Konu: | 5 Haziran Dünya Çevre Günü'ne, Çevre Haftası'na ve Sıfır Atık Projesi'ne, 6 Şubat depremi sonrasında 74 bin ailenin yuvalarına kavuştuğuna, hedeflerinin yıl sonuna kadar 200 bin konutu hak sahipleriyle buluşturmak ve temel yaklaşımlarının afetlere karşı dirençli şehirler inşa etme olduğuna, Cumhurbaşkanının Kabine toplantısı sonrası açıklama yapmasıyla ilgili kullanılan "Meclise bu anlamda bir saygısızlık." ifadesine, Anayasa Mahkemesi iptallerinin usule ilişkin olarak yapılan değerlendirmeler olduğuna ve AK PARTİ'nin demokrasi anlayışına ilişkin açıklaması |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 91 |
Tarih: | 05.06.2024 |
ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün 5 Haziran Dünya Çevre Günü ve Çevre Haftası. Ben, Çevre Haftası'nı canıgönülden kutluyorum. Sürdürülebilir bir çevre anlayışı bize medeniyetimizin ve inancımızın emanet ettiği en önemli mirastır ve "emanet adaleti" olarak da tanımlayabileceğimiz, kavramsallaştırabileceğimiz bir kavramla anlatmak gerekirse tüm bu çevre, yaşadığımız, soluk alıp verdiğimiz doğa bize çocuklarımızdan, bizden sonraki nesillerden emanet edilen bir varlıktır. Bu varlığı ne kadar korursak onların emanet hukukuna daha hızlı, daha iyi riayet etmiş oluruz. O yüzden, bize emanet edilen çevreye yönelik her türlü sorumluluğumuzu bir kez daha hatırlatmamıza vesile olacağını ümit ediyorum.
Çevre dostu olmak insanlık dostu olmakla eş değerdir. AK PARTİ olarak da çevre bilinci hususunda çok önemli adımlar attık ve bu konuda, özellikle Sıfır Atık Projesi konusunda, çevreye duyarlılık konusunda Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi'nin yürütmüş olduğu çalışmalar takdire şayandır. Bir çevre bilincinin ortaya konulması adına küresel bir boyutta da Birleşmiş Milletler nezdinde de takdir gören bu çevre hareketinin çevreye duyarlı faaliyetlerinden dolayı Sayın Hanımefendi'ye şükranlarımızı arz ediyoruz. Sürdürülebilir yeni yaşam çevrelerinin inşası, çevrenin korunması, iklim değişikliğiyle mücadele ve atık yönetimiyle çevremizi korumaya devam edeceğiz. Bu konuda eksiklerimizi de hep beraber Meclis çalışmalarında da yine telafi ederek yolumuza devam edeceğiz.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; dünyada ve ülkemizde gündem ne olursa olsun bizim en önemli gündem başlıklarımızdan biri depremdir. 6 Şubatta hepimizin canını yakan deprem sebebiyle mağdur olan vatandaşlarımızın yanında o günden itibaren olduk ve olmaya devam ediyoruz. Dört yüz seksen beş gün geçti ama hüznümüz 6 Şubat kadar ağır ve depremden etkilenen 11 şehrimizdeki tüm vatandaşlarımızın, 11 milyon vatandaşımızın yanında olmaya, depremden etkilenen vatandaşlarımızın yaralarını sarmaya devam edeceğiz. Bu konuda tek bir mağdur kalmayana kadar, güvenli ve sağlam konutlarına erişinceye kadar, yerleşinceye kadar yanlarında olacağız. 412.682'si konut, 38.615'i ticarethane olmak üzere 451.297 bağımsız bölümün büyük bir kısmının ihale süreci tamamlanarak inşa faaliyetlerine başlanmıştır. Çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam etmektedir. 74 bin aile sıcak yuvalarına yeniden kavuşmuştur. Hedefimiz yıl sonuna kadar 200 bin konutu hak sahipleriyle buluşturmaktır.
Seçim bölgem olan Gaziantep'te de 14.750 konut hak sahiplerine teslim edildi, 10 bin konutun yapımı devam ediyor; toplamda 31.250 konut yapımı devam edecek. Tüm bu meselelerde vatandaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Temel yaklaşımımız, afetlere karşı dirençli şehirleri inşa etme konusunda gayretlerimizi sürdürmek. Başta İstanbul olmak üzere bu konuda yerel yönetime de çok önemli görevler düşmektedir. İşte, Küçükçekmece'de, Esenyurt'ta yaşadığımız hadiseler, bize bu konuda beklenen büyük İstanbul depremi gelmeden yapı stokunun da güçlendirilmesinin çok önemli, partilerüstü, ortak, el birliğiyle, Hükûmet-yerel yönetim iş birliğiyle çözülmesinin ne kadar elzem olduğunu bir kez daha hatırlatıyor çünkü deprem meselesi hepimizin ortak meselesi. Bu konuda imar hukukunu anayasal düzeye çıkarmak da başta olmak üzere hangi konuda düzenleme gerekiyorsa Meclisimizin de bu konuda uzlaşarak gerekli adımı atacağını, bu konuda Cumhur İttifakı olarak bizlerin de öncülük yapacağını bir kez daha ifade etmek istiyorum.
Son olarak, özellikle partimize yönelik ifadelerle alakalı, Sayın Cumhurbaşkanımızın Kabine sonrası açıklama yapmasıyla ilgili "Meclise bu anlamda bir saygısızlık." gibi bir ifade kullanıldı. Öncelikle, milletin oylarıyla seçilmiş Cumhurbaşkanımızın nerede, nasıl konuşacağını kendisi takdir edecektir. Esas itibarıyla, milletin evinde, milletin oylarıyla seçilmiş olan Cumhurbaşkanımız millete saygıdan dolayı, konuşulan, Kabinedeki alınan kararları milletimizle paylaşmaktadır. Bu konu da çok takdire şayan bir uygulamadır. Milletimize doğrudan, milletin seçtiği Cumhurbaşkanımız, yapılanları, yapılacakları anlatmaktadır.
BURCUGÜL ÇUBUK (İzmir) - Hakkâri'deki millet değil, yurttaş da değil!
ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Bu hususla ilgili elbette milletimize saygı çerçevesinde yapılan bir uygulamadır...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Gül.
ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - ...ve başarıyla, milletimizin de teveccühleriyle bu konu takdire şayan olarak değerlendirilmektedir.
BURCUGÜL ÇUBUK (İzmir) - Milletin teveccühü kendi eş başkanıyla yönetilmek ama sizce millet değil onlar zaten, insan de değil.
ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Anayasa Mahkemesinin iptalleriyle ilgili bu konu usule ilişkin olarak yapılan değerlendirmelerdir. Türkiye bir hukuk devletidir.
BURCUGÜL ÇUBUK (İzmir) - "Şahsım" devletidir, "şahsım!"
HÜSEYİN ALTINSOY (Aksaray) - Dinle! Dinle!
BURCUGÜL ÇUBUK (İzmir) - Dinlenecek kelam edin o zaman.
SEDA GÖREN BÖLÜK (İstanbul) - Dinleyeceksin! Saygılı olacaksın!
BURCUGÜL ÇUBUK (İzmir) - Saygı hukuk ve demokraside olur. Linç edenler, kadınlara saldıranlar saygı anlatmasın.
ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Anayasa Mahkemesi kararları da bağlayıcıdır. İlk defa kanun iptal olmamaktadır. Ne gerekiyorsa bu konuyla ilgili gerekli düzenlemeler elbette yapılacaktır.
ÖMER ÖCALAN (Şanlıurfa) - Hakkâri Belediye Başkanı kimin oyuyla seçildi Sayın Başkan?
ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Değerli Başkanım, değerli arkadaşlar; AK PARTİ'nin demokrasiden anladığı, AK PARTİ, seçilmişlerin idare ettiği, millî iradeye saygı duyan, millî iradeden başka hiçbir iradeye selam durmayan bir anlayışa sahiptir.
ÖMER ÖCALAN (Şanlıurfa) - Hakkâri halkının iradesi yok mu?
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli) - "Millî irade" diyecek son kişisiniz. "Millî irade"yi ağzınıza almayın.
ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Bizim anlayışımız, aynı zamanda millî iradeyi de, milletin iradesini de örgütün dayatmasına peşkeş çekmeye izin vermeyen bir anlayıştır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Gül.
ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Biz, siyasetin tüm vesayetlerine karşıyız.
ÖMER ÖCALAN (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, kayyum vesayet değil mi, kayyum?
ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Siyasete yönelik tüm vesayetlerin karşısındayız
ÖMER ÖCALAN (Şanlıurfa) -"Ben yaptım oldu!"
ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Türkiye bir hukuk devletidir ve hukukun bu anlamda, Anayasa'nın belirlemiş olduğu çerçevede tüm çalışmalar yapılır. Dünyanın hiçbir yerinde, uluslararası hukukun hiçbir yerinde terörü, şiddeti öven, hatta sessiz kalan bir anlayışı bile demokrasi kabul etmez. Türkiye'de AK PARTİ'nin yeri demokrasi neredeyse, millî irade neredeyse, millet neredeyse oradadır, orada olmaya devam edecektir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)