GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Yap-işlet-devret modeliyle yandaş firmalara olağanüstü kolaylıklar sağlandığına ve Fethiye-Dalaman arasındaki tünel geçişinden Jandarma ekiplerinin ücret ödeyerek geçmek zorunda kalmasına, Samsun'da yaşananların Bakan Murat Kurum'un halkın gerçeklerinden ne kadar kopuk olduğunu ve seçimleri niye kaybettiğini apaçık ortaya çıkardığına; Cumhurbaşkanının, Cumhuriyet Halk Partili belediyeleri nasıl hizmet yapamaz hâle getireceğini açıkça ilan ettiğine, SGK'ye borçları olan şirketleri bu milletin öğrenmesi gerektiğine, 21/b'yle ihale alan bazı şirketlerin hiç vergi ödemediğine ve olimpiyatların, hem dünya barışına hem de ülkeler arası ilişkilerin gelişmesine katkı vermesini dilediğine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:110
Tarih:27.07.2024

MURAT EMİR (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yap-işlet-devret modelleriyle özellikle köprü ve otoyollar yapıldı; yapan firmalara, yandaş firmalara da olağanüstü kolaylıklar sağlandı, geçiş garantileri, araç garantisi, yolcu garantisi sağlandı ama öylesine bu yolları, otobanları, köprüleri devretmişiz ki öylesine vazgeçmişiz ki kamu araçları bile, kamu görevi yapmaya giden araçlar bile geçiş ücreti ödemek zorunda kalıyorlar. Zaten geçeceğinden çok daha fazla garantiler verilmiş nitekim zamanın Ulaştırma Bakanının 4 milyar dolarlık bir ekstradan hak sağladığı şimdi de konsorsiyumun tekrar CEO'su olduğunu biliyoruz yani koltuktan kalkmış, kendi CEO'su olduğu şirkete avantajı sağlamış, geri gelmiş aynı koltuğa oturmuş ama bir şeyi unutmuşlar: Ambulanslara, Jandarmanın araçlarına, kamu araçlarına bir kolaylık sağlamayı dahi akıllarına getirmemişler. Devleti böylesine bir akıl yönetiyor. Nitekim en son gördük, dün görüntülere yansımıştı; Fethiye-Dalaman arasındaki köprüde tünel geçişinde Jandarma ekipleri ücret ödeyerek geçmek zorunda kaldılar. Bu kabul edilemez.

Yine, dün Samsun'da Sayın Bakan Murat Kurum'un halkın gerçeklerinden ne kadar kopuk olduğu ve seçimleri niye kaybettiği apaçık ortaya çıktı. Bir kadın vatandaşımız yaklaşıyor, derdini anlatmaya çalışıyor ama sorunları dinlemek ve sorunları çözmek durumunda olan, o sorunları çözmeye dönük çözüm önerileri getirmek durumunda olan Sayın Bakan, bir yandan bu vatandaşımıza sadaka verir gibi, bir dilenciye sadaka verir gibi eline kart sıkıştırmaya çalışıyorlar, para sıkıştırmaya çalışıyorlar.

Sayın milletvekilleri, buradan sesleniyoruz Sayın Bakana: Bu milletin vakarını asla unutmasınlar ve bu milleti böylesine sadaka alacak duruma düşürenler kendileri, emeklilere sadece 2.500 lira maaş artışı öngörenler, vatandaşa sadaka verir gibi maaş artışı yapanlar vatandaşı düşürdükleri durumu biliyorlar ama kimsenin, kimsenin bu insanların, vatandaşlarımızın onuruyla oynamaya hakkı yoktur. Sayın Murat Kurum'dan bir an evvel özür dilemesini bekliyoruz. Onun oturduğu koltuk, asgari ücrete, emekli maaşına zam yapması gereken, çözüm bulması gereken koltuktur.

Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; özellikle Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin başarılı hizmetlerini gördükçe ve 31 Mart seçimlerindeki zaferi hâlâ sindiremedikçe Sayın Cumhurbaşkanının sinirleri bozulmaya devam ediyor. Geçen hafta geldi ve tehdit edercesine Cumhuriyet Halk Partili belediyeleri nasıl sıkıştıracağını, onların elini kolunu nasıl bağlayacağını ve hizmet yapamaz hâle getireceğini açıkça ilan etti. "Öyle bundan sonra 25 kuruşa simit yok." dedi. Peki, belediyeler ne yapıyorlar? Doğumdan ölüme kadar hizmet ediyorlar. Pandemide Cumhuriyet Halk Partili belediyeler hizmet ettikçe önce vatandaştan toplanan milyonlarca liraya el koydular yeter ki bunlar hizmet yapamasınlar diye. Baktılar, olmuyor; fırınları kapattılar, aşevlerini kapattılar, Cumhuriyet Halk Partili belediyeler vatandaşı doyurmasın diye. O da yetmedi, her bir yasada akıllarına Cumhuriyet Halk Partili belediyeleri sıkıştırmak, bütçe yükü yüklemek geliyor.

Yine anlıyoruz ki Sayın Cumhurbaşkanının belediye borçlarını kaynağından kesmesi yetmeyecek. Bir planın daha içinde olduklarını anlıyoruz. Belediye iştiraklerinin de borçlarını kaynağından kesme yoluna gitmeyi düşünüyorlar. Bunu düşünmesinler, onlar belediyelerin nasıl daha iyi hizmet edebileceğiyle, onunla uğraşsınlar. Çünkü burada asıl cezalandırılan vatandaşlarımız, o hizmeti alması gereken vatandaşlarımızı cezalandırıyorlar ve vatandaşlarımız aslında her şeyi görüyor. Eğer paraya ihtiyaçları varsa... Gerçekten SGK'nin olağanüstü borcu olduğunu biliyoruz, 540 milyar liralık batak borcu var ve bu borçların hangi şirketlere ait olduğunu söylemiyorlar, dört yıldır bunlar açıklanmıyor, önce onu açıklayın. Kimi koruyorsunuz? Kime bu paraları peşkeş çektiniz? Kime gerekli takibatı yapmadınız? Kimden alacaklısınız? Bir defa bu millet öğrensin.

Şimdi, Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin borcu 70 milyar lira, akılları fikirleri onun üzerinden bizim belediyelerimizi sıkıştırmak. Eğer paraya ihtiyaçları varsa gidecekleri yer belli. Sadece kur korumalı mevduat için ödenen para 1, 2 trilyon.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Emir, lütfen tamamlayın.

MURAT EMİR (Ankara) - 1,2 trilyon kur korumalı mevduat faciasıyla zenginlerin, döviz sahiplerinin cebine koyacaksınız, sonra döneceksiniz, belediyeleri iş yapamaz hâle getirmek için onların boğazını sıkacaksınız, bu olmaz. Aynı şekilde, geçen yıl sadece vazgeçilen vergi 600 milyarın üzerinde, onların üstüne gideceksiniz. Bakın, bunların üstüne gitmedikleri gibi dün bir tablo yayınlandı, bildiğimiz ama her gördüğümüzde şaşırdığımız ve hiçbirimizin kabullenemeyeceği bir tablo. Bakın, 21/B'yle ihaleler alıyorlar yani gerçek ihaleler değil bunlar "Gel kardeşim, 10 milyara, 20 milyar liraya yap." diyorlar, bildiğimiz şirketler; Rönesans var, Limak var, Cengiz var, Kolin var, Taşyapı var, hepsi var, bakıyorsunuz, iki yılda, üç yılda sıfır lira vergi ödemişler. İşte, bunların üstüne gideceksiniz, paraya ihtiyacınız varsa, bunların üstüne gideceksiniz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Emir, lütfen tamamlayın.

MURAT EMİR (Ankara) - Emekliye 33 milyarı vermekte zorlanıyorsunuz ama dönüyorsunuz koca koca firmalara 10 milyar, 20 milyar, 22 milyar, 30 milyara yakın son üç yılda ihale vermişsiniz hem de ihalesiz peşkeş çekmişsiniz, sonra onlardan sıfır lira vergi alıyorsunuz, bunu hiçbir vicdanın kabul etmesi mümkün değil Sayın Başkan.

Aynı şekilde, ben de başlayan olimpiyatların hem dünya barışına hem de ülkeler arası ilişkilerin gelişmesine katkı vermesini diliyorum, umuyorum ve umuyorum ki özellikle Ukrayna'da, dünyanın her yerinde ve çok daha önemli bir şekilde Gazze'de yaşanan insanlık dışı katliamın durdurulması için sporun bir barış fırsatı olarak değerlendirilmesi ve bu vesileyle de buradaki katliama tüm dünyanın, tüm insanlığın açık bir biçimde karşı durmasının zamanı gelmiştir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Emir, son kez uzatıyorum, lütfen tamamlayın.

MURAT EMİR (Ankara) - Tüm sporcularımıza da buradan başarı dileklerimizi iletiyoruz.

Sabrınız için teşekkür ederim Sayın Başkan. (CHP sıralarından alkışlar)