Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 95 |
Tarih: | 25.06.2024 |
CHP GRUBU ADINA MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Evet, Diyarbakır ve Mardin'de meydana gelen yangın felaketinde yaşamını yitiren 15 yurttaşımıza rahmet diliyorum, yaralılara şifa diliyorum. Gerçekten de çok üzgünüm. Yaralıları ziyaret ettim, feci şekildelerdi ve feci bir şekilde öldüler yurttaşlarımız.
20'nci yüzyıldayız, uzaya uydu göndermekle övünüyorsunuz ama daha henüz köylere elektrik götüremiyorsunuz maalesef yani böyle bir rezalet olmaz. Elektrik hizmeti bir kamu hizmetidir, vazgeçilmez bir kamu hizmetidir ama bu kamu hizmetinin yerine getirilmesini maalesef özelleştirdiniz ve kendinize yakın şirketlere verdiniz, o şirketler üzerinde bir siyasi koruma sağladınız, denetim yapmadınız ve insanların yaşamıyla ağır bir biçimde oynadınız. Yani bunun siyasi sorumluluğu aynı zamanda Adalet ve Kalkınma Partisindedir. Elektrik hizmetleri, dağıtımı özelleştirilemezdi ama maalesef yaptınız.
Değerli arkadaşlar, bu olayla ilgili olarak Diyarbakır'da da ifade ettim, burada da kayıtlara geçmesi açısından ifade ediyorum: Bir, bu olayın nedeni etkin, şeffaf bir soruşturmayla, açık bir soruşturmayla derhâl sonuçlandırılmalıdır. Olayın sorumlusunun, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının ön raporunda DEDAŞ'ın olduğu ve elektrik hatlarından meydana geldiği saptanmıştır. Dolayısıyla bununla ilgili olarak etkin bir soruşturma derhâl tamamlanmalıdır. İkinci olarak, müdahalenin geç yapıldığı konusunda ciddi tepkiler vardır, ciddi itirazlar vardır. Bu kamu hizmetinin yerine getirilmesi noktasında bir aksaklık varsa bunun saptanması lazım. Zira, yurttaşlarımızda çok açık bir biçimde, yangının meydana geldiği coğrafyanın Diyarbakır ve Mardin olması nedeniyle ve yaşamlarını yitirenlerin de Kürt olması nedeniyle bu müdahalenin geç yapıldığı görüşü vardır. Eğer bu böyle değilse, bunun böyle olmadığını yine açık, şeffaf bir biçimde kamuoyuyla paylaşın. Ben sizleri burada uyarıyorum. Bakın, Türkiye belki fiilen bölünmedi ama bu yangın bir kez daha gösterdi ki duyguda bölünmüş, acıda ortaklık yok. Açın, sosyal medya hesaplarına bakın; hangi cumhuriyet başsavcısı derhâl bir soruşturma başlattı, hangisi başlattı değerli arkadaşlar? Açık hesaplarla "Cayır cayır yanın, cayır cayır." dendi "Kebap olun, yiyeceğiz." dediler; bir tek soruşturma yapılmadı, bir tek; bir insan gözaltına alınmadı, o yüzden söylüyorum. Bakın, duyguda bölünmüşlük çok önemlidir, duyguda bölünmüşlük. Eğer böyle bir olayda, 15 kişinin öldüğü olayda acıda ortaklık, taziyede ortaklık yaratamıyorsak bütün Türkiye coğrafyasında bakın, bunun sonuçları kötüdür, hep söylüyorum, kötüdür.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.
MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Evet, üçüncü olarak bakın, bu duyguda bölünmüşlüğü gidermek yine bu Parlamentonun görevidir. Ne olur bir komisyon kursak, buradan her siyasi partiden 15 milletvekili gitsek, acılarına ortak olsak "Bir sorumlu varsa ortaya çıkaracağız." desek ne olur, dünyanın sonu mudur, işimiz gücümüz bu değil mi? Bununla bakın, duyguda ortaklık yaratırız, derler ki oradaki yurttaşlarımız: "Evet, biz Kürt olduğumuz için değil ama geldiler işte, her partiden milletvekili geldi."
Değerli arkadaşlar, üçüncü olarak da şu telafi mekanizmasıyla derhâl, yargısal süreçler beklenmeden zararın giderilmesi lazım. Ortaya çıkan zararlar var, o zararlar derhâl telafi mekanizmalarıyla, devletin imkânlarıyla etkin bir biçimde, dürüst bir biçimde saptanmalı ve giderim yolları yargısal süreçler beklenmeden derhâl yerine getirilmelidir. Bunun için fonlar var, Afet Yasası'yla ilgili, afet bölgesi ilan edilmesiyle ilgili teklifler var, bunların gözden geçirilmesi gerekir diyorum ve hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP ve DEM PARTİ sıralarından alkışlar)