GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:111
Tarih:28.07.2024

BEKİR BAŞEVİRGEN (Manisa) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, 21'inci yüzyılda, laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'nin Büyük Millet Meclisinde böyle bir katliam yasasını görüşmek zorunda kaldığımız için utanç duyduğumu ifade etmek istiyorum. Ayrıca, bu katliam yasası görüşülürken milletin Meclisine milletin de alınmamasını şiddetle kınıyorum.

İktidar tarafından zorla dayatılan, hayvanların yaşam hakkını ellerinden alan, vicdan ve merhametle bağdaşmayan bir kanun teklifiyle karşı karşıyayız. Teklifin adı "Hayvanları Koruma Kanunu" ama bu kanun teklifinde hayvanları koruma yok, bu kanun teklifinde hayvanları öldürme var, hayvanları yok etme, hayvanları katletme var. Yani bu kanun teklifinin adı "Hayvanları Koruma Kanunu" değil sayın iktidar milletvekilleri, bu kanun teklifinin adı "hayvanları katletme kanunu".

Değerli milletvekilleri, önce kamuoyunda sonra da Komisyon aşamasında detaylıca tartıştığımız bu yasaya ısrarla karşı çıktık. "Ölümü değil yaşamı savunalım, birlikte yaşamak mümkün." dedik, "Sorunu bilimle, ilimle, vicdanla çözelim." dedik ancak Cumhur İttifakı vekilleri tek bir söz dahi almadan, bir tek şey bile söylemeden Komisyon görüşmelerini tamamladı. Biliyoruz, bu katliam yasası sizin de içinize sinmiyor ama siz sarayın talimatını yerine getirmek için burada bulunuyorsunuz. Eğer vicdanınız varsa bu katliam yasasına "hayır" dersiniz.

Değerli milletvekilleri, günlerdir milletvekilleri olarak bizler ayaktayız, barolar ayakta, sivil toplum kuruluşları, hayvanseverler, tüm Türkiye ayakta. Kimse bu teklifin yasalaşmasını istemiyor, hiç kimsenin vicdanı bu teklifi kabul etmiyor çünkü bu teklifte ölüm var, bu teklifin her maddesinde "Hayvanları nasıl öldürebiliriz?" diye fırsat kollayan bir zihniyet var. Yasaya "evet" dediğiniz takdirde içimize, vicdanımıza, gündelik hayatımıza işlemiş hayvan sevgisi ve bir arada yaşama kültürü geri dönülmez bir şekilde tarihe gömülecek. Eğer bu teklif yasalaşırsa ülkemizin tarihine kara bir leke olarak yazılacaksınız.

Değerli milletvekilleri, 2002 yılında AKP iktidara geldi, 2004 yılında Hayvanları Koruma Kanunu çıkarıldı. Yıl 2024, siz yirmi yıl boyunca ne yaptınız? Yirmi yıl boyunca çıkardığınız kanunun hangi maddesine uydunuz? Yerel iktidarda olduğunuz dönemlerde kaç hayvanı kısırlaştırdınız, kaç hayvanı aşıladınız? Barınakları artırdınız mı? Üretimi, ticareti yasakladınız mı? Hiçbirini yapmadınız, üzerinize düşen hiçbir görevi yerine getirmediniz, şimdi milyonlarca hayvanı katledecek yasaya el kaldırıyorsunuz.

Teklif görüşmelerinde öldürmeden de sorunun çözülebileceğini söyledik ama siz herkese kulak tıkadınız. Hayvanları bir yere hapsetmeden, çeşitli bahanelerle katletmeden de çözüm mümkün. Dünyada bunun örnekleri var, en güzel örneklerden biri Hollanda. Sokak hayvanları sorununu "Topla, kısırlaştır, aşıla ve aldığın yere bırak." yöntemiyle uzun vadede çözdüler. Bizim 2004 yılında çıkardığımız kanunun benzerini Hollanda 2011 yılında çıkardı. Bizden yedi yıl sonra kanun çıkarmalarına rağmen şu an Hollanda'da sahipsiz hayvan sorunu kalmadı ama siz yirmi iki yıl boyunca kendi çıkardığınız birçok yasaya uymadığınız gibi bu yasaya da uymadınız, eğer bu yasaya uysaydınız bugün bu sorunu konuşmuyor olacaktık.

Değerli milletvekilleri, konuyla ilgili hiçbir meslek örgütünün, baroların, STK'lerin, hayvanseverlerin görüşünü almamak da ayrı bir sorun. Bütün sorumluluğu üzerine attığınız belediyelerin dahi görüşünü almadınız; teklifin hiçbir aşamasında hiçbir belediyeyle, Türkiye Belediyeler Birliği de dâhil olmak üzere temas kurmadınız. İktidar veya muhalefet fark etmeksizin, hiçbir belediye başkanını dinlemeden, fikrini sormadan bu kanunu dayatmanızı asla kabul etmiyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Başevirgen, lütfen tamamlayın.

BEKİR BAŞEVİRGEN (Devamla) - Kendi yarattığınız sorunu belediyelerin üzerine atıyorsunuz, Türkiye'deki bütün belediyeleri zor durumda bırakıyorsunuz, üstelik katliam yapmayı reddeden belediyeleri de cezalandırmakla tehdit ediyorsunuz.

Değerli milletvekilleri, bu teklif toplum vicdanında büyük bir yara açıyor. Mevcut yasada bir eksiklik yok, problem yasaları uygulamayan AKP iktidarında.

Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu teklifi kabul etmiyoruz, hiçbir Cumhuriyet Halk Partili belediyenin de bu katliama ortak olmayacağını bir kez daha ifade ediyoruz. Bizler "Aşıla, kısırlaştır, yerinde yaşat." diyoruz çünkü bizler ölümü değil, yaşamı savunuyoruz.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)