GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: SOMALİ VE DİĞER AFRİKA ÜLKELERİYLE İLİŞKİLERİMİZE VE YAPILAN YARDIM SEFERBERLİĞİNE İLİŞKİN GÜNDEM DIŞI KONUŞMASI
Yasama Yılı:2
Birleşim:3
Tarih:05.10.2011

CEVDET ERDÖL (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Somali ve diğer Afrika ülkelerine Türkiye'den yapılan yardımlara ilişkin gündem dışı söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle yüce milletimizi ve sizleri saygıyla selamlarım.

Sözlerimin başında, aziz milletimizi temsil etme şerefine nail olan siz değerli milletvekillerini kutlar, 24'üncü Dönemin tüm ülkemize ve milletimize hayırlar getirmesini yüce Allah'tan temenni ederim.

Gündem dışı konuşmamda, yakın zamanda Somali ve diğer Afrika ülkeleriyle ilişkilerimiz ve yapılan yardım seferberliğine ilişkin bilgi ve gelişmeleri sizlerle kısaca paylaşmak isterim. Afrika, hem yüz ölçümü hem de nüfus bakımından Asya'dan sonra dünyanın en büyük 2'nci kıtasıdır. Yaklaşık 30 milyon kilometrekarelik alanı ile dünya topraklarının yüzde 20,4'ünü kapsamakta; 1 milyar kişiyi aşan nüfusuyla dünya nüfusunun yüzde 15'ine yakınını barındırmaktadır.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, çok büyük bir uğultu var Genel Kurulda, lütfen sükûneti sağlayalım.

CEVDET ERDÖL (Devamla) - Çok eski tarihî ve kültürel bağlara sahip olduğumuz Somali ve Doğu Afrika, uzun zamandır maalesef kuraklık ve kıtlık felaketiyle baş etmeye çalışmaktadır. Dünyanın en fakir kıtası olan Afrika'da 40 milyonun üzerinde insanın kronik açlık tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı, her 3 Afrikalı'dan birinin yetersiz beslendiği, bu yıl Doğu Afrika ülkelerinin son altmış yılın en büyük kuraklığını yaşadığı ve böylece, özellikle başta çocuklar olmak üzere binlerce insanın yaşamını tehdit ettiğini hepimiz bilmekteyiz.

Doğu Afrika'da en fazla felaketi yaşayan ülkelerin başında ise Somali gelmektedir. 90'lı yılların başından bu zamana kadar hâlâ iç savaşla boğuşmaktadır. Ülkedeki dağınık silahlı gruplar birbirleriyle çatışmakta; bu gruplar kendi ülkelerini yakmakta, yıkmakta ve bu yangında kendilerini pişirmektedirler. Daha dün Somali'nin başkenti Mogadişu'da patlayan bomba yaklaşık 70 kişinin ölümüne, 50 kişinin yaralanmasına sebep olmuştur. Ölenlerin arasında öğrenci, asker ve siviller bulunmaktadır. Milletimiz adına, ölenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Sağlık Bakanlığı ekiplerinin aynı anda orada bulunması ve bu menfur olaydan yara almadan kurtulmalarını da büyük bir sevinçle karşıladığımızı ve sağlık camiamıza geçmiş olsun dileklerimizi buradan iletmek isterim. Türkiye'ye gelmek için orada bulunan değerli öğrencilerin ve velilerinin de bu menfur saldırıda ölmesi üzüntümüzü bir kat daha artırmaktadır.

Ülkede yani Somali'de yiyecek zor bulunurken, su temin edebilmek için bile insanlar kilometrelerce yürümek zorunda kalırken, buna mukabil maalesef silah ticareti Somali'ye hız kesmeden devam etmekte, silah satışları Somali'ye durmadan devam etmektedir. Bu ise insanlık adına utanç verici bir durumdur.

Son altmış yılın en kurak mevsiminin yaşanması başta kuraklık ve kıtlığın oluşmasına yol açmış, bu da Somali içerisinde büyük bir iç ve dış göçün olmasına yol açmıştır. Bu göçler sonucu oluşan kamplarda, özellikle mültecilerin açlık ve susuzluk problemlerinin giderilmesine Türkiye başta olmak üzere pek çok ülke katkı vermeye çalışmıştır.

Türk sivil toplum kuruluşlarınca Afrika ülkelerinde, sadece 2010 yılında yaklaşık 70 bin civarında ücretsiz hasta muayenesi ve tedavisi yapılmış, sivil toplum kuruluşları ve resmî kurumlarımızca iki yüzden fazla temiz su kuyusu inşaatı tamamlanmış, temiz içme suyuna Afrikalıların kavuşturulması sağlanmıştır.

Yine Türk Kızılayı, Nyala'da kurmuş olduğu, Sudan'da kurmuş olduğu hastaneyle birlikte, o zamandan bu zamana yaklaşık 330 bin kişiyi muayene etmiş ücretsiz olarak ve 4 bin kişiden fazla hastayı da ameliyat ettirmiştir.

Sağlık Bakanlığımız ise Somali'ye bir sahra hastanesini 18 Ağustosta kurmuş, bugüne kadar bölgeye ayrıca 55 ton ilaç, tıbbi malzeme, bir adet gezici sağlık aracı, altı adet ambulans, iki adet şişirilebilir sahra hastanesi ve iki adet ağır iklim tipinde olan sahra hastanesi göndermiştir.

Bilindiği üzere, yine Libya'daki iç karışıklıkta yaralanan pek çok hasta da ülkemize getirilmiş ve Sağlık Bakanlığımızca bunların tedavileri yapılmış ve böylece ülkemizin şefkat eli oradaki kardeşlerimize de ulaştırılmıştır.

Sözlerimi tamamlarken, son olarak, dün Mardin'de şehit olan 4 emniyet mensubumuzu da Allah'tan rahmetle anıyorum, yakınlarına, milletimize, sevenlerine başsağlığı diliyorum.

Tekrar yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum efendim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)