| Konu: | Saadet Partisi Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 95 |
| Tarih: | 25.06.2024 |
SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA ŞERAFETTİN KILIÇ (Antalya) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, grubumuzun, tarım ve orman alanlarında meydana gelen yangınların nedenlerinin araştırılması, bu yangınlara karşı alınabilecek önlemlerin belirlenmesi ve yangın sonrası rehabilitasyon çalışmalarının etkin bir şekilde yürütülmesi önerisi üzerine söz aldım. Genel Kurulu ve bizleri takip eden aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Geçtiğimiz gün Diyarbakır'ın Çınar ilçesinde başlayan ve rüzgârın şiddetiyle Mardin'in Mazıdağı ilçesine kadar geniş bir alana yayılan yangın sonucunda Mazıdağı'nda 10, Çınar'da ise 5 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 78 kişi ise yaralanmıştır. Vefat eden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılara ise acil şifalar diliyorum.
Çok geniş bir alanda can ve mal kayıplarına sebep olan bu yangının sebeplerinin araştırılması, ihmali ve kastı bulunanların cezalandırılması adına gerekli soruşturmalar ivedilikle yapılmalıdır. Bu yangınların anız yakımı sebebiyle çıktığını söyleyip meseleyi geçiştiremeyiz çünkü zaman anız yakımı zamanı değil hasat zamanıdır. Bölgedeki birçok tarla henüz biçilmiş bile değil. Çıkan yangının söndürülme aşamasındaki yetersizlikler sonucunda hasar artmıştır. Bu yangında insanlar, hayvanlar ve ekinler yanmıştır. Yangına sebep olan bütün ihtimaller titizlikle soruşturulmalıdır. Yetkili merciler, yangın esnasında müdahalelerde yetersiz kalmış olsalar bile zararların telafi edilmesi sürecinde üzerine düşeni yapmalıdırlar. Felakete maruz kalan bölgede en azından Tarım Bakanının bölgeye gidip zararı yerinde görmesi faydalı olurdu ancak bu bile yapılmadı. Çanakkale için zaman ayırabilen Sayın Bakanın niçin Diyarbakır'a zaman ayıramadığını bölge halkımız adına sormak istiyorum.
Diğer yandan, bölgedeki elektrik dağıtım şirketi olan DEDAŞ'ın ihmaliyle ilgili iddialar açıklığa kavuşturulmalıdır. Şirketin trafo ve direklerin bakımını ihmal ettiğine dair iddialar açıklığa kavuşturulmalıdır. En ufak bir gecikmede vatandaşın elektriğini kesen şirket en ufak ihmalde dahi bulunduysa bu mutlaka açığa çıkarılmalıdır.
Değerli milletvekilleri, ormanlar, millî servetimiz ve birçok zenginliği bünyesinde barındıran doğal yaşam alanlarıdır. Ormanları korumak her birimizin asli görevlerinden biridir. Devlet, ormanları korumak için gerekli tedbirleri alır. Anayasa'nın 169'uncu maddesi devlete hâlihazırda mevcut bulunan orman alanlarını koruma görevi yüklediği gibi, orman alanlarının genişletilmesi için gerekli kanunları koymak ve tedbirleri almak da devletin görevleri arasında sayılmaktadır. Orman varlığımız, üzülerek ifade ediyorum ki hızla azalmaktadır. Türkiye'de 2022'de ormansızlaşma 2021 yılına göre 4 kat artmış, Belçika ülkesi büyüklüğündeki ormanlık alan sadece bir yılda yok edilmiştir. Bu alanların yerine maden ocakları, oteller ve betonarme binalar inşa edilmiştir. Ormanlarımız korunmuyor, ormanları yok eden afet ve imar uygulamalarına karşı gerekli önlemler alınmıyor.
Şimdi, grafiklere baktığınızda orman varlığımızın azalmadığını görürsünüz ancak burada bir yanılgı vardır, yeni yeni ağaçlandırılmış bölgeler ormanlık alanların içerisinde gösterilmektedir. Hâlbuki bir fidanın ağaca dönüşebilmesi için uzun yıllara ihtiyaç vardır. Ağaçlandırılmış bölgelerin az bir kısmı ancak uzun yıllar sonra ormana dönüşebilirken çoğu ise ormana dönüşemeden kuruyup yok olmaktadır. Bu alanları grafiklere yazarak, bazı oynamaları yaparak hakikatleri değiştiremezsiniz. Ormanlarımız yok ediliyor, bu gerçeği hepimiz görmeli ve gerekli önlemleri almalıyız. Keza Orman Genel Müdürlüğünün resmî internet sitesinde yazdığı gibi orman sadece ağaç değil sağlıktır, huzurdur, mutluluktur; doğrudur fakat bunlar sadece slogan olarak kalmamalıdır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.
ŞERAFETTİN KILIÇ (Devamla) - Değerli milletvekilleri, bakınız, soru önergeleri, kanun teklifleri verdik. Herhangi bir sebepten zarar görmüş ormanlık alanların ormanlık alan statüsü korunmalı, bu alanlar üzerinde imar ve benzeri herhangi bir girişime kesinlikle izin verilmemelidir. Orman yangınlarının önlenmesi için ilave güvenlik önlemleri, yangın söndürme envanterinin artırılması ve niteliğinin güçlendirilmesi son derece hayatidir. Özellikle, yangın riski yüksek olan Akdeniz ve Ege Bölgelerimizde bu önlemler mutlaka artırılmalıdır. Gelin, bu teklifleri de, bizim verdiğimiz bu kanun teklifini de sizler destekleyin.
Bu doğrultuda grup önerimize desteklerinizi bekliyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi ve CHP sıralarından alkışlar)