| Konu: | Dışişleri Teşkilatını Güçlendirme Vakfı Kanunu Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 88 |
| Tarih: | 29.05.2024 |
MHP GRUBU ADINA MUSTAFA BAKİ ERSOY (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 111 sıra sayılı Dışişleri Teşkilatını Güçlendirme Vakfı Kanunu Teklifi'nin ikinci bölümü üzerine konuşma yapmak üzere Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle yüce heyetinizi ve ekranları başında bizleri izleyen yüce Türk milletinin tüm fertlerini saygılarımla selamlıyorum.
Dünyada 261 diplomatik ve konsüler misyonuna, en geniş üçüncü diplomatik ağa sahip olan Dışişleri Bakanlığımız, ülkemiz sınırları haricindeki diplomatik duruşu ve kritik hamleleriyle medarıiftiharımız olmaya devam etmektedir.
Türkiye'nin özellikle de kendi bölgesinde uygulamış olduğu barış ve güvenlik zemini ile millî dış politika, sadece sınırlarımızın değil tüm Müslüman ve Türk coğrafyasının ve hatta komşu ülkelerin bütünlüğünün de garantörü konumundadır. Bu sebeplerle, görüşmekte olduğumuz kanun teklifinin hazırlanması ve görüşülmesi ihtiyacı hasıl olmuştur.
Söz konusu teklifle Vakfın bazı vergilerden muaf olması öngörülmektedir. Böylece Vakıf, yapılacak bağış ve yardımlar sebebiyle veraset ve intikal vergisinden, sahip olduğu ve olacağı taşınmaz mallar bakımından her türlü tapu harçları ile emlak vergisinden ve taşınmazlara bağlı her türlü harçlardan muaf olacaktır. Ayrıca gelir ve kurumlar vergisi indiriminden yararlanacak ve Vakfa yapılacak bağış ve yardımlar Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunları hükümleri çerçevesinde bildirilecek gelirlerden veya kurum kazancı matrahından indirilebilecektir. Kanunda hüküm bulunmayan hâllerde ise Türk Medeni Kanunu ile Vakıflar Kanunu hükümleri uygulanacaktır.
Teklifle yapılacak bir diğer düzenlemeyle ise Vakıfta görevlendirilecek kişilerin herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan aldıkları emeklilik veya yaşlılık aylıklarının bu kanun yürürlüğe girdikten sonra kesilmemesine yönelik düzenleme yapılması amaçlanmaktadır. Diğer yandan, Vakfın kuruluşu, Vakıf resmî senedi ve Vakfın tesciline ilişkin işlemlerin bir yıl içinde Bakanlıkça sonuçlandırılacağı teklifle hüküm altına alınacaktır.
Son olarak, Vakfın kuruluş işlemlerinde kullanılmak ve kalanı kuruluş tamamlandıktan sonra Vakfa bırakılmak üzere Dışişleri Bakanlığı bütçesinden 10 milyon Türk lirasının bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir ay içerisinde Vakfa aktarılması sağlanacaktır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; konuşmamın bu bölümünde seçim bölgem olan Kayseri'mizin Pınarbaşı ilçesinde 2 Haziranda tekrarı yapılacak olan yerel seçimlerle ilgili bazı hususlara değinmek istiyorum.
Milliyetçi Hareket Partimiz elli beş yılı aşan şanlı geçmişinden bu yana daima demokrasimizin bekçisi olmuş, milletin iradesini her şeyin önünde tutmuştur. 31 Mart gecesi Pınarbaşı ilçemizde yaşanan menfur olaylar nedeniyle İlçe Seçim Kuruluna gerekli itirazlar yapılmış, İl Seçim Kuruluna gerekli itirazlar yapılmış ve Yüksek Seçim Kuruluna gerekli itirazlar yapılmış ve oy birliğiyle seçimlerin yenilenmesine karar verilmiştir. Pınarbaşı, cennetmekân Başbuğ'umuz Alparslan Türkeş'in bize emaneti, liderimiz Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi'nin hassasiyetle yaklaştığı suyu sert, insanı mert olan güzide bir ilçemizdir. Hiçbir güç ya da hiçbir şahıs Pınarbaşı halkının iradesinin önünde değildir. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı olarak Pınarbaşı'ndaki haklı mücadelemiz 2 Haziran gecesi sandıktaki son oy çıkana kadar devam edecektir. Liderimizin de geçtiğimiz salı günü düzenlenen grup toplantımızda altını çizdiği gibi Pınarbaşı inşallah yüzümüzü kara çıkarmayacak, Pınarbaşılı kardeşlerimiz başımızı öne eğmeyecektir. Demokratik erdem ve güven içinde yapılarak Belediye Başkanımız Sayın Menduh Uzunluoğlu'yla Pınarbaşı ilçemiz "Yola devam." diyecektir. Pınarbaşı Belediyesi ile Kayseri Büyükşehir Belediyesinde görev alacak 2 Menduh'un Kayseri için el birliği, güç birliği, hedef birliği hâlinde çalışmalarının önünde hiçbir mâni hâl önümüzdeki pazar gününden sonra kalmayacaktır. Pınarbaşı büyüyecek, Türklük anıtı yaşayacak, Cumhur İttifakı var olacaktır.
Bizim Pınarbaşı sevdamız seçim propagandasından ibaret değildir; seçime kadar süslü cümleler, olmayacak hayallerle bezenmiş suni seçim çalışmasından ibaret hiç değildir. Bunun ispatı altı yıllık milletvekilliğimiz sürecidir. Geçtiğimiz altı yıla şöyle bir dönüp baktığımızda Genel Kurul ve komisyon konuşmalarımda toplamda 19 kez Pınarbaşı ilçemizi dile getirdiğimizi, Pınarbaşı'yla ilgili 4 kez Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına soru önergesi vermiş olduğumuzu; talep edip yakından takipçisi olarak Pınarbaşı'mıza tam donanımlı tribün ve soyunma odaları bulunan sentetik çim futbol sahası kompleksi, bunun yanı sıra Pınarbaşı Devlet Hastanemize palyatif bakım merkezi kazandırdığımızı; Şehit Arda Şen Göleti projemizi, yeni kaymakamlık binamızı, doğal gaz hattı projelerimizi ve bunun gibi birçok projeyi çabalarımız neticesinde ilçemize kazandırdığımızı görmekteyiz; hepsi belgelidir ve tutanaklarda geçmektedir.
Sözün özü, sevdamız Pınarbaşı için yaptıklarımız bellidir. Bugün yaptık, yarın yine yapacağız; bundan herkes emin olmalıdır. Altı yıldır basmadık toprak, sıkmadık el bırakmamışız. Pazarören, Halevik, Sıradan, Hassa, Tözgün, Saçlı, Kaynar, Şabanlı gibi Avşar beylerinin ne köylerini ne ovalarını ne de yaylalarını ziyaret etmekten bir gün dahi geri kalmadık.
Diğer yandan, Çerkez tarafında ise Malakköy, Methiye, Akören, Cinliören, Küçükpotuklu, Hayriye gibi Uzunyayla bölgesinin mert vatandaşlarını hiçbir zaman ihmal etmedik. Merkezde Hürriyet, Gümüşgün Yenicami ve burada adını zikredemediğim nice mahallelerimizi karış karış biliyoruz. Pınarbaşılı olmayıp en fazla Pınarbaşı'na giden ve hizmet götüren bir milletvekili olarak hamdolsun ki alnımız ak, başımız dik bir şekilde Pınarbaşı'mızın 122 mahallesine gitmişiz, görmüşüz, sarılmışız, kucaklaşmışız Allah'a şükürler olsun; hem de öyle birilerinin bugün navigasyonla Pınarbaşı'nı Türkiye haritasında bulmaya çalıştığı gibi değil, biz Pınarbaşı'nın 122 köyünü pare pare biliyoruz, hanelerine girmişiz, çaylarını içmişiz, yemeklerini yemişiz, Allah'a şükürler olsun, onlar da bizi çok iyi biliyorlar. Ama gelen misafirlere de hoş geldiniz diyoruz; bir turist gibi gezip gidiyorlar Allah'a şükürler olsun.
Değerli milletvekilleri, biz 2 Haziranda sadece Pınarbaşı kazansın istiyoruz; biz kazanalım demiyoruz, Menduh Uzunluoğlu Başkan kazansın demiyoruz; biz diyoruz ki Pınarbaşı kaybetmesin. Pınarbaşı'mız bir beş yıl daha Allah'ın izniyle Cumhur İttifakı'yla kalkınsın, gariban babası, elli yıllık ülkücü, Cumhur İttifakı'nın bir neferi ve adam gibi adam olan Menduh Uzunluoğlu'yla yine ileriye doğru yol alsın istiyoruz. Dökme suyla değirmenin dönmeyeceğinin altını çizerek Pınarbaşılı aziz hemşehrilerimizin lafa değil icraata bakacağından hiçbir şüphemiz olmadığını da belirtmek istiyorum. Bizim sevdamız Pınarbaşı'dır ve Allah'ın izniyle yurt dışındaki Pınarbaşılı hemşehrilerimizin, diğer şehirlerdeki Pınarbaşılı hemşehrilerimizin ve aziz Pınarbaşılı hemşehrilerimizin destek ve dualarıyla kazanacağımızı biliyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle İstanbul'un fethinin 571'inci yılını kutluyor, başta Fatih Sultan Mehmet Han olmak üzere tüm ecdadımızı rahmetle anıyor, söz konusu teklifi olumlu değerlendirdiğimizi belirtmek istiyor, Genel Kurulumuzu saygılarımla selamlıyorum. (MHP ve AK PARTİ sıralarından alkışlar)