GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:82
Tarih:15.05.2024

CHP GRUBU ADINA SUAT ÖZÇAĞDAŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Bugün, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli üzerine burada verilen grup önerisi üzerinde konuşacağız.

Öncelikle adından başlarsak "Türkiye Yüzyılı" Adalet ve Kalkınma Partisinin bir seçim sloganıdır. Bu, maalesef, iktidarın devlet ciddiyetini göstermesi açısından not edilmesi gereken birinci meseledir.

İkinci mesele "maarif modeli" kelimesidir. "Maarif" geçmişte kalan bir kelime, kullandığımız bir kelime değil. Türkiye'de her siyasal görüşten, her toplum kesiminden insan "eğitim" kelimesini kullanıyor ama maalesef Millî Eğitim Bakanının eğitimle ve "eğitim" kelimesiyle bir sorunu olduğunu anlıyoruz. Maarif Modeli'yle ilgili olarak böyle bir isim önerilmesi bile meseleye ne kadar politik ve geçmişe referansla bakıldığını gösteren bir örnektir.

Sayın vekiller, işin bu tarafını bir kenara bırakırsak bilimsel meseleler üzerinde konuşmamız lazım. Birincisi, dünyanın her yerinde ülkeler zaman içerisinde müfredat programlarını değiştirebilirler, yeni koşullar çerçevesinde eğitim programlarını dönüştürebilirler, Türkiye'de de bunu yapmak mümkündür. Fakat bunu yapmanın bilimsel koşulu, birincil koşulu bir ihtiyaç analizi yapmaktır. Maalesef Millî Eğitim Bakanlığı yeni programla ilgili olarak hiçbir ihtiyaç analizi yapmamıştır. Dolayısıyla bu programın hangi ihtiyaca karşılık geldiği, hangi sınıflarda hangi eksiklere göre karşılık geldiği kesinlikle belli değildir. İki, hangi eğitim modeli, hangi eğitim felsefesine göre yapıldığı belli değildir; bunun belli olmadığı kaynakçasının olmadığından görülmektedir. Üç, daha kötüsü, programın içerisine "yiğitlik, mertlik, dürüstlük" yazan arkadaşlar bu programı kimlerle yazdıklarını bile söyleyememektedirler. Bu Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'ni kimin yazdığı belli değildir, akademik etik açısından bu hayalet yazarlıktır, ciddi bir skandaldır. Dolayısıyla programı kimin yazdığı şu anda belli değildir. Bir başka konu, bu programı Sayın Bakan on yılda yazdıklarını iddia etmektedir. Bu gerçeğe dayanmıyor çünkü Sayın Bakan zaten 2023'ten bu yana Bakan ama on yılda programı yazmış olduğunu iddia edenler on gün tartışma süresi vermemişlerdir. Bakın, Türkiye'de cumhuriyet tarihi boyunca böyle bir süreç yaşanmamıştır, 3 bin küsur sayfalık 27 dosya için yedi gün içerisinde geri bildirim verilmesi istenmektedir ve üstelik de o geri bildirimi vatandaşların e-devlet üzerinden vermesi istenmektedir yani aslında Millî Eğitim Bakanlığı vatandaşları fişlemek istemektedir. Neden bir "web" sitesi açmıyorsunuz? Neden insanların yazmasına izin vermiyorsunuz? Bu da bir başka garabettir.

Bir başka nokta daha ekleyelim, konuşmalarımızı eğitim bilimleri çerçevesinde yapalım: Bir program öneriyorsunuz, önerdiğiniz programın çok iyi olduğunu iddia ediyorsunuz. Bunu nereden anlayacağız? Sınıflarda uygulanması lazım, değil mi? Önce uygulayacağız. Ne diyor Sayın Bakan? "Okul öncesi, 1,5,9'uncu sınıflarda biz bunun pilotunu yapacağız ve aynı anda başlayacağız bütün Türkiye'de." diyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun tamamlayın lütfen.

SUAT ÖZÇAĞDAŞ (Devamla) - Ya, tüm dünyada bunun böyle olmayacağını herkes bilmiyor mu? Deneme okulları niye var? Sayın Bakan çıksın... Deneme Lisesi var -altı dakika sonra- Bahçelievler'de. Önce deneme liselerinde, deneme okullarında bu programı uygulayacaksınız, oradan çıkan geri bildirimler çerçevesinde revize edeceksiniz, eğer çok başarılı bir programsa öğretmenlerinizi eğiteceksiniz, ders materyallerini uygulayacaksınız. Bu derece eğitim bilimlerinden uzak, bu derece yanlış bir çalışma yapılabilir mi? Sayın Bakan iki ay önce okul öncesi programını değiştirmişti, iki ay -Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekilleri- iki ay sonra yeni müfredat geldi. Biriniz çıkıp burada deyin ki "İki ayda şu değişti de okul öncesi programını değiştirdik." Ve getirdiğiniz program yanlış, oyun temelli olmayan bir program.

Sonuç itibarıyla, bu program Adalet ve Kalkınma Partisinin çağ dışı eğitim manifestosudur, eğitim bilimleriyle uzaktan yakından bir alakası yoktur. Cumhuriyet Halk Partisi olarak Türkiye'de hedeflemekte olduğunuz kindar ve dindar nesiller yetiştirme projenize asla izin vermeyeceğiz; Meclisin bu konuyu başından sonuna tartışması gerekmektedir.

Saygılar sunarım. (CHP sıralarından alkışlar)