GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türk Ticaret Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:82
Tarih:15.05.2024

HEVAL BOZDAĞ (Ağrı) - Sayın Başkan, değerli Genel Kurul; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bugün Kürt dil bayramı, dünyanın herhangi bir köşesinde yaşayan Kürt'e sesleniyorum: "..."(*)

MEHMET DEMİR (Kütahya) - Çeviricilerde bile yoksunuz!

HEVAL BOZDAĞ (Devamla) - Teşekkürler.

Bu hafta eczacılık haftası ve 14 Mayıs Eczacılar Günü olarak kutlanıyor. İlacın üretiminden hastaya ulaştırılmasına kadar geçen her aşamada yetkinlik sahibi 50 bine aşkın eczacı halkımızın en yakın sağlık danışmanı olmaya devam ediyor ve yüz seksen beş yıldır güvenilir ve kolay erişilebilir ilaç hakkını ve sağlıklı yaşam hakkını savunuyorlar. Eczacılık, birinci basamak sağlık hizmetlerinden ve Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın, piyasacı sağlığın sağlık sisteminin yarattığı çöküşünden maalesef ki nasibini aldı. Gerek pandemide gerekse 6 Şubat depremlerinde ortaya koydukları emek ve toplumsal eczacılık yaklaşımıyla iktidarın tüm yok saymaları ve görmezden gelmelerine karşın toplumsal sağlık hakkı mücadelesinde var olduklarını bir kez daha ispatlamışlardır, ilaca ve sağlığa ilişkin diğer ürünlere güvenli erişimi ve dayanışmayı ortaya koymuşlardır.

TÜİK'in sağlık harcamaları istatistiklerine göre Türkiye, toplam sağlık harcamalarının gayrisafi yurt içi hasıla içindeki oranının yıllara göre giderek azalmasıyla OECD ülkelerine göre sağlığa en düşük pay ayıran ülkedir. Hane halkları tarafından tedavi, ilaç ve benzeri amaçlı yapılan cepten sağlık harcaması 2022 yılında bir önceki yıllara göre yüzde 98,8 oranında artmıştır. Yani toplum sağlığa daha fazla ödenek ayırmak zorunda kalmış, devlet kamusal sağlık hizmeti yükümlülüğünü yurttaşa yıkmıştır. Toplam sağlık harcamasındaki azalmanın yanında, yapılan sağlık harcamalarının da koruyucu ve tedavi edici sağlığın geliştirilmesi yerine büyük oranda, şehir hastaneleri gibi "yatırım" adı altında sermaye gruplarına aktarılmasının sonuçları olarak toplum kronik sağlıksızlığa itilmiştir. Geri ödeme kapsamında yer alan ilaçlarda kısıtlamalara gidilmektedir. Hastaların cebinden çıkacak ilaç fiyat farkları giderek artmıştır. Türk Eczacıları Birliği 2024 yılında katılım payı haricinde yurttaşın cebinden çıkacak ilaç fiyat farkının 20 milyar lirayı bulacağını öngörmektedir. Çarpıcı bir örnek vereyim size: Diyabetik hastaların kullandığı şeker ölçüm stripleri var, bunların en ucuzunun fiyatı 150 lira civarında. Bu fiyatın 40 lirası ancak geri ödeme kapsamına alınmış durumda ve açığa çıkan 150 liralık fark hastanın cebinden çıkıyor. Bir emekli üç aylık tedavi için 9 kutuyu raporuna yazdırabiliyor ve bunun devlete maliyeti 360 lira, hastaya maliyeti ise 990 lira. İlaç yoklukları, ilaca kısıtlı erişim sorunları, yarım kalan tedaviler ve komplikasyonlarıyla uzamış tedavi süreçleri hastaları mağdur etmeye devam ediyor. Yeni keşif, yeni nesil ilaçların ülkemizde erişime açılmaması ve hastalarımızın yeni tedavi olanaklarından faydalanmamaları sorun olarak karşımıza çıkmaya devam ediyor.

Tüm bu tablo karşısında eczacıların talepleri ise şunlar: Öncelikli olarak hastaların tedavileri için ihtiyaç duydukları ilaçlara erişimi sağlanmalı, ödemek durumunda kaldıkları ek tedavi maliyetleri kaldırılmalıdır. Genel bütçeden sağlığa ayrılan pay artırılmalı ve bu pay en az yüzde 15 olmalı ve kaynakların sermaye sömürüsünden kurtarılarak doğru kullanılması sağlanmalıdır. İlaçların kamu tarafından üretilmesi, dışa bağımlı olmayan bir ilaç sanayisi hedeflenmelidir. Kamuda görev yapan meslektaşlarımız ile emekli kamu eczacılarımızın özlük hakları iyileştirilmeli, hak kayıplarının giderilmesi sağlanmalıdır. Deprem bölgesinde zor koşullar altında hâlâ fedakârca hizmet etmekte olan eczacılar var ve konteynerlerde hizmet üretiyorlar, onlara yönelik olarak özel iyileştirilmeler ivedilikle sağlanmalıdır. Kontrolsüzce açılan eczacılık fakülteleri ciddi bir nitelik ve istihdam sorunu yaratmıştır, yeni eczacılık fakülteleri açılmamalıdır. Yeni mezunlar için yeni istihdam politikaları hayata geçirilmeli; kamu kuruluşlarında, özel hastanelerde ve devlet hastanelerinde, dağıtım kanallarında ve ilaca ilişkin hizmetlerin yürütüldüğü her alanda eczacı sayısı artırılmalıdır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın Sayın Bozdağ.

HEVAL BOZDAĞ (Devamla) - Piyasacı sağlık ve ilaca erişimde yaşanan sıkıntılar ile muayene ve katkı paylarının eczaneler üzerinden sağlanması sonucu son dönemde eczacılara yönelik şiddet olaylarında da ne yazık ki ciddi bir artış bulunmaktadır. Bu nedenle bu yükün üzerlerinden alınmasını talep etmektedirler. Tüm eczacıların 14 Mayıs Bilimsel Eczacılık Günü'nü kutluyoruz.

Teşekkürler. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)