GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Saadet Partisi Grubu önerisi münsaebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:106
Tarih:23.07.2024

DEM PARTİ GRUBU ADINA ONUR DÜŞÜNMEZ (Hakkâri) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri ve ekranları başında bizleri izleyen değerli halklarımız; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Saadet Grubunun önergesi üzerine söz hakkı almış bulunmaktayım.

Öncelikle bugün vefat eden Eş Genel Başkanımızın annesi İpek Bakırhan'a Allah'tan rahmet, sevenlerine de başsağlığı diliyorum.

Saadet Grubunun vermiş olduğu önergeye biz de Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi olarak destek sunuyoruz, bütün Parlamentodan da destek talep ediyoruz.

Şimdi, bildiğiniz üzere, Türkiye'de et, süt ve damızlık sığır ithalatı had safhada ancak bunun yanında, bir de bunların beslendiği temel gıdası olan samanın da ithal edildiğini üzülerek belirtmek istiyorum. Şimdi, biz burada sürekli enflasyon üzerine bir görüşme yapıyoruz. Enflasyona bakmak istiyorsak öncelikle şunu söyleyelim: Ben Hakkâri'den örnek vereyim, bundan birkaç yıl önce, dört ya da beş yıl önce samanın bir balyası 50 kuruşken bugün o balya 50 TL civarına yükselmiş durumda. Enflasyona bakmak istiyorsak önce buradan da bakabiliriz.

İthal ettiğimiz tek şey et, süt, karkas hayvan veya saman değil, maalesef ki artık çobanları da ithal etmek zorunda kalıyoruz çünkü bilindiği üzere, artık bu meslek çok zor bir meslek hâline geldi. Hakkâri'den örnek vereyim yine: Hakkâri'de biz İran'dan gelen çobanlarla çalıştığımızda bu çobanları çalıştıran ailelere, çiftlik sahiplerine 180 bin, 200 bin gibi çok büyük rakamlarda para cezaları kesiliyor; bu da bu üreticilerin artık bu işten el çekmesine, hayvancılık sektörünün bitmesine yol açan bir durum olarak gözler önüne seriliyor.

Yine, Hakkâri'den örnek vereceğim ama söylediğim bu politikaların hepsi Türkiye'nin tamamında da aslında mevcut. Hakkâri'de ve doğu illerinin tamamında yayla ve mera yasakları var bu güvenlikçi politikalar sebebiyle. İnsanlar yaylalara çıkamıyorlar, meralarda hayvanlarını otlatamıyorlar ve bunu yapamadıkları için de en kısa yol olan, hayvancılığı terk edip şehir merkezlerine, metropollere işçiliğe gelmeye çalışıyorlar ve bu büyük bir probleme yol açıyor. Bizim orada hayvancılık gelişkinken ne kadar süt verimliliği olduğunun, ne kadar et verimliliği olduğunun -ben de öyle bir aileden gelme olduğum için- bire bir çok yakinen şahidiyim ama şu an şunu söyleyebilirim: Kendi yaşadığım bölgede, özellikle Yüksekova'da hayvancılık, iktidarın tamamen bu güvenlikçi politikaları nedeniyle, bu yayla, mera yasakları nedeniyle, bu yayla ve meraların bakımsız kalması, yol olmaması ve çeşitli bu gibi sorunlar olması nedeniyle tamamen terk edilmek zorunda kalınmıştır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Düşünmez, lütfen tamamlayın.

ONUR DÜŞÜNMEZ (Devamla) - Biz hayvancılığın ithalatla çözülemeyeceğini biliyoruz, ithalattan bir an önce vazgeçilmesi gerekmektedir. Hayvancılığın teşviklerle daha iyi seviyelere taşınması gerekmektedir.

Biliyorsunuz, bu yayla ve meralardan bahsettik, yayla ve mera dediğimiz alanlar yerleşim yerlerine uzak olan alanlar ve bunlara yeterli yol, su olanakları sağlanmamakta, taşıtlar oraya zamanında varamamakta ve bildiğiniz üzere süt çabuk bozulabilen bir madde olduğu için oradan yerleşim yerine uygun araçlarla getirilmediği zaman bozulmaya elverişli ve bu yönüyle bir sürü bu şekilde heba olan süt üreticisinin sütü var. Bunları bizim ancak bir şekilde giderebilme şansımız var; biz oradaki sorunları tamamen çözeceğiz, hayvancılığı teşvik edeceğiz, berivanlarımıza gerekli prim ve teşvikleri vereceğiz, hayvan sahiplerine meraları yasaklamayacağız, hayvan sahiplerini destekleyeceğiz.

Bütün Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)