GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:110
Tarih:27.07.2024

MEHMET KARAMAN (Samsun) - Sayın Başkan, muhterem milletvekilleri, hepinizi hürmet ve muhabbetle selamlıyorum.

Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 51'inci maddesi üzerinde söz almış bulunuyorum.

Öncelikle arkadaşlar, anayasa nedir, hatırlatmak istiyorum. Anayasa devletin kuruluşunu yani niteliğini, yapısını, hükûmet şeklini, yasama, yürütme ve yargı organlarını, bu organlar arasındaki ilişkileri ve kişilerin temel hak ve hürriyetlerini düzenleyen kurallar bütünüdür. Bunu hatırlatmak istedim. Çünkü gün geçtikçe Anayasa'mız da hükümleri de unutuluyor. Hele temel hak ve hürriyetlerin yerlerinde yeller estiriliyor. Sözde kişi hürriyeti ve güvenliği var, Mecliste vekil tokatlanıyor. Sözde kamu hizmetine girme hakkı var ama torpil soruluyor. Ve yine sözde düşünce ve kanaat hürriyeti var ama ifade ettikten sonra olacaklara garanti verilemiyor. Nereye kadar gidecek böyle? Daha hangi hak ve hürriyetler ihlal edilecek? Söyleyin, günümüz Türkiyesinde hak ve hürriyetlerin bedeli ne? Evet, temel hak ve hürriyetler belki doğrudan gasbedilmiyor ama onlara erişim engelleniyor veya eşit bir şekilde erişilmiyor. Az önce söylediklerimden biri, mesela, sizce hakikaten kamu hizmetlerine katılmada Türkiye'de herkes eşit mi? Siz bile buna "evet" diyemeyeceksiniz.

Muhterem kardeşlerim, her ne tevil bulursanız bulun, bunu kendinize ve yandaşlarınıza hak göremezsiniz. Bugün bu güçte adaleti tesis etmezseniz, yarın siz de adalet bekleyemezsiniz; geç olmadan ve kimseyi dışında tutmadan, adınızın hakkını vererek lütfen adil olun. Mesela, söz aldığım 51'inci maddeye bakın, tam akla ziyan bir düzenleme. Nedir bu? Yurt dışına çıkış harcının -buna "haraç" demek lazım belki- 150 Türk lirasından 500 Türk lirasına çıkarılması, tam tamına yüzde 233 zam. Bir de sadece zam yapılıp sabitlenmiyor, her yıl yeniden değerlemeye tabi tutulacak. Hakikaten bu sinekten yağ çıkarmaktır artık. Madem yeniden değerlemeyi esas alıyorsunuz, neden şimdiki zammı yüzde 233 olarak yapıyorsunuz? Emekliye yüzde 24 veriyorsunuz, memura yüzde 19 veriyorsunuz ama harçlara zam yapmaya gelince yüzde 233 zam yapıyorsunuz. "Rabbena, Rabbena hep bana, hep bana." derler. Bu vatandaş ne yiyip ne içecek, neye mecbur bıraktığınızın farkında mısınız? Size bir hesap yapacağım, malum, iktidar partisi hesap yapmayı seviyor. İsmini vermiyorum, kürsüye çıkmadan önce bir internet sitesine bir seyahat dolayısıyla bir bilet baktım yani merak etmeyin, bir yere gitmiyoruz, bu kürsülerde hakkı savunmaya devam edeceğiz, meydanı boş bırakmayacağız, vatandaşımızın sesi olacağız. Neyse, evet baktım yurt dışına tek yön gidiş ucuz bilet 1.500 lira. Malum, ucuz olsun diye bir ay sonraya bakıyoruz. Şimdiden alsam yurt dışı harcını da zamlı ödeyeceğim, o da 500 lira, 2 bin lira ediyor yani bir lisans öğrencisinin bir aylık öğrenim kredisi kadar. Bu ne demektir biliyor musunuz? Gencimize "Al son kredini git ve dönme." demektir; bu uygun değil arkadaşlar. Anayasa'mızın 23'üncü maddesinde "Herkes yerleşme ve seyahat hürriyetine sahiptir." diyerek seyahat hürriyeti hüküm altına alınmışken gençlerimiz başta olmak üzere kısıtlı bütçedeki vatandaşlarımız bu hürriyetlerden nasıl istifade edecekler? Bu, dolaylı yoldan anayasal bir hakkı kısıtlamaktır. Yurt dışına çıkış harcı derhâl ve tamamen kaldırılmalıdır. Küreselleşen bir dünyada milletimizin dünyadan tecrit edilmesine müsaade edilmemelidir.

Kıymetli arkadaşlar, yurt dışına çıkış harcının artırılması hukuki ve sosyal açıdan birçok sorunu beraberinde getirmektedir. Seyahat özgürlüğünün kısıtlanmaması ve ekonomik eşitsizliğin önlenmesi için dikkatli ve dengeli bir yaklaşım benimsenmesi gerekmektedir ama hepiniz biliyorsunuz ki kaç haftadır niçin uğraşıyoruz? Milletimiz için daha kalıcı ve tatmin edici düzenlemeler yapılsın ama şu bir aylık çalışma düzeni, çalışma arkadaşlarımızın tutumu, getirilen yasalar veya neye bakarsanız bakın elimizde kalıyor. Sözde, herkes milletimizi düşünüyor ama biz bu getirilenlere baktığımızda milletimizi düşünmekten ziyade kusura bakmayın ama sinekten yağ çıkarmayı zorluyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Karaman, lütfen tamamlayın.

MEHMET KARAMAN (Devamla) - Kıymetli milletvekilleri, iğneyle toplamak yerine kepçeyle dökülmesine mâni olmanız gerekir. Konvoylara, komisyonlara, 10 katı ihalelere, israfa mâni olduğunuz takdirde... Çünkü o yapılanlar sadece ekonomiyi değil, ahlakı da bozmaktadır. Ekonomi gün gelir düzelir ve bu harçlara kadar düşmezsiniz ama ahlakın bozulduğu bir ülkede hiçbir düzeltme imkânı bulamazsınız.

Şu son dakikada da bir şey söylemek istiyorum ama herhâlde vaktim yetmeyecek. Kralın biri her türlü vergileri koymuş, daha vergi kalmamış; yardımcısına demiş ki: "Ne yapacağız?" "Efendim, kapının arkasına bir hayvan koyarız, gelene bu nedir diye sorarız; koyuna keçi derse bilemedin, keçiye de koyun derse bilemedin der, parayı alırız." demiş. Her gelenden bu vergiyi almış ama en sonundaki gelen demiş ki: "Sayın kralım, bu ne koyundur ne keçi; borcumuz ne kadar?" demiş ve borcunu ödeyip çıkmış.

Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (Saadet Partisi, DEM PARTİ ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)