Konu: | Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 110 |
Tarih: | 27.07.2024 |
RIFAT TURUNTAY NALBANTOĞLU (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.
Değerli arkadaşlarım, vergi yasaları konusunda partim adına söz aldığım 31'inci maddede halkın büyük bir bölümünün yoksulluk ve açlıkla sınandığı, küçük esnaf, çiftçi, memur, emekli ve tüm dar gelirlilerin durumlarının gittikçe kötüleştiği, yaşanan yıkıcı enflasyonun gelir ve servet eşitsizliklerini gitgide artırdığı bir ortamda emeklilere verilecek 2.500 liralık ödemeyi içeren bir düzenlemeyi konuşuyoruz. Öncelikle şunu belirtmek istiyorum ki: Emekliler başta olmak üzere halkımızın büyük kısmının bu hâle gelmesi ve yaşadığı sıkıntıların tek sebebi ve sorumlusu Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarıdır.
Görüşmekte olduğumuz bu madde, "emeklilere müjde" olarak sunulan bu komik artışın finansmanı için Hazine ve Maliye Bakanlığının ilgili tertibine ödenek eklenebilmesine yönelik Cumhurbaşkanına yetki verilmesini düzenlemektedir. Öyle ya, 5'li çeteleri, yandaş şirketleri paraya boğan, milyonlarca vergiyi silen Hükûmet, konu çalışan ve emekliler olunca toplam 33 milyar liralık ödeme için kaynak arayışına girmiştir. İşte, tam da bu noktada lafı eğip bükmeden, ağzımızda gevelemeden kitabın tam ortasından ifade etmek istiyorum ki bu düzenleme Anayasa'ya aykırıdır değerli arkadaşlarım. Kimi düzenlemeler, kaynak arayışları, Anayasa'yı yok saymak, Meclisi ve Parlamentoyu işlevsizleştirmek ödevini yapmakla doğru bir yol izlenmemektedir. Bu tutarların merkezî yönetim bütçesinin yedek ödenek tertibinden SGK'ye aktarılması mümkünken ya da Cumhurbaşkanınca Türkiye Büyük Millet Meclisine sevk olunacak ek bütçe teklifiyle yapılması mümkünken, yine kurnazlıkla arkadan dolanmaya çalışmak Anayasa'ya ve kanunlara aykırıdır.
Bilindiği gibi, Anayasa'nın 161'inci maddesine göre sadece bütçeyle ilgili kanun teklifi bizzat Cumhurbaşkanı tarafından verilmektedir. Diğer kanun teklifleri ise, yasama organı üyelerince Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulmaktadır. Bu nedenle, bütçe kanunu haricinde başka bir kanunla bütçede değişiklik yapılamaz. Nitekim, Anayasa Mahkemesi benzeri bir düzenlemeyi içeren 7349 sayılı Kanun'un 7'inci maddesini, partimizin başvurusu üzerine 13/10/2022 tarihinde verdiği kararla Anayasa hükümlerine aykırılık oluşturduğu ve bütçe hakkıyla bağdaşmadığı gerekçesiyle Anayasa'nın 161'inci maddesine aykırı bularak iptal etmiştir. Bu kanun teklifinin akıbeti de diğerleri gibi olacaktır.
Değerli milletvekilleri, değerli arkadaşlarım; Meclis sistemli bir şekilde tek adam rejiminin uydusu hâline getirilmeye çalışılmaktadır ancak şu çok iyi bilinmelidir ki Anayasa'ya aykırı hükümler içeren Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ve Cumhur İttifakı dayatmasıyla kabul edilen antidemokratik yasalar üzerindeki Anayasa Mahkemesinin denetimi hukuk devletinin olmazsa olmaz koşullarıdır. Hem yapılış şekli ve özü bakımından hem de getirilen artışı yeterli görmediğimizden Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu düzenlemeyle ilgili Anayasa'nın ve hukukun gereğini yine yerine getireceğiz, hiç kimsenin kuşkusu olmasın.
"Vergi paketi" adı altında görüştüğümüz bu kanun teklifi, vergi adaletini sağlamaktan uzak olduğu gibi, emekli maaşlarına ve asgari ücret artışlarına, kamuda çalışan taşeronların kadroya alınmasına, sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasına, daha adaletli bir gelir dağılımının sağlanmasına ve yoksulluğun ortadan kaldırılmasına dair hiçbir düzenleme içermemektedir; sorunlara köklü ve kalıcı hiçbir çözüm getirmemektedir. Bu gerekçelerle en düşük emekli maaşının asgari ücretlinin 1,5 katına kadar yükseltilmesinin bir lütuf değil, emeklilerimize yönelik bir hakkın teslimi olduğunu belirtirken sözlerimi şu şekilde kapatmak istiyorum değerli arkadaşlarım: Kanun maddelerine ilişkin söz alan her arkadaşımızın söz konusu değişiklik önerileri Komisyona hâliyle Sayın Başkan tarafından soruluyor ve Komisyondan "Katılamıyoruz." diye bir cevap alınıyor. Arkadaşlar nedir katılamamak? Niye katılamıyorsunuz? Ya katılırsınız ya katılmazsınız.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Nalbantoğlu, lütfen tamamlayın.
RIFAT TURUNTAY NALBANTOĞLU (Devamla) - Çok teşekkür ederim.
Yani katılmak zorunda değilsiniz tabii, "Katılamıyoruz." ne yani?
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Bir de "Takdire bırakıyoruz." var.
RIFAT TURUNTAY NALBANTOĞLU (Devamla) - Ya katılırsın ya katılmazsın, katılmak zorunda asla değilsiniz.
Şimdi, bu mekanizma, Komisyonumuzun ağırlığını, komisyonların bu kanunların yapılması konusundaki ağırlığını maalesef hafifletmekte. Katılamayan bir komisyon... Fakat daha tehlikelisi de katılamama işinin sorumlusu olarak herkesin kafasında bazı çağrışımlar oluşmaktadır, bu da Sayın Cumhurbaşkanımızı maalesef bence zor durumda bırakmaktadır. (CHP sıralarından alkışlar) Ya katılın ya katılmayın kardeşim.
Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)