| Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 94 |
| Tarih: | 12.06.2024 |
DEM PARTİ GRUBU ADINA CELAL FIRAT (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, ekranları başında bizi izleyen halklarımız; hepinizi sevgiyle muhabbetle selamlıyorum.
Yarın Hakkâri'de yapılacak demokrasi mitingi için, kayyum politikalarını reddetmek için oraya doğru Türkiye'nin dört bir yanından giden bütün halklarımızı sevgiyle selamlıyoruz.
Sayın milletvekilleri, söz konusu tesisin İmar Kanunu'na aykırı olarak dere yatağına yapıldığı, ruhsatsız olduğu, turizm işletme izni olmadığı yönünde ciddi iddialar bulunmaktadır. Jeoloji bilirkişi raporunda tesisin birinci sınıf tarım arazisi ve sonra da değiştirilen eski bir dere yatağı üzerinde kurulduğu belirtilmektedir. Sondan söyleyeceğimizi şimdiden söylemeliyiz ki 6 vatandaşımızın hayatını kaybettiği bu olay bir afet değil bir cinayettir. İmar Kanunu'na aykırı şekilde dere yatağına bungalov evler yapılmasına izin veren veya göz yuman bütün yetkililer, bütün idareciler bu cinayetlerden birinci derecede sorumludur, Sisli Vadi İğneada işletmesiyle birlikte hukuk önünde hesap vermelidirler. Bir şehrin dereleri o kentin doğal ve kültürel mirasıdır. Şehirleşmede doğaya öncelik vermeyen arazi kullanım kararları, uygulamaları derelerin doğal yapısını değiştirerek sonuçta insan hayatına mal olan tehditler içermektedir. Aslında fiziki çevreyi kontrolde tutan en önemli faktör de dere sistemleri ve havzalarıdır. Bu bağlamda -bu tür vakalarla karşılaşmak kaçınılmaz olacaktır- dere yataklarının ucuz arsa olarak düşünülmesi; imarsız, izinsiz, yerleşime ve turizme açılması; kontrolsüz, denetimsiz olması bu tür felaketlere kapı aralamaktadır.
Değerli milletvekilleri, doğadaki denge yok sayıldıkça, betonlaşmaya devam edildikçe doğa "Beni gör." dercesine her hatalı davranışta taşkın, sel vesaire gibi birçok afet hâlinde dile gelecektir. Bakınız, İstanbul bile su şehriyken beton şehrine dönüştürülmüştür. Dikkat edin, şehirlerde sel felaketlerinin sık olduğu yerler genellikle hep bir zamanlar dere yataklarıdır. Daha yakın tarihlerde kuvvetli sağanak yağışın etkisi altında olan Karadeniz Bölgesi'nde birçok ilde sel ve su baskınları oldu.
Belediyeler halkın yaşamını, sağlığını korumakla mükelleftir; kentin hizmetleriyle, hayatı kolaylaştırmakla yükümlüdürler. Sizler, seçilmiş belediye başkanlarımızın kamu hizmeti sunmasına dahi müsaade etmezken yandaşlar, iktidar yanlısı belediyeler, rant ve talanla insanların yaşamını çalmaktan başka ne yapıyorsunuz? Kastamonu ve Sinop'ta toplam 38 insan hayatını kaybetti.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, selamlayın Sayın Fırat.
CELAL FIRAT (Devamla) - Özellikle Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde Ezine Çayı'nın dere yatağına kurulan şehirlerde neler yaşandığını ibret alınması gereken sonuçlar olarak görülmesi gerekiyor. İktidara çağrımızdır: Belediyelerimize kayyum atamakla uğraşacağınıza yurttaşlarımızın hayatlarını hiçe sayan binbir usulsüzlük ve yolsuzluk yapan bu kirlenmiş zihniyetle mücadele edin. Bütün bunlara göre, Kırklareli Sisli Vadi'de sel baskını sonucu yaşamların kaybedilmesine neden olan olayın tüm yönleriyle aydınlatılması ve sorumluların tespit edilerek yargı önünde hesap vermeleri için bu konunun araştırılması önemlidir diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)