GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ankara Milletvekili Osman Gökçek'nin sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:91
Tarih:05.06.2024

TÜRKAN ELÇİ (İstanbul) - Arkadaşlar, öncelikle böylesi bir düzeysiz polemikte benim adımın geçmesinden dolayı esef duyduğumu bildirmek isterim. Burada kullanılan dilin, olumsuz dilin toplum üzerindeki menfi etkisinin nasıl olduğunu bilen bir vatandaşım; bunu söylerken vekil olarak söylemiyorum, vatandaş olarak dile getirmek istiyorum. Burada kullanılan dil toplumu bölüştüren, ayrıştıran, düşmanlaştıran bir dildir. Bu polemiklerden uzak durmamız gerektiğini bilen birisi olarak bu kadar travmatik durumuma rağmen hiçbir zaman ben burada bir arkadaşımın kalbini kırabilecek veya kötü manaya gelebilecek bir söz bile sarf etmiş birisi değilimdir; bir yıllık bir zamandan bahsediyorum. Bırakın bir yılı, öncesine gidelim, dokuz yıllık bir travmadan, dokuz yıllık bir cinayetten bahsediyorum. Birileri basından veya nereden bulabilecekse ortaya çıkarsın, bizi inandırsın; benim dokuz yıldır topluma olumsuz bir etki yaratacak hiçbir konuşmam, bir açıklamam olmamıştır.

Gelelim, zatın sürekli benim adımı zikretmesiyle ilgili meseleye. Ben öncelikle kişinin topluma zarar verdiğini; toplum dışında, kendi grubuna da zarar verdiğini düşünüyorum. Öncelikle kendi grubundaki arkadaşlarının onu şakşaklayıp öne sürmesinden öte bence uyarmaları gerekir çünkü inanın ki bu dilin hiçbirimiz açısından bir avantajı yok. Bu dilden hepimiz zarar göreceğiz. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar; Saadet Partisi sıralarından alkışlar)

YAHYA ÇELİK (İstanbul) - "Soytarı" dediklerinde de katılıyor musunuz?

TÜRKAN ELÇİ (Devamla) - Katılıp katılmama mevzularına getirip sıkıştırmayın. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

MUSTAFA HAKAN ÖZER (Konya) - Olur mu öyle şey, olur mu? Adaletiniz burada bitmiştir.

SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Devam edin, devam edin; o ayrı bir konu, devam edin.

YAHYA ÇELİK (İstanbul) - Oradan "soytarı" diyorlar, sen diyorsun ki: "Hakaret etmiyoruz."

SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Muhatap olmayın, süre işliyor.

TÜRKAN ELÇİ (Devamla) - Ben bunu şöyle...

MUSTAFA HAKAN ÖZER (Konya) - Adalet burada bitti bakın, bu kadar mı sizin adalet anlayışınız?

BAŞKAN - Sayın Elçi, lütfen Genel Kurula hitap edin.

TÜRKAN ELÇİ (Devamla) - Yok, ben şunu da hemen açıklama gereği duyuyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MUSTAFA HAKAN ÖZER (Konya) - Bunu eleştirmediğiniz zaman söylediğiniz lafların hiçbir anlamı yok.

TÜRKAN ELÇİ (Devamla) - Hayır, ben bunu şöyle açıklayayım...

BAŞKAN - Sayın Elçi, Genel Kurula hitap edin lütfen, son cümlelerinizi alacağım.

MUSTAFA HAKAN ÖZER (Konya) - Orada bitti adaletiniz, orada bitti adaletiniz; üç saniye sürdü adaletiniz, hoşgörünüz.

SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Ya, iki dakika dinleyemiyorsunuz ya! İki dakika ya! İki dakika ya!

TÜRKAN ELÇİ (Devamla) - Sadece şu andaki açıklamayla alakalı değil...

BAŞKAN - Sayın Elçi, tutanaklara geçmesi için cümlenize devam edin lütfen ve selamlayarak bitirin.

TÜRKAN ELÇİ (Devamla) - Arkadaşlar, şunu açıklama gereği duyuyorum: Sadece bu akşam bu oturumda kullanılan dille, polemikle alakalı değil; Sayın Gökçek'in geçmiş dönemde medyada da benimle ilgili, eşimle ilgili paylaşımları oldu. Buna rağmen burada bu kürsüye çıktığında ben hiçbir zaman kendisiyle muhatap olmamışım, muhatap olmayı da gerek görmüyorum çünkü muhatap olunacak bir yanı yok. Bu, topluma zararlı bir kişi; bu, kendi grubuna zararlı bir kişi. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Elçi, son cümlenizi alalım, teşekkür ederim.

TÜRKAN ELÇİ (Devamla) - Bu dakikadan sonra, kesinlikle, adım polemiklerde geçse bile ben polemiklerin tezahürünü bildiğimden dolayı söz hakkı bile talep etmeyeceğim. Öncelikle benimle ilgili özür dilemesi gerektiği yönünde de bir özür beklemiyorum; kendi grubumdan özür dilesin, toplumdan özür dilesin kendi yaptıklarından dolayı. (CHP ve Saadet Partisi sıralarından alkışlar)