GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:78
Tarih:07.05.2024

DEM PARTİ GRUBU ADINA İBRAHİM AKIN (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi DEM PARTİ adına saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

Sözlerime başlamadan, 6 Mayısta idam cezasıyla katledilen Yusuf Aslan, Hüseyin inan ve Deniz Gezmiş'leri burada saygıyla anmak istiyorum. Onların idam sehpasına giderken "Yaşasın Kürt halkının ve Türk halkının kardeşliği." şiarının fikrî takipçisi olduğumuzu buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum.

Değerli milletvekilleri, konuşmakta olduğumuz konu Türkiye'nin yarası. 2023 yılında KPSS'ye öğretmenlik alanından giren sayısı 572 bin. Yine, Sayıştayın 2019 yılında tespit ettiği öğretmen açığı 138 bin ve şu anda bilim insanları, eğitimciler 150 bin civarında öğretmen açığı olduğunu söylüyorlar ve aynı zamanda, Millî Eğitim Bakanı da bunun 20 binini atadığını söylüyor.

Aynı zamanda, biliyorsunuz, ücretli öğretmenlik hikâyesi var ve bu ücretli öğretmenlerimiz asgari ücretin altında, açıkçası kölelik sistemiyle karşı karşıya kaldıkları bir eğitim koşullarında hizmet etmeye çalışıyorlar. Neden öğretmen sayısı önemli? Çünkü bilimsel olarak sağlıklı, nitelikli ve ana dilde bir eğitimin yapılabilmesi için koşulların uygun olması gerekiyor; normal koşullarda eğitimin verimli olabilmesi için, aynı zamanda, öğretmenin de verimli bir çalışma yapabilmesi için bunun çok önemli olduğunu herkes biliyor. Biz araştırmasını yaptığımızda Millî Eğitim Bakanına sorduk. Sorduğumuz sorunun biri şuydu: Neden ülkemizde son zamanlarda yoğun bir şekilde özel okullara insanlar öğrencilerini veriyorlar? Bunu sorduğumuzda Millî Eğitim Bakanı bize "OECD ülkelerine göre yarıdan fazla değil." dedi. Oysa bizim araştırmalarımızda gördüğümüz durum şudur: Yurttaşlarımız OECD ülkelerine göre, bütçelerinden eğitime 2 kat fazla para ayırıyorlar. Biliyorsunuz, Avrupa'nın birçok yerinde eğitim ücretsiz ve gerçekten nitelikli eğitim yapılıyor. Biz de ülkemizin insanlarına nitelikli eğitim yapılmasını istiyoruz. O nedenle hem KPSS'de çok başarılı olmuş öğrencilerimizin yok sayılması, aynı zamanda mülakat sistemi bu bakımdan niteliksizliği ortaya çıkarıyor. Nasıl mı çıkarıyor? Yine, bir soru önergemizde bu açığa çıktı. Mülakat sistemi, biliyorsunuz, dört beş yıl insanlar eğitim görüyorlar, eğitim sonrası, yetmiyor, KPSS'ye giriyorlar, en başarılı olanlar yine mülakata giriyor ve mülakat sırasında maalesef sorular karşısında telef oluyorlar. Gördüğümüz durum şu: Bu öğrenciler, açıkçası, siyasi tercihlere göre tercih ediliyorlar. Biz soru önergemizde birisini şöyle sorduk: "Bir okul müdürü nasıl oluyor da aynı zamanda Ülkü Ocakları Başkanı olabiliyor?"

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Akın.

İBRAHİM AKIN (Devamla) - "Bu, aynı zamanda bir siyasi tercihin ifadesi değil midir?" Bunu sorduğumuzda, Millî Eğitim Bakanı bize aslında ıvır zıvır cevaplar veriyor. Buradan bir kez daha söylüyoruz: KPSS meselesi, bir siyasal tercihin örgütlenmesi meselesidir, daha önce verdiğiniz sözlerde olduğu gibi KPSS konusunda da doğru söylemediniz, şu anda Millî Eğitim Bakanı KPSS'nin gerekli olduğunu söylüyor. Bir an önce bu Meclis araştırma yapmalıdır, önergeye katılıyoruz; araştırma yapmalıdır ki bu ülkedeki insanlar, yurttaşlar sağlıklı, nitelikli eğitim alabilsinler, çocuklarını özel okullara vermesinler ya da yurt dışında eğitim vermek zorunda kalmasınlar. Bunun, herkesin eşit bir şekilde eğitim hizmetinden yararlanmasından başka bir çözümü olmadığını hem sağlıkta hem de eğitimde bunun mutlaka gerçekleştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Aksi takdirde adaletsiz, eşitsiz sistemin devam etmesini sağlayan bir anlayış gerçekleşecektir. Ben Meclisin bu konudaki önergeye sahip çıkmasını istiyorum. DEM PARTİ olarak bu önergeye "evet" diyoruz.

Teşekkür ediyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)