| Konu: | Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 77 |
| Tarih: | 02.05.2024 |
VELİ AĞBABA (Malatya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Malum, dün 1 Mayıstı değerli arkadaşlar, şu fotoğrafı sizin dikkatinize sunmak istiyorum. Bu utanç fotoğrafı AKP'yi Türkiye'ye sadece rezil etmekle kalmadı, Türkiye'deki demokrasinin ölçüsünün ne olduğunu da tüm Türkiye'ye gösterdi. Türkiye'yi değil ama AKP, kendini, dünyaya kendi eliyle rezil etmiş durumda.
Değerli arkadaşlar, bu "utanç duvarı" deyince akla Doğu Almanya ile Batı Almanya'yı ayıran utanç duvarı akla geliyordu ama bugün "millet ile Taksim'i ayıran; işçiyle, emekçi ile Taksim'i ayıran duvar" anlamına geliyor. Allah aşkına şuraya bakar mısınız, her cepte bir tane TOMA, onlarca polis sıraya dizilmiş ve bu sarnıçta millet ile emekçileri ayırmaya çalışıyor.
Değerli arkadaşlar, bu sarnıcı Bizans İmparatoru Theodosius yapmış su depolamak ve İstanbul'un su ihtiyaçlarını gidermek için. Şimdi ne için kullanılıyor, Allah aşkına bir bakın; hakikaten bu durum şeytanın aklına gelmezdi. Sanki şehri düşmandan koruyorlarmış gibi TOMA'larla, polislerle kenti kuşatmış durumda; Türkiye'deki demokrasinin geldiği hâl bu.
Şimdi, bir fotoğraf daha var değerli arkadaşlar, bu fotoğrafa siz yabancı değilsiniz AK PARTİ milletvekilleri olarak çünkü israf ve şatafat sizin yaşam biçiminiz olmuş durumda. Değerli arkadaşlar, şimdi, 16 milyon emeklinin 10 bin lira maaş aldığı bir ülkede, yüz binlerce asgari ücretlinin geçinmekte zorlandığı, beslenmekte zorlandığı bir dönemde Diyanet İşleri Başkanının binmiş olduğu araca bakın değerli arkadaşlar, binmiş olduğu araca bakın. Bakın, tam da bu arada Mehmet Şimşek tasarruf genelgesi yayımlıyor, tasarruf genelgesi yayımlıyor. Mehmet Şimşek, kim tasarruf edecek, fakir fukara mı? Hiç uzağa gitme, genelge yayımlayacağına Diyanet İşleri Başkanına "alo" de, 6 tane makam aracına binmesin, 1 tane makam aracına binsin. Ayrıca, biliyorsunuz, AK PARTİ, Sayın Erbaş yerli ve millî. Yahu, yerli ve millîysen Togg'a binsene. Togg'a niye binmiyorsun? (CHP sıralarından alkışlar) Togg'a niye binmiyorsun? Ayağın mı kirlenir, ne olur, ne özelliğin var senin?
Değerli arkadaşlar, bakın, bu aracın günlük kirası 25 bin TL. Yani bir emekli iki buçuk aylık maaşıyla bu arabaya binebiliyor. Bir asgari ücretli bir buçuk aylık maaşıyla bu arabaya binebiliyor. Ya, insanda vicdan olur, ahlak olur, başka...
Değerli arkadaşlar, Allah bunları ıslah etsin.
MURAT EMİR (Ankara) - Amin!
VELİ AĞBABA (Devamla) - Allah bunlara vicdan versin.
MURAT EMİR (Ankara) - Amin!
VELİ AĞBABA (Devamla) - AK PARTİ iktidarı, şatafat ve israf iktidarı.
Şimdi, Diyanet İşleri Başkanı yapar da bizim Meclis Başkanı geride kalır mı? Ne yazıyor? "Gündüzü seyranlık, gecesi gerdanlık... Medeniyetler beşiği, kadim şehrimiz Mardin'deyiz." Özel uçak... Aa ama tasarruf yapıyor. Ne yapıyor? Mardin'e özel uçakla gidiyor beyefendi, Anıtkabir'e otobüsle gidiyor. Anıtkabir'e otobüsle gidiyor ama otobüsle giderken arkada koruma araçları, makam araçları eşlik etmeye devam ediyor. Güler misin, ağlar mısın değerli arkadaşlar, güler misin, ağlar mısın? Şu hâlimize bak, şu memleketin düştüğü hâle bak! Hâlâ "Tasarruf var." diyorlar, hâlâ milletle alay ediyorlar. Tasarruf, nerede tasarruf? Fakire fukaraya verilen maaşta tasarruf. Bakın, dünyanın en çok makam aracına sahip ülkesiyiz, hâlâ o konumumuzu korumaya devam ediyoruz.
Değerli arkadaşlar, bir başka mesele de -biliyorsunuz- Malatya'nın, Adıyaman'ın en önemli geçim kaynağı tütün. Adıyaman'daki seçim sonuçlarını biliyorsunuz, Abdurrahman Tutdere arkadaşımız seçimleri kazandı. Seçimden önce hiçbir işlem yapmayan iktidar, seçimden hemen sonra tütünlere yasak koymaya; bekleme merkezlerindeki, kargolardaki, araçlardaki tütünleri toplamaya başladı. Ya neyin intikamını kimden alıyorsunuz? Malatya'nın intikamını mı, Adıyaman'ın intikamını mı; kimden almaya çalışıyorsunuz? 2 şehrimizi de deprem vurmuş, yerle bir etmiş. Adıyamanlı çiftçiyi de Malatya Doğanşehirli çiftçiyi de ayakta tutan tek şey tütün ama onu da yasaklıyorsunuz. Ya, siz hani Amerikan karşıtısınız ya, eğer samimiyseniz Amerikan tütününe yasak koyun; Coni'ye "evet" Abuzer'e "hayır". (CHP sıralarından alkışlar) Bunu yüzünüze vurmaya devam edeceğim. O Adıyamanlı fakir fukaranın, Malatyalı fakir fukaranın, çiftçinin elleri sizin yakanızda. Bu yüzünüzü, bu yaptıklarınızı Türkiye'ye duyurmaya devam edeceğiz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Ağbaba, lütfen tamamlayın.
VELİ AĞBABA (Devamla) - Adıyamanlılar da bilsinler ki Abdurrahman Tutdere Belediye Başkanı oldu ama Cumhuriyet Halk Partisi Grubu başta olmak üzere Veli Ağbaba Adıyaman milletvekilliği yapmaya devam edecek.
Değerli arkadaşlar, bir başka konu, hakikaten deprem döneminde yapılmış büyük bir ayıp. "Eşya yardımı" diye bir şey var. 6 Şubat depreminden sonra Süleyman Soylu "Ağır hasarlı binalar ve iş yerlerine girmeyin, eşya yardımı yapacağız." dedi ve insanlar, depremin o acı günlerinde, vergi dairelerinde uzunca kuyruklara girerek, sabahın erken saatlerden itibaren kuyruğa girerek eşya yardımıyla ilgili beyanda bulundular. Malatya'da iş yerleri için dosya sayısı 9 bin, konutlar için 64 bin. Tek bir kişiye bir tane eşya yardımı yapılabilmiş değil. Madem ödeme yapmayacaktınız bu insanlarla niye dalga geçtiniz? Tekrar söylüyorum, hâlâ bir Malatyalı'ya bir tek eşya yardımı yapılabilmiş değil. Bir deprem vurdu, bir de AK PARTİ'nin yalanı vurdu. İnsanlar mağdur durumda, bu konuların çözülmesini bekliyor.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)