GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ülkeyi sevince boğan Millî Takım'a, TÜİK'in açıkladığı enflasyon oranlarına, emeklilerin, asgari ücretli çalışanların yaşam koşullarının iyileştirilmesinin büyük önem arz ettiğine, Komisyonda görüşülen Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi'ne ve bütün siyasi partilerin, bütün paydaşların görüşlerinin alınarak bu tür önemli konularda kararların alınmasını iktidardan beklediklerine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:98
Tarih:03.07.2024

İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Yüzümüzü güldüren millîlerimizle, kahramanlarımızla başlamak istiyorum. Dün Meclisi kapatırken bir söz söylediniz "Vurdukları gol olsun." dediniz; maşallah, ilk vurdukları gol oldu Başkanım. Evet, ben burada bizi büyük bir sevince boğan Millî Takım'ımızı, kahramanlarımızı buradan kutluyorum, tebrik ediyorum. İnşallah, yolun sonu final olsun, yolun sonu şampiyonluk olsun diyorum. Bu sevince bizim millet olarak ihtiyacımız var, kucaklaşma adına, bu sevinci 85 milyon adına yaşamaya ihtiyacımız vardı. Bu anlamda onlara tekrar tekrar teşekkür ediyoruz.

İkincisi, enflasyon oranları açıklandı. TÜİK'in oranları ile Enflasyon Araştırma Grubunun oranları birbirinden yine farklı. TÜİK yüzde 65 gibi bir yıllık enflasyon oranı açıkladı ama biz sahada bunu çok net bir şekilde yaşıyoruz ki gerçek enflasyon Türkiye'de maalesef yüzde 100'ün üzerinde. Nitekim, Enflasyon Araştırma Grubu da enflasyonu yüzde 113 olarak açıkladı. Bu, esasında bizim sahada hissettiğimiz enflasyon oranı.

Tam da bu enflasyon, hayat pahalılığı altında ezilen emeklilerimizin, asgari ücretli çalışanlarımızın yaşam koşullarının iyileştirilmesi büyük bir önem arz etmekte. Asgari ücret konusu tartışma konusu oldu, Sayın Bakan bu ücretin çok olduğu gibi talihsiz bir açıklama yaptı; hangi düşünceyle yaptı, onu tam anlayamadık ancak şöyle bir şey var: Bu şartlarda 17 bin lira, düzeltiyorum, 17.002 lira asgari ücret çok düşük bir ücrettir, biz bunu bütçede de söylemiştik. TÜRK-İŞ'in kasım ayı için açıkladığı açlık sınırı 14.025 lira arkadaşlar, kasım ayı. 2023 Aralık ve 2024'deki enflasyonu topladığımızda yaklaşık yüzde 40'lık bir bant yapıyor. Bu 14 binin üzerine yüzde 40'ı eklediğinizde 19.600 lira yani yıl sonuna geldiğinde o 14 bin lira açlık sınırı 19.600 liraya çıkacak. Bizim asgari ücretimiz ne kadar? 17 bin lira. Bunun anlamı ne? Siz asgari ücretli vatandaşımıza 2.600 lira borçlanıyorsunuz arkadaşlar. Bu koşullarda insanların geçinmesi gerçekten zor, bu hayat pahalılığı içerisinde büyük şehirlerde yaşayan vatandaşlarımızın kira gibi önemli zorluklarla yaşaması gerçekten çok zor. Bu anlamda bu iyileştirmelerin iktidar tarafından tekrardan gözden geçirilmesi gerektiğinin altını bir kere daha çizmek istiyoruz.

Öğretmenlik Meslek Kanunu Meclise sunuldu, Komisyonda görüşülüyor. Bu anlamda, iktidar partisine bir sitemimizi tekrardan buradan ifade etmek istiyoruz: Biz burada sürekli olarak yapıcı bir siyaset yolu çizmeye çalışıyoruz, eleştiriyoruz ama eleştirirken bazen öneri sunuyoruz. Eleştirilerimiz her zaman yapıcı eleştiriler, bu Meclisin saygınlığına ve ülkenin hayrına olan eleştirilerdir. Dolayısıyla, iktidara hep şunu söylüyoruz, bunu da bir sistem olarak yine söylüyoruz: Önemli konularda bir karar alınırken, bir adım atılırken ne olur siyasi partilerle birlikte alınsa karar... Öğretmenlik gibi önemli bir meslekle ilgili bir meslek kanunu çıkarılıyor yani konunun paydaşlarından görüş alınmamış; öğretmenlerden, sendikalardan, siyasi parti gruplarından. Ya, bunu neden yapar bir iktidar, gerçekten anlamakta zorlanıyorum. Benim 3 ağabeyim öğretmen, 4 yengem öğretmen, 4 yeğenim öğretmen, onlarca kuzenim öğretmen, hukukçuyum ama öğretmen okulu mezunuyum yani öğretmenlik mesleğiyle iç içe olan birisiyim. Ama öğretmenlik mesleğinin saygınlığının gerçekten bu kadar azaldığı bir dönemi de görmedik. Bunu üzülerek, içim de yanarak söylüyorum. Öğretmenlik mesleğini yeniden saygın hâle getirmek zorundayız ama bu kurumları, bu mevzuatları değiştirirken önce tartışmalıyız, olgunlaştırmalıyız. Yani "ben yaptım oldu" anlayışıyla olmaz bu işler. Mülakat konusunda da aynı şeyi yaşadık. Buradan yapıcı sunumlar yaptık ama hiçbiri dikkate alınmadı. Şimdi meslek kanunu çıkıyor. Fakültelerde dört yıl, beş yıl okuyacak öğrenci, bitirecek, öğretmenlik için yetkin olacak, sonra bir de akademiyi bitirecek arkadaşlar. O zaman o fakülte ne işe yarayacak? Burada olması gereken şey, fakültelerin eğitimlerinin iyileştirilmesidir ve objektif kriterlere dayalı bir KPSS sınavı yapılmasıdır arkadaşlar.

Bu anlamda, bizim bu tür önemli konularda adım atılırken, karar alınırken iktidardan beklentimiz, bütün siyasi partilerin görüşlerinin alınarak, bütün paydaşların görüşlerinin alınarak bu kararların alınmasıdır. Bu yöntem ülkenin hayrınadır, hepimizin hayrınadır diyorum.

Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.

Başkanım, teşekkür ediyorum.