| Konu: | Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 104 |
| Tarih: | 17.07.2024 |
MUSTAFA ERDEM (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; adı "tasarruf" ama kendi torba olan kanun teklifi metninin 5'inci maddesi üzerinde söz aldım, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Maddeyle, BOTAŞ görevlendirmeleri nedeniyle bütçeden olan alacakları ile yaptığı ithalattan kaynaklanan KDV ve gümrük vergisi, idari para cezası, gecikme zamları gibi borçların birbirinden mahsup edilmesi öngörülüyor. Madde gerekçesinde özetle "Maliyetlerdeki söz konusu artışların tamamı devlet politikası olarak vatandaşa yansıtılmamış, bir kısmı devlet tarafından üstlenilmiş ancak vatandaşa yansıtılmamak adına devlet tarafından üstlenilen bu maliyetler BOTAŞ'ın nakit yönetimini zorlaştırmış." denilmekte. Değerli arkadaşlar, yani BOTAŞ, ithalattan ve diğer işlemlerden kaynaklanan vergi borcunu Maliyeye ödeyememekte çünkü Cumhurbaşkanlığı görevlendirmesi gereği doğal gazı maliyetinin altında bir fiyattan satmakta ancak görevlendirmeden kaynaklı zararını hazineden tahsil edememekte.
Şimdi, AKP'li arkadaşlarım hemen hatırlayacaktır, bir cümleyi onlarla paylaşmak istiyorum, aslında reklamı paylaşmak istiyorum: "Müjdeler olsun, evlerde mutfak ve sıcak su tüketimindeki doğal gaz bir yıl ücretsiz. Önümüzdeki bir ay boyunca ısınma dâhil evlerdeki tüm doğal gaz tüketimi ücretsiz. Evlere bedava doğal gaz armağan olsun!" Hatırladınız değil mi, değerli arkadaşlar? Bu en son Mayıs 2023'te seçim öncesi vatandaşa verdiğiniz müjde. Neden? Çünkü AKP iktidarı her seçim öncesi ne hikmetse ya Karadeniz'de ya Sakarya'da ya da Akdeniz'de bir doğal gaz buluyor. Hani, yandaşlarınızın söylediği bir cümle vardı seçim öncesi: "Açın kombileri, açın pencereleri, açın, doğal gaz bulduk, kışın da olsa açın pencereleri, artık doğal gaz bedava." diyorlardı. Gerçi, şöyle geriye dönüp bir baktığımızda görüyoruz ki AKP'li arkadaşlar 2004'ten bu yana her seçim öncesi 30'un üzerinde doğal gaz ve petrol bulmuş; şaşırmamamız lazım. Peki, bu doğal gaz bedava mıydı? Hayır. "Doğal gaza zam yapmıyoruz." diyerek her zaman yaptığınız gibi sadece vatandaşı kandırıyorsunuz. Seçim kazanmak için faturalara yansıtmadığınız bedeli dönüyorsunuz emeklinin, işçinin, memurun, asgari ücretlinin üç kuruş maaşından topladığınız vergilerle ödettiriyorsunuz, KİT'lere yapılan görev zararlarını maalesef vergilerimizle ödüyoruz. Ben buradan hatırlatmak istiyorum: Bu algı yönetiminiz artık maalesef işe yaramıyor, vatandaş sizin gerçek yüzünüzü gördü ve yerel seçimlerde de notunuzu verdi. Biz Komisyonda da söyledik, bu durum sürdürülebilir bir durum değildir; bu durum bir kamu maliyesi krizidir ve bu şekilde geçici yöntemlerle çözülemez. Daha önce aynı yöntem 2021 ve 2022 yıllarında uygulanmış, şimdi 3'üncüsünü tekrarlıyorsunuz.
Komisyona sunulan etki analizinde yer alan bilgilere göre, 2021 ve 2022 yıllarında aynı düzenleme yürürlüğe konulmuş olup düzenlemeler kapsamında kuruluşun toplam 155,9 milyar TL feîileriyle birlikte vergi borcu terkin edilerek görevlendirme bedeli alacaklarından mahsup edilmiştir. Ayrıca, bütçe gider verilerine göre, 2021 yılı için 19 milyar TL, 2022 yılı için 5 milyar TL bakiye BOTAŞ'a görevlendirme ödemesi yapılmıştır. 2023 ve 2024 döneminde BOTAŞ'ın ne kadar kamu borcu olduğu ve ne kadar görev zararı olduğu henüz açıklanmamış. Komisyondaki açıklamalar kapsamında BOTAŞ'ın 232 milyar TL'lik görevlendirme alacağı söz konusu olduğu ama herhangi bir borcunun olmadığı ifade edilmiş. Bu zararlar yalnızca görev zararı değildir değerli arkadaşlar, burada becerisizlik de söz konusudur. Dünyada doğal gaz fiyatlarındaki dönüm noktası 2021 yılının Eylül ayında olmuştur. Pandemi sonrasında ve Şubat 2022'de Ukrayna ile Rusya arasındaki gerilimin askerî çatışmaya dönmesiyle birlikte doğal gaz fiyatlarında 10 katı aşan yükselme olmuştur. Spot piyasadaki fiyat artışının BOTAŞ'ın tedarik maliyetlerinin aşırı derecede etkilenmesini önlemenin tek yolu uzun vadeli doğal gaz kontratlarının zamanında yenilenmiş olmasıydı. Ancak sorunun kaynağı buradan kaynaklıdır ki BOTAŞ'ın sağanak yağışa şemsiyesiz yakalanması sonucu bu fiyat artışları kaynağını artırmıştır. Vatandaşın onca sorunu varken Anayasa'ya aykırı, palyatif çözümler sunan böyle düzenlemelerle uğraşıyoruz. Burada bir kez daha söylüyorum: Henüz vakit varken asgari ücreti en az 25 bin TL yapın, en düşük emekli maaşını asgari ücret düzeyine çıkarın, insanların umutlarını söndürmeyin diyorum.
Zamanım tükendi ama AKP iktidarı da bilsin ki sizin de zamanınız tükendi diyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)