, bulmuşsunuz: "Başıboş hayvanların zarar verebilme potansiyeli, sahipsiz hayvanların, başıboş hayvanların zarar verebilme potansiyeli." Peki, başıboş insanların, doyumsuz insanlığın zarar verebilme potansiyelini hiç düşündünüz mü? Başıboş insanlığın çevreye, doğaya nasıl zarar verdiğini hiç düşündünüz mü? Hayvanları öldürebilen, toprağı zehirleyen, toprağı kirleten, suyu kirleten, dünyayı açlığa mahkûm eden ve dünyanın bütün varlıklarına el koyabilmek için kendi dışındaki her şeyi yok eden başıboş insanlığın zarar verebilme kapasitesini hiç düşündünüz mü?
Değerli arkadaşlar, solucanlar toprağı kurutmaz, kuşlar havayı kirletmez, balıklar suyu zehirlemez ama o "başıboş insanlık" dediğimiz hesapsızlığın jeotermal santrallerle, fabrikalarla, tesislerle çevreyi her gün ne kadar katlettiğini düşündünüz mü? Buna ilişkin bir hesabınız, buna ilişkin bir bütçeniz var mı? Biliyorum, yok. Niye yok? Öldürmek için bütçeden başka bütçeniz var mı?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BÜLENT TEZCAN (Devamla) - Bitiriyorum Başkanım.
BAŞKAN - Buyurun.
BÜLENT TEZCAN (Devamla) - Değerli arkadaşlar, tabii ki şunu biliyoruz: Sahipsiz köpeklerin saldırılarıyla ölen, yaralanan insanlarımız var, bundan acı duymamak, bundan rahatsız olmamak mümkün değil ama bunun yolu toplu katliam da değil, bunun yolu "topluca öldürmek" dediğimiz en gayriinsani ve gayrivicdani yöntem de değil.
Bakın, başıboş köpeklerin sistematik olarak insanları öldürme kapasitesi yoktur ama başıboş insanlığın böylesi kanunlar yaparak dönüp köpekleri sistematik olarak öldürme gücü, kudreti vardır; bu kudretle zehirlemeyin kendinizi, bu kudretle zehirlenmeyin. (CHP sıralarından alkışlar)
Onun için, bu kanuna "Hayır." diyoruz, "Hayır." diyeceğiz.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)