Konu: | Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 101 |
Tarih: | 10.07.2024 |
ÖMER KARAKAŞ (Aydın) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi'nin 2'nci maddesi üzerine söz almış bulunuyorum.
Şimdi burada Millî Eğitim Bakanlığının bir kanununu görüşüyoruz fakat dün gece 03.00'e kadar çalıştık, bugün kaça kadar çalışacağımız meçhul. Bakan yok ve Komisyona gelmiyor, Genel Kurula gelmiyor; bizler burada maraba milletvekilleri olarak beyefendinin kanununu çıkarmaya çalışıyoruz.
Şimdi, tabii, hâl böyle olunca iktidar partisi milletvekilleri "Bakan tenezzül edip gelmiyor, biz de bu koltuklarda oturmayalım, dışarıda muhabbet edelim." diyorlar. Sonra ne oluyor? Sonra muhalefet sürekli yoklama istiyor; koştur koştur çıkıyorlar, koştur koştur geliyorlar. Bu böyle olur mu peki? Tam bir komedi oyunu.
Şimdi, AK PARTİ iktidarı her seçim döneminde belli başlı vaatlerde bulunuyor; 100 bin öğretmen ataması, 3600 ek gösterge, asgari ücrete zam, emekli maaşlarına zam, enflasyonun düşürülmesi vesaire vesaire... Maalesef, AK PARTİ iktidarının en iyi yaptığı şey umut tacirliği.
Ülkemizde yılda en az 40 bin gencimiz eğitim fakültelerinden mezun oluyor ve ne yazık ki 1 milyondan fazla atama bekleyen öğretmenimiz var. Bu yıl 68 bin öğretmen açığı varken 20 bin öğretmen ataması yaptınız ve AK PARTİ Hükûmeti bizleri şaşırtmayarak binlerce öğretmenin hayallerini yine çalmış durumda.
Bu kanun meslek kanunu değil, bu kanun öğretmenlere mobbing kanunudur. Bu teklifte, Millî Eğitim Bakanı ve yardımcılarınca özel öğretim kurumlarındaki öğretmenlere verilecek asgari ücret seviyesi hakkında düzenleme yapılacağı dile getirilmiş ancak böyle bir düzenleme bulunmamaktadır. Ayrıca, eğitimciler için şiddet yasasından bahsedilmemiştir. Örneğin, Çorum'da bir sığınmacı aile okul müdürünü darbediyor, başka bir öğrenci okul müdür yardımcısını vurarak öldürüyor.
Şimdi, değerli milletvekilleri, ücretli öğretmenlerin asgari ücretin yarısı kadar maaş almasından ve onlar için yapılması gereken iyileştirmeden de bahsedilmemiş, öğretmenler için taban maaş uygulamasından hiç bahsedilmemiş. Özel okullarda öğretmenlerin asgari ücret veya daha düşük bir ücretle çalışmasını engellemek için hiçbir düzenleme bulunmamaktadır. Bu teklifte, can güvenliği dahi kalmamış öğretmenlerimizin haklarında ufacık bir iyileştirme bulunmamaktadır. AK PARTİ Hükûmetinde maalesef ki öğretmenlerimiz arasında başöğretmen ve uzman öğretmen ayrımı yapılmaya başlanmıştır.
Değerli arkadaşlar, öğretmenlerimizin hepsi kadrolu olmalıdır. Sözleşmeli ve ücretli öğretmen uygulamaları kaldırılarak çalışma barışı sağlanmalıdır. Öğretmen atamalarında aile bütünlüğü göz önünde bulundurulmalıdır. Kalkınmada öncelikli bölgelerde görev yapan öğretmenlerimiz ek ödeme gibi imkânlarla desteklenmelidir.
Bir ülkenin Millî Eğitim Bakanı nasıl olur da cemaat ve tarikatlarla protokol yapar, buna itiraz edildiğinde de "Yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz." der? Bu da yetmezmiş gibi öğretmen ataması yapmak yerine, "ÇEDES Projesi" adı altında okullarımıza imam, vaiz atamaları yapılıyor.
Ülkemizdeki en önemli problemlerin başında eğitimde yaşanan sorunlar gelmektedir. Sizler eğitim kalitesini yükseltmek yerine her geçen gün yozlaştırmaya devam ediyor, "proje okulu" adı altında okulların içini boşaltıyorsunuz.
Bakınız, bu kanunla beraber, eğitim fakültelerinden mezun olan öğretmenlerimizi KPSS puanıyla Millî Eğitim Akademisine kabul ederek beş yüz elli saat eğitim aldıracaksınız.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ÖMER KARAKAŞ (Devamla) - Tamamlıyorum Sayın Başkanım.
BAŞKAN - Buyurun.
ÖMER KARAKAŞ (Devamla) - Akademide başarılı olanlar sözleşmeli olarak atanacak ve üç yıldan sonra kadroya geçecek. Böyle bir şey olabilir mi arkadaşlar? Burada hangi eğitimler verilecek? Eğer üniversitelerdeki eğitimler yetersiz ise bu alanları geliştirmemiz gerekmez mi? Sizler bu ülkede yaşayan her meslek grubu gibi öğretmenlerimizi de açlık ve yoksulluk sınırı altına mahkûm ediyorsunuz. Bizler gelecek nesilleri yetiştirecek öğretmenlerimize destek olmazsak, yaşam kalitelerini yükseltmezsek, niteliklerini desteklemezsek çocuklarımızı nasıl bir gelecek bekleyecek; bunları sizlerin vicdanlarına bırakıyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)