GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Tam bir yıl önce bu hafta Mecliste milletvekilliği görevine başladıklarına, AK PARTİ olarak yirmi iki yıllık iktidarları döneminde çok önemli başarılar ortaya koyduklarına ve bürokrasinin siyaseti ve milletin bu anlamdaki özgürlük alanlarını daraltmasına, buyurgan bürokratik oligarşiye izin vermeyecek uygulamaları, denetimleri ve çalışmaları sürdüreceklerine, bir anayasa metni dikte etmediklerine ve "Çoğulcu bir şekilde, gelin, katılımcı bir anlayışla Anayasa'yı yapalım." çağrılarına, Cumhurbaşkanının, Genel Başkanlarının önümüzdeki salı günü Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel'le yapacağı iadeiziyaret görüşmesine, vatandaşların Gazi Meclisten bir çözüm gelmesini beklediğine ve kontrol-denge sistemi, sistemdeki aksaklıklar dâhil olmak üzere bunların hepsini beraber yapmak istediklerine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:92
Tarih:06.06.2024

ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bundan tam bir yıl önce bu hafta, Mecliste, seçilerek milletvekilliği görevimize başladık. Bir yıl geçti. Milletimizin emanetleriyle milletimizi temsil etme gibi ulvi bir görev çerçevesinde bir yasama dönemine başladık. Önümüzde dört yıl var. Gazi Meclis milletimizin beklediği sorunların çözüm yeridir, siyaset de milletin sorunlarını çözme iradesidir. İnanıyorum ki tüm milletimizin sorunlarını hep birlikte el ele vererek çözeceğimiz bir dönem olacak.

AK PARTİ olarak yirmi iki yıllık iktidarımız döneminde çok önemli başarılar ortaya koyduk. Elbette bütün sorunları çözdük, bütün sıkıntıları giderdik diyemeyiz. Siyaset biriken sorunları da çözme iradesidir. Biz kalan bu sorunları da ekonomide enflasyon, hayat pahalılığıyla ilgili tüm sorunları çözecek iradeye sahibiz. Bu konuda da Maliye Bakanlığımız, ekonomi yönetimimiz ve diğer tüm birimlerimiz bu hassasiyetle çalışmalarını sürdürmektedir. Önümüzdeki dört yıl seçimsiz dönemi Türkiye'nin demokratik ve ekonomik restorasyon dönemi olarak değerlendirip milletimizin hem özgürlüklerini daha geliştirici hem ekonomisini, cebini, parasını ve özgürlüğünü genişleten bir dönem olarak reformlarla sürdürmek ve gerçekleştirmek istiyoruz.

Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Türkiye'nin kronik birçok sorunuyla, statükoyla mücadele ettik. Eski Türkiye'nin uygulamalarını sona erdirerek yeni Türkiye'nin, Türkiye Yüzyılı'nın kapılarını araladık. Devletin vatandaşına lütfettiği buyurgan bir anlayışla makbul ve makbul olmayan vatandaş ayrımıyla yaklaştığı anlayışı ortadan kaldırdık. Devletin insan için olduğu ve insan yaşarsa devlet ayakta kalır anlayışını her aşamada ortaya koymaya çalıştık. Elbette bu konuda zorlu mücadelelerimiz de oldu. Vesayetle, demokrasiyi kıskaç altına almak isteyen kumpaslarla gerek güvenlik gerek yargı bürokrasisinin aktivizmlerini de gördük. Hâlâ da bunların izleri, çabaları olabilir ama biz siyaset kurumu olarak bürokrasinin siyaseti daraltmasına, milletimizin bu anlamdaki özgürlük alanlarını daraltmasına, buyurgan bürokratik oligarşiye izin vermeyecek uygulamaları, denetimleri ve çalışmaları sürdüreceğiz. Özellikle bu konudaki anlayışımız; Türkiye'de 85 milyon kişi yaşıyor. Bugün, şu saatte Edirne'de doğan bir bebekle Kars'ta doğan bir bebek aynı haklara sahip, Türkiye'nin birinci ve asli vatandaşı olduğuna inanıyoruz. Hangi vatandaşımız olursa olsun, Türkiye'de gerek özgürlükler gerek demokrasi anlamında kendisini öteki hissediyorsa biz onu suçlamadan, o zaman bizde bir eksiklik vardır diyerek, "Siyaset kurumu olarak nerede eksiğimiz var, niçin böyle bir düşünceye veya duyguya kapılıyor?" diye, umudu, geleceği ve ümidi artıran çalışmalarımızı kalıcı bir şekilde, akut meselelerde değil, kalıcı ve bu anlamda reformlarla bu adımları atmayı anladığımız, inandığımız siyaset anlayışı olarak çok değerli buluyoruz ve misyonumuzun en önemli parçaları olarak görüyoruz. Özellikle AK PARTİ olarak devrimci ve reformcu sürecimizi, kimliğimizi sürdüreceğiz ve bu anlamda biz bu çalışmaların en önemli noktasında da piramidin tepesinde bir yeni sivil anayasa olarak görüyoruz. Bizim bir tek cümlelik anayasamız olsaydı o anayasaya "Devlet, adaleti sağlamakla yükümlüdür." ibaresini eklerdik ve istiyoruz ki gelin bu anayasayı hep beraber yapalım; uygulamalardaki eksiklikler, idareden kaynaklı eksiklikler ya da daha başka mevzuattan kaynaklı eksiklikler, ne varsa bunları beraber yapalım istiyoruz ve bir anayasa metni de dikte etmiyoruz; "Bu, bizim, AK PARTİ'nin anayasasıdır; gelin, buna destek verin." diye bir yaklaşımımız yok. Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısı... Çoğulcu bir şekilde, katılımcı bir anlayışla gelin anayasayı yapalım diyoruz çünkü AK PARTİ'nin anayasası olmaz, bir partinin çalıştığı taslaklar olur ama milletin anayasası olur, 85 milyonun. İçinde Türk'üyle, Kürt'üyle, Alevi'si, Sünni'siyle; 85 milyonun genciyle yaşlısıyla, kadınıyla erkeğiyle "benim anayasam" diyeceği bir anayasayı gelin bu dönem hep beraber yapalım. Bir yılımız geçti ama gelin, dört yılımızı daha verimli bir şekilde... Bu Meclis bunu yapabilecek güce, salahiyete, meşruiyete, yetkinliğe sahiptir. Tüm seçilmiş arkadaşlar ve tüm partiler için söylüyorum. Sadece Anayasa da değil, Seçim Kanunu, Siyasi Partiler Kanunu, Meclis İçtüzüğü'nü de yine demokratik ve katılımcı, çoğulcu bir anlayışla...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun Sayın Gül.

ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Yine, hangi sorunları yaşıyorsak, yaşadığımız güncel ve kronik ve muhtemel gelebilecek tüm tehditleri ve riskleri de ortaya koyarak, bütün siyasi angajmanlardan uzak bir şekilde, Türkiye paydasında bunları açık bir şekilde konuşmaya, reform dinamiğimizi hep beraber yapmaya biz hazırız. Bu konudaki çağrımızı yineliyoruz.

Özellikle siyasette bu anlamda temaslar, yumuşama dönemiyle ilgili hususları çok değerli buluyoruz. Bu meyanda, Sayın Cumhurbaşkanımızın, Genel Başkanımızın önümüzdeki salı günü Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Özgür Özel Bey'le yapacağı görüşme de iadeiziyaret görüşmesi olacak. Daha önce Genel Merkezimizde yapılan bir görüşme oldu, çok verimli bir görüşme geçti. Önümüzdeki hafta Sayın Cumhurbaşkanımızın iadeiziyareti olacak. Türkiye'nin köklü bir siyasi parti geçmişine sahip olan Cumhuriyet Halk Partisiyle de bu yapılacak temasların, görüşmelerin de siyasetteki bu eksenin, bu vizyonun gelişmesine, Türkiye'nin daha da normalleşmesine çok önemli katkı sağlayacağına inanıyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Gül.

ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Seçim... Hepimiz siyasi rekabetimizi yaptık, afişlerimizi astık, yöntemleri, Türkiye tasavvurumuzu söyledik ve milletimiz Cumhurbaşkanımızı yeniden seçti, "Türkiye Yüzyılı'yla vadettiğiniz hedefleri gerçekleştirin." diye onay verdi. Biz, bu onay sürecini dört yıl beraber, birlikte, ortaklaşarak yapmak istiyoruz. Bugün bizleri izleyen, Türkiye'nin her köşesinde; kahvehane köşesinde, bir berber dükkânında, bir iş yerinde, evinde bizi izleyen vatandaşımız artık buradan, Gazi Meclisten bir çözüm gelmesini bekliyor. Kontrol-denge sistemi de dâhil olmak üzere, sistemdeki aksaklıklar dâhil olmak üzere bunların hepsini beraber yapalım. Görüşlerimiz farklı, partilerimiz farklı ama yöntem tarzımız ne olursa olsun -farklı olursa olsun- bizim "Türkiye" ortak paydamız var ve bizim ortaklaşabileceğimiz çok meselemiz var. Partilerüstü konularda konuşalım...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Son cümlem.

BAŞKAN - Sayın Gül, tamamlayın lütfen.

ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Terörün, şiddetin elvermediği; teröre, şiddete kapı aralamayan; terörle, şiddetle kol kola yürümeyen; teröre, şiddete değil, millî iradeye yaslanan her türlü siyasi anlayışla, her türlü görüşle bu anlamda beraber olacağımıza, Türkiye'nin geleceğini hep beraber, nasıl şimdiye kadar olduysa bundan sonra da daha demokratik, daha güçlü bir ekonomiyle, daha güçlü bir refah yapısıyla güçlü bir Türkiye'ye, daha özgür bir Türkiye'ye kavuşturacağımıza inanıyorum.

Bu vesileyle, tekrar Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)