| Konu: | Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 107 |
| Tarih: | 24.07.2024 |
YAVUZ AYDIN (Trabzon) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 6'ncı maddesi üzerine İYİ Parti Grubu adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Vergi kanunları, toplumun her kesimini doğrudan etkileyen ve ekonomik adaleti sağlamada kritik rol oynayan düzenlemelerdir fakat AK PARTİ iktidarında bu durum değişkenlik göstermektedir. Vergi kanunu ne toplumunun tamamında uygulanmakta ne de ekonomik adaleti sağlamaktadır. Özellikle AK PARTİ milletvekillerine ait şirketlerde yaşanan vergi dramı milletimizin içini yakmıştır. AK PARTİ Denizli Milletvekili Nilgün Ök'ün eşinin üzerine kayıtlı şirketin beş yıldır vergi vermediği iddiaları AK PARTİ Milletvekilinin bu milletin hakkını nasıl gasbettiğinin bir ispatıdır. AK PARTİ Iğdır Milletvekili Sayın Cantürk Alagöz'ün üzerine kayıtlı Alagöz Holdingin son üç yılda kurumlar vergisi ödemediği iddiaları helal kazanan vatandaşlarımızın yüreğini sızlatmıştır. AK PARTİ milletvekilleri, vatandaşlarımızdan ne kadar kopuk olduklarının, kendilerini düşünmekten başka bir gayelerinin olmadığının kanıtını tek bir kanun teklifiyle, kendi elleriyle göstermektedirler. Bir tarafta sefa sürenler, bir tarafta geçim sıkıntısı çekenler; bir tarafta zenginlik, bir tarafta bezginlik; bir taraf israf ediyor, diğer taraf "El insaf!" diyor. Bu milletin emeğine ve alın terine yazık ediyorsunuz. Avrupalı emekliler yazın tatile giderken bizim emeklilerimiz memleketine bile gidemez hâle gelmiştir.
Sayın milletvekilleri, ülkemiz tam bir vergi cennetidir. Cennet dediysem, vergilerin az olduğu bir yerden bahsetmiyorum; bilakis, vergilerin içerisinde yüzen bir ülkeden bahsediyorum. Her kalemden alınan vergilerle vatandaşı yoluyorsunuz, yandaşlarınızı ihya ediyorsunuz fakat garantili yolma şekliyle vatandaşlarımızın can suyunu kesmeye devam ediyorsunuz. Vatandaş köprüden geçse de ödüyor, geçmese de; havaalanından uçsa da ödüyor, uçmasa da yani, kısacası, ödüyor da ödüyor.
"Tasarruf tedbirleri" diye memurun servisini kaldırdınız ama Hollanda'ya maç izlemeye 3 uçakla, Amerika'ya 5 uçakla gittiniz. Böyle bir düzen olabilir mi?
Emekliyi, pazara çıkamaz, kiloyla meyve, sebze alamaz ve huzur bulamaz hâle getirdiniz; yazıktır, günahtır. Emeklinin sizden çektiği gerçekten nedir?
Vergileri artırıyorsunuz, harçlara zam yapıyorsunuz, bu paraları vatandaşın yararına hangi hizmette kullanıyorsunuz? Emekliliği gelse de çalışmaya devam eden vatandaşlarımızı düşünmüyor musunuz? Plansız ve programsız hareket etmenin faturasını ilk seçimde çok ağır ödeyeceksiniz. Bu ülkenin insanlarına yaptığınız zulmün karşılığını elbet alacaksınız. Kim bilir, belki de bir dahaki seçime kadar "Emekli nasıl yaşayamaz?" deneyi yapmaktasınız. Akıl sır erdiremiyoruz, teşbihte hata olmaz, emekli vatandaşlarımızı düşünmeyenler, en düşük emekli maaşının asgari ücret seviyesine yükseltilmesini amaçlamayanlar dizlerini döverek kaçacak yer arayacaklardır.
Açlık sınırının altında yaşamaya layık gördüğünüz emeklilerden hiç unutamayacağınız bir ders alacağınızı belirtiyor, Genel Kurulu ve tüm emekli vatandaşlarımızı saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)