| Konu: | Turist Rehberliği Meslek Kanunu ile Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 72 |
| Tarih: | 17.04.2024 |
ŞERAFETTİN KILIÇ (Antalya) - Değerli Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz Turist Rehberliği Meslek Kanunu ile Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanunu'nda değişiklikler öngören kanun teklifinin 2'nci maddesi üzerinde söz aldım. Genel Kurulu ve ekranları başında bizleri takip eden aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Bu hafta Şehitler Haftası. Vatanımızın bağımsızlığı uğruna canlarını feda eden tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.
Her yıl 15-22 Nisan tarihleri arasında çeşitli etkinliklerle kutlanan Turizm Haftası'nın ve turizm sezonunun ülkemize, milletimize ve turizm sektöründe yer alan tüm işletmelere hayırlı olmasını dilerim.
Antalya'nın Konyaaltı ilçesinde yaşanan teleferik kazasında hayatını kaybeden vatandaşımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralı vatandaşlarımıza da acil şifalar diliyorum.
Değerli milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisimizde turizm sektörümüz ve turist rehberliği mesleğinin geleceği adına kritik bir kanun teklifinin görüşmelerini gerçekleştiriyoruz. Dünya çapında yaşanan hızlı değişimlerle birlikte turizm sektöründe yaşanacak değişim ve gelişmelerin de kaçınılmaz olduğu malumunuzdur. Yapacağımız yasal düzenlemelerle turist rehberlerimizin niteliklerini güçlendirme, mesleki standartları yükseltme ve turizm sektöründeki hizmet kalitesini artırma gibi amaçlarımız olmalıdır. Ancak, üzerinde konuştuğumuz teklife baktığımızda, burada görüşülen birçok kanuni düzenlemede olduğu gibi temel bazı eksiklikler mevcuttur. Bu tür yasal düzenlemeler yaparken olmazsa olmaz şartlardan biri, düzenleme yapılacak konudaki ilgili bütün paydaşların sürece dâhil edilmesidir ancak ne var ki teklifte bu en temel şarta uygun hareket edilmemektedir. Yasanın yapım sürecinde turizm sektörünün temsilcileriyle görüşülmemiş, çalışanların talepleri esas alınmamış ve sermayenin azami ölçüde kâr edebilmesi temin edilmeye çalışılmıştır. Hangi konuda olursa olsun, böyle bir yaklaşımla yapılacak düzenlemelerin mevcut sorunlara çözüm üretmek yerine yeni sorunlara sebep olacağı aşikârdır.
Üzülerek ifade ediyorum ki Türkiye'de turizm sektörü uzun yıllardır arazi rantı, ormanlık alan talanı, sahillerin gasbı ve emek sömürüsü üzerinden sürdürülmektedir. Mevcut çalışma koşulları itibarıyla turist rehberleri başta olmak üzere turizm çalışanları birçok sorunla karşı karşıyadır; güvencesiz çalışma, düşük ücret, kayıt dışı çalıştırma, uzun iş günü süreleri, istikrarlı olmayan iş imkânı ve daha pek çok sorun. Bu kanuni düzenlemenin en başta bu problemleri çözmesi gerekirdi ancak ne yazık ki bunlar görmezden gelinmiş.
Değerli milletvekilleri, bugün turizm sektörü devletlerin işlevsel olarak kullanabildiği önemli bir diplomasi aracı hâline gelmiştir. Dolayısıyla turizm sektöründeki hizmet kalitesi devletin itibarıyla doğrudan ilgili bir konudur. Bugün siz sektördeki sorunları bütün paydaşlarla birlikte çözüme kavuşturmak yerine sadece kâr amacı güden bir anlayışla sektörü dizayn etmeye çalışırsanız en başta devletin itibarını zedelemiş olursunuz.
Bu teklifte temel bazı yanlışlar yapılıyor. Nedir bunlar? Turizm çalışanı rehberler işsizler ordusuna itiliyor, turist rehberi olma şartları esnetiliyor. Turist rehberlerinin en az bir yabancı dil bilme zorunluluğunu fiilen kaldırarak ucuz iş gücü bulma konusunda sermaye sahiplerine alan açılıyor. Her tur aracında bir turist rehberinin bulunması zorunluluğunu ortadan kaldırarak sermaye sahiplerine yeni bir kâr olanağı sunuluyor. Mesleği nitelik kaybına uğratmanın ve işçiler arası rekabeti artırmanın yolunu açarak sermayenin elini kuvvetlendiriyor. Bu temel yanlışlara baktığımızda bile amacın üzüm yemek değil bağcıyı dövmek olduğunu görebiliyoruz.
Değerli milletvekilleri, yapılan yanlışların sonucu olarak turizm sektörümüz gelişemiyor ve alınan verim, potansiyeline baktığımızda olması gerekenin çok altında kalıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Kılıç, lütfen toparlayın.
ŞERAFETTİN KILIÇ (Devamla) - Ülkemiz turizm imkânları bakımından dünyada eşi olmayan bir ülkedir ancak bu imkânlar maalesef değerlendirilemiyor. Sadece Antalya'mız her yıl ortalama 15 milyon turist ağırlamaktadır. Antalya'mız tek başına Kaleiçi, Olympos Antik Kenti, Yanartaş, Aspendos Antik Tiyatrosu, Side Antik Kenti, Köprülü Kanyon, Beldibi Mağarası, Karain Mağarası, Patara Antik Kenti, Antalya Arkeoloji Müzesi, Konyaaltı Plajı, Kleopatra Plajı, Lara Plajı, Phaselis Plajı, İncekum Plajı, Kaputaş Plajı, Patara Plajı ve daha sayabileceğimiz nice zenginliklere sahiptir. Sadece sermaye sahiplerine kâr ettirmeyi amaçlayan düzenlemeler yapılmasa Antalya'mızı ziyaret eden turistlerin getirileri bile tek başına ülkemizi ihya etmeye yeter de artar bile.
NEVROZ UYSAL ASLAN (Şırnak) - O yüzden mi ekonomik kriz var? Halk aç, yoksul.
ŞERAFETTİN KILIÇ (Devamla) - Bu duygularla Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Vatandaşa hizmet etmeyen hiçbir düzenlemenin destekçisi olamayacağımızı da buradan ifade etmek istiyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)