GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:104
Tarih:17.07.2024

BURAK AKBURAK (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 7'nci maddesi üzerine İYİ Parti adına söz almış bulunuyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, bu maddeyle BOTAŞ tarafından yapılacak doğal gaz alımlarına yönelik satın alma yöntemleri dâhil alım sürecinin yürütülmesi ve sonuçlandırılmasına ilişkin usul ve esasların Cumhurbaşkanı tarafından belirleneceğinin düzenleneceği ifade edilmektedir. Düzenlemenin piyasa koşulları, gizlilik, ihtiyaçların uygun şartlarda zamanında karşılanması ve kaynakların verimli kullanılması ilkeleri doğrultusunda yapılacağı belirtiliyor ancak burada ciddi şekilde bazı riskler ortaya çıkabilecektir. Kamu kaynaklarının verimsiz kullanılması, ihale süreçlerinde usulsüzlüklerin yapılabileceği, ihalelere dair şeffaflığın ortadan kalkabileceği ve kamu kaynaklarının siyasi ranta kurban edilebileceği gibi sorunların yaşanması muhtemeldir. Doğal gaz alımları ülkemizin enerji politikası ve ekonomik güvenliği açısından büyük öneme sahiptir. BOTAŞ'ın yapacağı doğal gaz alımlarında ihale süreçlerinin hangi kurallar çerçevesinde yürütüleceği ve bu süreçlerin nasıl denetleneceği belirlenmelidir. Anayasa Mahkemesinin iptal kararına rağmen BOTAŞ'ın hangi usul ve esaslar çerçevesinde ihale yapacağının, mal ve hizmet alımlarında hangi kanuni hükümlere bağlı olacağına dair belirsizlik ortadan kaldırılmamıştır.

Değerli milletvekilleri, özellikle satın alma yöntemleri ve alım sürecine ilişkin usul ve esasların Cumhurbaşkanı tarafından belirlenmesi, yürütme organının yetkilerini artırırken yasama ve denetim mekanizmalarını zayıflatmaktadır. Sürekli olarak düzenleme ve kanun yapma yetkisini Cumhurbaşkanına devreden bu kanun yapma usulü millet iradesi başta olmak üzere, TBMM'yi yok hükmünde saymaktadır. Bu durum, hukuk devletinin temel ilkelerinden biri olan kuvvetler ayrılığı ilkesine de zarar vermektedir.

Değerli milletvekilleri, satın alma süreçlerinin şeffaf ve hesap verilebilir olması gerekmektedir ancak bu maddenin getirdiği düzenleme süreçlerin şeffaflığını azaltmaktadır. Bu da kamu kaynaklarının etkin ve verimli kullanılmasını tehlikeye sokmakta, kamu yararına aykırı sonuçlar doğurabilecek bir durum yaratmaktadır. Biz, bu maddenin kamu ihale süreçlerinde saydamlık, hesap verilebilirlik, fırsat eşitliği ve öngörülebilirlik ilkelerini zedeleyeceğini düşünmekteyiz. Kamu ihale süreçlerinin keyfîliğe ve suistimale açık hâle getirilmesi kabul edilemez. İYİ Parti olarak, 7'nci maddenin bu şekliyle doğru olmadığını ve Anayasa Mahkemesinin kararlarına uygun bir düzenleme yapılması gerektiğini ifade ediyor, kanun teklifinin bu maddesine karşı oy kullanacağımızı belirtiyorum.

Değerli milletvekilleri, Türk futbolu karanlık bir dönemden geçiyor. Hâlen TFF Başkanı olarak göreve devam eden basiretsiz ve başarısız Başkanın karşısına aday dahi çıkarılmadan görevine devam etmesi isteniyor. Bugüne kadar ülkemizi ve futbol camiasını utandıran olaylar karşısında yüzü dahi kızarmıyor. Kamuoyunun ve bizlerin beklentisi istifa etmesi ya da görevden alınması yönündeydi fakat bu gerçekleşmedi. Kendisinden beklediğimiz bu onurlu davranışın olmayışı Türk futboluna ve ülkemize maalesef bedeller ödetmesine sebep olmuştur. Türkiye, bu kötü yönetim neticesinde uluslararası camiada saygınlığını kaybetmiş ve yapılan tüm haksızlıklara karşı mağdur edilmiştir. Mevcut Başkanın böyle bir kaygısı olmadığı gibi yapılanlar karşısında sessizliğini koruyarak koltuk planları yapmaya devam etmiştir. Gelinen bu noktada, Türk futboluna karanlık bir dönem yaşatan tarafsızlığı şüpheli bu isim aday asla olmamalıdır. Türk futbolu mazisine ve Türk milletine yakışır şekilde yönetilmelidir. Fenerbahçe kongre üyesi olması nedeniyle önüne engeller çıkartılan Servet Yardımcı'ya iktidarı etkisi altına alan güçlü bir lobi baskısı ve onların kumpaslarıyla adaylıktan el çektirilmiştir. Aday sayısı azaltılarak verilecek oylar demokrasiden uzak bir biçimde iki isim üzerinde yoğunlaştırılmıştır. Bu süreç, demokratik bir seçim olmaktan uzak, âdeta bir dayatma hâline getirilmiştir. Kimse spor kulüplerinin ve delegelerin iradesine ipotek koyamaz ve koymamalıdır. Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı adaylığı lobi baskısıyla dayatılan ve desteklenen karanlık dönemin başkanı Büyükekşi'ye en gür sesi çıkartan Fenerbahçe camiasına ve Başkan Ali Koç'a bir kez daha buradan teşekkürlerimi iletiyorum. Türk futbolunun üzerinde gezen kara bulutların bir an önce dağılmasını temenni ediyorum.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)