GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Karadeniz'de Giresun, Bayburt, Sinop, Trabzon ve Bartın illerinde yaşanan sağanak yağış sonrası oluşan sel felaketine, dün akşam Türkiye Büyük Millet Meclisinde yayınlanan İsrail Başbakanı Netanyahu'nun ABD Kongresinde konuşmasını kınayan bildiriye, dokuzuncu yargı paketinin görüşmelerinin yeni yasama yılına bırakılmasına, 110'uncu Birleşimde mavi vatanla ilgili "bir masal" ifadesi kullanılmasına, Paris Olimpiyatları'nda Türkiye'nin neden daha fazla sporcuyla temsil edilmediğine ve millî sporcuların kıyafetlerine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:111
Tarih:28.07.2024

İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, Karadeniz'de Giresun, Bayburt, Sinop, Trabzon, Bartın illerimizde yaşanan sağanak yağış sonucu oluşan sel felaketinden etkilenen bütün hemşehrilerimize geçmiş olsun dileklerimizi ifade etmek istiyorum.

Türkiye Büyük Millet Meclisinde dün akşam anlamlı bir işe imza attık diye düşünüyorum. Amerika Birleşik Devletleri Kongresinde barbar İsrail'in eli kanlı lideri Netanyahu'nun konuşma yapması, ayakta alkışlanmasını buradan kınayan bir bildiri yayınladık. Ben bu bildiriye destek veren bütün siyasi partilere teşekkürlerimi ifade etmek istiyorum. Bu anlamlı duruş önemliydi.

Üçüncü konum, dokuzuncu yargı paketi konusu ekim ayına, yeni yasama yılına bırakıldı. Madem yeni yasama yılına bırakıldı, bu konuda eksik hususlar vardı, toplumun beklentisi olan önemli konular paketin içerisine konulmamıştı. Bizim iktidar partisindeki arkadaşlarımızdan istirhamımız, bu konudaki eksiklerin de bu süreçte tamamlanması ve toplumun beklentisi olan bu konuların da çözüme kavuşturulmasıdır. Bu anlamda, bu hassasiyeti onlardan beklediğimizi ifade etmek istiyorum.

Dün, mavi vatanla ilgili "masal" ifadesi kullanıldı. Bu ifadeyi yanlış, talihsiz bir ifade olarak gördüğümü ifade etmek istiyorum. Ne yayılmacı bir politikadır ne bir masaldır; millî bir siyaset çizgisidir bu, bizim bakış açımız budur. Mavi vatanı ana vatanın bir parçası olarak görüyoruz; bu ifadeyi talihsiz bulduğumu tekrar ifade etmek istiyorum.

Evet, olimpiyatlarda millî oyuncularımızın kıyafet konusu çok tartışıldı. Gerçekten, bazı konular oluyor hep beraber hayret ediyoruz, iktidar partisindeki arkadaşların da hayret ettiğini düşünüyorum. Yani böyle bir konu üzerinden bir tartışma çıkması da gerçekten, bu ülkede ilginç bir şey ama bu ülkede maalesef bunları yaşayabiliyoruz. "Bu kıyafet nedir?" diye hiç kimse sormadı mı? Gerçekten merak ediyorum. Oraya giden yöneticiler, organizasyonun önemli bir parçası olan bu konuda neden bu eksikliği göremezler? Bütün dünyaya bizi tanıtan bir konuda -gerçi tanındık, farklı şekilde tanınmış olduk- bizim değerlerimizi temsil eden "İşte Türkiye bu." dedirtecek bir tercih neden yapılmaz; bu eksikliğe de dikkat çekmek istiyorum.

Evet, Paris Olimpiyatları konusunda bir konuya daha dikkat çekmek istiyorum: 18 branşta 101 sporcuyla temsil ediliyoruz, bütün sporcularımıza ben yürekten başarılar diliyorum. Tabii, gönül isterdi ki daha fazla branşta, daha fazla sporcuyla burada temsil edilelim. Neden temsil edilemiyoruz ya da olimpiyatlarda istediğimiz başarıları neden bulamıyoruz bugüne kadar? Bu konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak masaya yatırmak zorunda olduğumuzu ifade ediyorum. Buradaki temel sorun şu: Burada bakanlıklara düşen görevler var, belediyelere düşen görevler var. Bu çocukların yetişme çağlarında, okul çağlarında eğitimleri de aksamadan bu spor faaliyetlerini yapabileceği bir düzenlemeye ihtiyaç var. Bunun yanında kolayca spor tesislerine ulaşabilecekleri imkânları oluşturmak gerekiyor. Maalesef ailelerin imkânlarıyla bu çocuklar bugünlere kadar geliyor. Elbette ki bakanlıkların, belediyelerin de desteği vardır ama bu destek gereken düzeyde değildir, altını çizmek istediğim husus budur. Bu konuda bakanlıkların sorumluluklarını düzenleyen, belediyelere sorumluluklar, yükümlülükler düzenleyen yeni bir düzenlemeyi önümüzdeki dönemde Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak masaya yatırmalıyız, bu düzenlemeyi hep birlikte çıkarmalıyız diye düşünüyorum.

Ben tekrar olimpiyat oyunlarında yarışan bütün sporcularımıza başarılar diliyor, onlara güvenimizin tam olduğunu ifade ediyorum.

Bugün sahipsiz hayvanlar konusunda bir yasa teklifini konuşacağız. Türkiye Büyük Millet Meclisinde bu konunun sağduyulu bir şekilde konuşulması, aklıselim bir zeminde buluşulması bizim temennimizdir. Bu konuyu da ifade etmek istiyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Başkanım, teşekkür ediyorum.