Konu: | Saadet Partisi Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 111 |
Tarih: | 28.07.2024 |
DEM PARTİ GRUBU ADINA OSMAN CENGİZ ÇANDAR (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; herkesin bildiği bir gerçek, Türkiye bir vergi cenneti. "Vergi cenneti" demek vergi adaletsizliğinin hüküm sürdüğü yer anlamına geliyor, eş anlamlıdır. Asgari ücretin yüzde 35 vergi yüküne maruz kaldığı, dolaylı vergilerin payının yüzde 65 olduğu bir ülke burası. Ne gariptir ki mega şirketlerin ödemediği vergilerin yaşanılan ekonomik krizdeki etkisinin araştırılmasının söz konusu olduğu bugün Hazine ve Maliye Bakanlığı bir basın açıklaması yayınladı ve 202.815 büyük mükellefin vergi incelemelerine devam edildiğini duyurdu; az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmasını hedefleyen vergi paketinin Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edildiğini de hatırlattı; "Vergi kanunlarına uymayan mükellefler hakkında tüm yasal işlemler uygulanmaktadır." denildi. Kimdir vergi kanunlarına uymayan mükellefler? Muhtemelen kepenk kapamak üzere olan küçük esnaf. Zira, iktidarın gücü emekliye, emekçiye, küçük esnafa, garibana yetiyor. Öyle olmasa 2013-2023 döneminde 7 milyar 506 milyon küsur vergi borcu sıfırlanır mıydı? Bu, vergi adaletsizliğinin en çarpıcı örneğidir.
2002-2023 yılları arasında yani AKP iktidarı döneminde 14 vergi affı kanunu çıktı ve böylece büyük şirketlerden, mega şirketlerden vergiler silindi. Bu arada on yıl içinde Cengiz İnşaata 30 kez, Kolin İnşaata 36 kez, Limak İnşaata ve Kalyon Holdinge 19 kez vergi muafiyeti getirildiği bilgisi var. Bu rakamlar nereden çıkıyor? Bu rakamlar, Aralık 2020'de dönemin Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan tarafından, Cumhuriyet Halk Partisi Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır'ın soru önergesinin cevabında verildi. Bir itiraf var ortada. Hangi şirketlerin vergi ödemediğini, vergi muafiyetinden yararlandığını ortaya çıkarmak bu Meclisin hem namusu hem de görevidir. Bu yapılmadan vergi adaletinden söz edilemez, bugün sabaha karşı çıkarılmış olan vergi paketi de para etmez.
Bu vesileyle bir konuya daha dikkatinizi çekmek, değinmek istiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Çandar, lütfen tamamlayın.
OSMAN CENGİZ ÇANDAR (Devamla) - Tamamlıyorum.
Bu gelgitler, tutarsızlıklarla ilgili olarak dün Meclis, İsrail Başbakanı Netanyahu'nun Kongrede yaptığı konuşmadaki tavrı nedeniyle Amerika Birleşik Devletleri yasama organını kınayan çok doğru bir açıklamada bulundu ve Cumhurbaşkanı da kalktı "Eğer Netanyahu'yu bıraksak kırmızı halıyla karşılayacaklar orada ki karşıladılar." dedi. Peki, hafızanıza seslenmek istiyorum: Daha bir yıl bile olmadı, 26 Eylül 2023 günü Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Azerbaycan dönüşü uçakta yaptığı açıklamada Netanyahu'nun ekim ya da kasım ayında, çok yakın bir tarihte Türkiye'ye geleceğinden söz etmemiş miydi? Neyle karşılanacaktı, nasıl karşılanacaktı? Bu kadar öngörüsüz bir dış politikanın vergi konusunda da nasıl bir tavır ortaya koyacağını idrakinize bırakıyorum.
Teşekkür ederim. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)