GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:112
Tarih:29.07.2024

SEYİT TORUN (Ordu) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Sokak hayvanları konusu yıllardır tartışılan ve çözüm bekleyen bir konu ancak şu anda görüştüğümüz katliam kanun teklifi, çözüm öngörmüyor ne yazık ki, cinayet öngörüyor. Zannedersiniz ki sokak hayvanları sorunu daha yeni ortaya çıktı. Hâlbuki yirmi iki yıldır iktidarsınız. 2004 yılında Hayvanları Koruma Kanunu çıkarıldı. 2021 yılında bu kanun üzerinde değişiklikler yapılarak çip uygulaması başlatıldı. 2021 yılından bu yana ne değişti ki şimdi yeni düzenlemeler getirmeye çalışıyorsunuz? Çünkü yine kendi çıkardığınız yasaları uygulamadınız, tamamen bundan kaynaklanıyor. Gerçi, Anayasa'ya dahi uymayan bu iktidardan yasalara uymasını beklemek bizlerin naifliği.

Hani diyorsunuz ya "Dünya bizi kıskanıyor." ya, dünya bunu çözmüş. Hollanda aslında daha dramatik bir süreç yaşamış ama şimdi bir program uygulamış ve bu program "Topla, Kısırlaştır, Aşıla ve Aldığın Yere Bırak" adını taşıyor. Programın sonucu olarak artık ülke sokaklarında sokak köpeği bulunmuyor. Ayrıca, Hollanda polisi bünyesinde, sadece hayvanlara karşı işlenen suçları takip eden de bir birim bulunuyor.

Bakın, İspanya, başıboş köpeklerin yarattığı sorunları çözmüş. Her yıl 200 bin köpek sokağa terk edilmesine rağmen maalesef yani bunların tamamı ortadan kaldırılmış. Bakın, nasıl kaldırılmış? Çip kullanımıyla, eğitim ve yasaların uygulanmasıyla. Fransa bununla ilgili ciddi bir cezai müeyyide getirmiş ve hayvanı sokağa bırakanlara bir müeyyide uygulamış. Önümüzde böyle başarılı uygulamalar varken dayattığınız katliam kanununa gelirsek, getirdiğiniz kanun değişiklikleriyle, sokak hayvanlarına sahip çıkan, beslenmeleri ve aşılanmalarıyla ilgilenen gönüllülerin yasal dayanağı ortadan kaldırılıyor. Sizin amacınız sorunu çözmek değil, aslında sorunu büyütmek ve maalesef vicdanları yaralamak. Bakın, sorunlu alanı toparlamak yerine başka konularda yaptığınız gibi kolaycılığa kaçıyorsunuz yani işi belediyelerin üstüne yıkıp ondan sonra belli müeyyideleri uygulayıp diyorsunuz ki "Çözün." Peki, bunun kaynağı nerede? Belediyeye sürekli kaynak uyguluyorsunuz...

HASAN ÇİLEZ (Amasya) - Var, var.

SEYİT TORUN (Devamla) - O kaynaklarla çözülmez kardeşim, yirmi iki yıldır çözememişsin, yirmi iki yıldır çözememişsin, şimdi diyorsun ki "2028'e kadar bunu çözeceksin." O kaynaklarla çözülme şansı da yok.

Bakın, amacınız; hayvanları katledin, insanları birbirine düşürün, dilsiz canlar üzerinden toplumu ayrıştırın... Nasıl bir akıl bu ya? Hepinizin vicdanları bu kadar mı kurudu yani dayattığınız düzenlemenin olası sonuçlarını göremeyecek kadar kör mü oldunuz?

Değerli arkadaşlar, sokaklarda yaşayan hayvan popülasyonunu kayıt altına almak, kısırlaştırma seferberliği başlatmak, barınak kapasitelerini artırmak, barınakları hayvanların konforlu yaşayabileceği alanlar hâline getirmek sizin cinayet önerinizi uygulamaktan daha pahalı ve zor değil.

Bakın, bugün belki yerel yönetimler hep sorumlu tutuluyor burada; elbette ki yerel yönetimler birçok konudan sorumlu ama bunun asıl sorumlusu yirmi iki yıldır bu sorunu çözmeyen iktidarınız, buna duyarsız kalan iktidarınızdır. (CHP sıralarından alkışlar) Bunu açıkça söylüyoruz: Bizim belediyelerimiz bunları asla ve asla uygulamayacak, bu cinayeti asla ortak olmayacak; bunu buradan tekrar deklare ediyoruz. Bu teklifi kabul etmemiz de mümkün değil.

Bakın, çok büyük vebal altına girersiniz. Gelin, kalıcı çözümler üzerinde uzlaşalım. Akıl varsa, vicdan varsa biz de destek veririz. Görüşülen teklifin kanunlaşması sonrasında yaşanacaklardan sorumlu olursunuz, nesiller boyunca katliamcı olarak anılırsınız. Çocuklarınıza bu yasayı nasıl anlatacaksınız? Yarın torunlarınızın yüzüne nasıl bakacaksınız? Elbette ki bir hayvanı evinize aldığınızda veyahut da bir hayvanı sevdiğinizde, ona baktığınızda vicdanınız hiç sızlamayacak mı? Katliam yasasını geri çekin; akıl ve bilim çerçevesinde biz bu sorunu çözmeye hazırız, ortak akılla bu sorunu çözelim.

Bakın, 2 gün Komisyonda, 2 gün de burada sabahlara kadar çalıştık.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

SEYİT TORUN (Devamla) - Teşekkür ederim.

Aslında ortak aklı ortaya koysak, bilimsel yöntemleri, akılcı yöntemleri ortaya koysak sorun çözülemez değil. Ama her zamanki anlayışınız: "Ben bilirim. Ben yaparım. Ben söylediysem, elimi kaldırsam, çoğunluğum varsa sorunu çözerim." Bu sorunu çoğunlukla çözemezsiniz, ortak akılla çözersiniz, bilimle çözerseniz, sevgiyle çözersiniz ve anlayışla çözersiniz ama maalesef bu da sizde yok.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum ve bu kanunu asla ve asla kabul etmiyoruz. (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)