Konu: | Kayseri'de şehit olan pilotlar Uğur Yıldız ve Gökhan Özen'e, İsrail'in 7 Ekimden itibaren artırarak sürdürdüğü soykırımı bütün dünyanın izlediğine; İspanya, İrlanda ve Norveç'i Filistin Devleti'ni tanımalarından dolayı tebrik ettiklerine, İslam dünyasının İsrail'in sürdürdüğü soykırıma sessiz kalmasının üzüntü verici olduğuna ve "dünya 5'ten büyüktür" anlayışıyla daha adil, yeni bir dünyanın kurulması zaruretine ilişkin açıklaması |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 90 |
Tarih: | 04.06.2024 |
ABDULHAMİT GÜL (Gaziantep) - Teşekkür ediyorum Başkanım.
Kayseri 12'nci Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığından eğitim için kalkan uçağın kaza kırıma uğradığını teessürle öğrendik. Şehit olan pilotlarımız Uğur Yıldız ve Gökhan Özen'e Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum; ailelerine ve Türk Silahlı Kuvvetlerimize sabır diliyorum, başsağlığı diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; "Rüyamda şehit olduğumu ve beni gömdüklerini gördüm." cümlesi, 21'inci yüzyılda Filistin'de bir çocuğun dudaklarından dökülen bir cümle; sahillerde top oynaması gereken, akranlarıyla beraber koşması, oynaması gereken bir çocuğun bugün yaşadığı dramı gözler önüne açık bir şekilde ortaya koyuyor. Filistinli yazar Mahmud Derviş'in deyişiyle "Çocukluğunu yaşayamayan çocuklardır, ihtiyarlığını yaşayamayan ihtiyarlardır -ve yine- istekleri yerine gelmeyen, istediği gibi hayatını yaşayamayan kadınlardır Gazze." Bugün insanlık bu cümlenin de altında ezilmekte. Maalesef, susmanın suça iştirak olduğu bir dönemde yaşıyoruz ve esas itibarıyla, söylemlerin de artık yetersiz kaldığı ve İsrail'in 7 Ekimden itibaren her gün artırarak sürdürdüğü bir soykırımı bütün dünya maalesef izliyor, bütün dünyanın gözleri önünde bu soykırım... On binlerce ocak, hastane, kilise, cami, okul bombalanıyor; Gazze bir açık hava hapishanesine dönüştü ve açlıkla pençeleşir durumda. Refah'ta bir mülteci kampına sığınan insanları bile bombalayan bir dramı hep beraber yaşıyoruz. Bu katliamın sorumluları hesap vermedikçe ve bu soykırım bitmedikçe, sona ermedikçe buna vesile olan, buna sessiz kalan herkes ve uluslararası toplum, kurumlar, kuruluşlar bu vahşetten, bu soykırımdan birinci derecede mesuldür. Uluslararası toplumun da artık söylediği şeylerin hiçbir geçerliliğinin olmadığı, güçlünün haklı olduğu bir dönemi hep beraber yaşıyoruz. Yalta Konferansı'nda -düzen kurma adına- devletlerin ortaya koyduğu yeni dünya düzeninin insanlığa barış getirmediği, adalet getirmediği gün gibi aşikârdır ama tüm bunlara rağmen Amerika'da, Avrupa'da üniversitelerde başlayan, meydanlarda -yine, bu anlamda- bu soykırıma karşı sesini yükselten öğrenciler, öğretim üyeleri, vicdanlı insanlar bütün insanlığın sesi olmaya devam etmekte.
Rachel Corrie'nin de verdiği bir beyanat vardı, Rachel Corrie "Eğer zulüm bizdense ben bizden değilim." diyerek zulmün karşısında, İsrail zulmünün karşısında buldozerlerin altında canını vermiştir. Bütün dünyanın yine birleşeceği nokta zalimin karşısında olma noktasıdır; bu meyanda, yine, İspanya'nın, İrlanda ve Norveç'in Filistin Devleti'ni tanıması da çok kıymetlidir, çok anlamlıdır. Bu tavırlarından dolayı da Gazi Meclisten kendilerini tebrik ediyoruz.
Diğer taraftan, İslam dünyasının tüm bu halkların hilafına, İslam dünyasının yöneticileri başta olmak üzere bu soykırıma sessiz kalmaları gerçekten üzüntü vericidir, ibretamizdir ve bu anlamda da yine, bütün insanlığın elleri, sessiz kalanların, bu soykırıma karşı gücü olduğu hâlde bu gücünü yerine getirmeyenlerin sorumluluğunun üzerindedir.
"Dünya 5'ten büyüktür" anlayışıyla daha adil, yeni bir dünyanın kurulması zarureti vardır. Cumhurbaşkanımızın her zaman vurguladığı gibi "dünya 5'ten büyüktür" anlayışıyla, dünyanın barışı için, adaleti için yeni bir uluslararası mekanizmanın ve bağımsız Filistin Devleti'nin kurulması, yine, Türkiye'nin öncülüğünde bütün dünya halklarının, milletlerinin, bütün insanlığın önünde en önemli bir görevdir. İnanıyorum ki Filistin, Gazze özgür olacak ve bu zulümler sona erecek.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)