| Konu: | Seçim ve bayram sonrası yoğun bir mesaiye başlandığına, geçmiş ramazan ayına ve Ramazan Bayramı'na, seçim sonuçlarının verdiği mesajı her siyasi partinin doğru okuması gerektiğine, emeklilerinin 10 bin lirayla geçinemediklerine, atama bekleyen öğretmenlerin gözünün kulağının bugün toplanan Kabinede olduğuna, mülakata, Beşiktaş'taki yangın faciasına ve Antalya'daki teleferik kazasına, bugünün Türkiye'de hükûmet sisteminin değiştiği gün olduğuna ve bu sistemin bu hâliyle milletin dokusuyla uyuşmadığına, Gazze sorununun tüm acısıyla devam ettiğine, İsrail'le yapılan ticaretle ilgili bir itirazlarının olduğuna, İran-İsrail arasında yaşanan krize ve Türkiye'nin bölgede daha aktif bir tutum ortaya koymak zorunda olduğuna ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 71 |
| Tarih: | 16.04.2024 |
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) -Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.
Tabii, seçim ve bayram sonrası yoğun bir mesaiye başlıyoruz, tüm siyasi partilerimize, milletvekillerimize, değerli Başkanlık kuruluna ve çalışma arkadaşlarımıza başarılar diliyorum.
Ramazan ayını, Ramazan Bayramı'nı geride bıraktık, ben tekrar geçmiş ramazan ayınızı ve Ramazan Bayramı'nızı tebrik ediyorum, hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Evet, değerli milletvekilleri, önemli bir seçimi geride bıraktık, göreve seçilen tüm yerel yöneticilerimizi tebrik ediyorum. Milletimizin verdiği her karara saygı duyulmalıdır ve bu mesajdan ders çıkarılmalıdır. Seçim sonuçları hiç şüphesiz ki her siyasi partiye açık mesajlar vermiştir, her siyasi parti bu mesajları doğru okumalıdır. Elbette biz de vatandaşımızın mesajını doğru okuyup vatandaşımızın arzu edeceği, güçlü, yeni bir siyasi aklı, yeni bir hikâyeyi ortaya koyacağımızı ifade etmek istiyorum.
Evet, seçimler geçti, Türkiye Büyük Millet Meclisinin önemli gündemleri olmalı diye düşünüyoruz; önemli sorunlarımız var, sokağın önemli sorunları var. Seçimde hiç şüphesiz ki en önemli mesajı emeklilerimiz vermiştir. Emeklimizin geçim sıkıntısına, 10 bin lira maaşla geçinemeyeceği gerçeğine bir kere daha dikkat çekmek istiyoruz. Bu sorun çözülmelidir. Emeklimiz nefes alana kadar biz bu yapıcı muhalefet anlayışımızı ortaya koymaya devam edeceğiz.
Atama bekleyen öğretmenlerimizin gözü de kulağı da bugünkü Kabinede; sekiz aydır bekliyor bu gençler. Sonuna kadar genç arkadaşlarımızın yanındayız. Onlar adına tekrar buradan seslenmek istiyoruz: Türkiye üzerinde kambur olan bu mülakat zilletini kaldırın artık diyoruz; adalet için kaldırın, liyakat için kaldırın, Türkiye'nin geleceği için kaldırın. Ve bir şey daha ekliyorum: Dağ fare doğurmasın, öğretmen adaylarımız hayal kırıklığına uğramasın, yeterli sayıda öğretmen ataması açıklansın diyoruz.
Evet, vatandaşımızın sorunu çok. Bizim, önemli olan bütün konuları Türkiye Büyük Millet Meclisine vatandaşımız adına taşıyacağımızı buradan bir kere daha ifade etmek istiyorum.
Seçim sonrasında Beşiktaş'ta bir yangın faciası, Antalya'da bir teleferik kazası yaşandı. Bu kazalarda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. 2 kaza da önemlidir, bu 2 kazanın da en ince ayrıntısına kadar detayları araştırılmalıdır, yasal süreçler titizlikle yürütülmelidir ve burada hiçbir siyasi beklenti de olmadan bu süreçler titizlikte yürütülmelidir diye ifade etmek istiyorum.
Bugün önemli bir gün değerli milletvekilleri; Türkiye'de hükûmet sisteminin değiştiği gün bugün. Şöyle bir geriye dönüp baktığımızda, mevcut sistemin bu hâliyle milletimizin dokusuyla uyuşmadığını görüyoruz; kuvvetler ayrılığı ilkesinin, bu sistemden maalesef bu hâliyle zarar gördüğünü görüyoruz. Bir kere daha ifade etmek istiyorum...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın Sayın Şahin.
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Eğer Türkiye bu sistemle yoluna devam edecekse bu sistemin revizyona uğraması şarttır: Ben, buradan Sayın Cumhurbaşkanımıza bir çağrıda bulunmak istiyorum: Evet, bizim eleştirilerimiz, itirazlarımız var zaman zaman ancak Sayın Cumhurbaşkanının bu ülkeye önemli hizmetleri olmuştur, bir önemli hizmeti daha olsun Sayın Cumhurbaşkanımızın Sistemin en önemli sancısı olan şu partili Cumhurbaşkanlığı uygulamasına son verilmesi, tarafsız bir Cumhurbaşkanlığı makamının olması ve kuvvetler ayrılığı ilkesinin güçlenmesi için Sayın Cumhurbaşkanımızdan tarihî bir adım beklediğimizin altını çizmek istiyorum.
Gazze sorunu maalesef tüm acısıyla devam ediyor, İsrail'in barbarlığı devam ediyor ve dünyanın gözü önünde İsrail bir soykırım suçu işliyor. Bu anlamda, bu suça sessiz kalamayız, Türkiye olarak daha fazla aktif rol almamız gerektiğinin altını bir kere daha çizmek istiyorum. Burada bizim bir itirazımız vardı, İsrail'le...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Başkanım, toparlıyorum.
BAŞKAN - Buyurun, bitirelim lütfen.
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - İsrail'le yapılan ticaretle ilgili bir itirazımız var, iktidar kanadı bunu ısrarla reddetmişti, 9 Nisanda Ticaret Bakanlığının bir açıklaması var 54 kalemde ticaretin kısıtlandığına ilişkin. Arkadaşlar, eğer daha önceki itirazlarınızda haklıysanız bu kısıtlama ne anlama geliyor? Bir arkadaşımız açıklarsa gerçekten memnun oluruz. Bir soru daha: Kısıtlama getirilmeyen, devam eden ticaret kalemleri var mıdır? Bu konularda kamuoyunun sağlıklı bir şekilde aydınlatılması gerektiğini ifade ediyoruz. Tam kapsamlı bir ambargo istediğimizi, limanlarımızın ve hava sahamızın da İsrail'e kapatılması gerektiği talebimizi bir kere daha tekrarlıyoruz.
İran-İsrail arasında bir kriz yaşanıyor. Biz "Yurtta sulh, dünyada sulh." ilkesini savunan bir millet olarak her zaman bölgemizde barışın tarafındayız. Bölgede bölgesel bir barış ve Filistin'de kalıcı bir çözüm için, kalıcı bir barış için Türkiye daha fazla aktif rol almalıdır. Ancak bizim dikkatimizi çeken bir husus...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Başkanım, son defa, toparlıyorum.
BAŞKAN - Teşekkür ederim, lütfen...
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Son cümlelerim...
BAŞKAN - Buyurun.
İSA MESİH ŞAHİN (İstanbul) - Teşekkür ediyorum.
Kriz gecesi 85 milyon vatandaşımızı rahatlatacak bir açıklama bekledik. Bu tür durumlarda devlet ciddiyetinin gereği olarak bir kriz masası oluşturulmalıdır; oluşturuldu mu bilmiyoruz. Vatandaşı rahatlatacak açıklamalar yapılmalıdır; neden yapılmadı o gece, gerçekten merak ediyoruz. Türkiye bölgesel bir güçtür, güçlü bir devlettir dolayısıyla bu güçlü devletin gereği olarak edilgen ve pasif bir tutum ortaya koyamayız, bunu kabul edemeyiz değerli milletvekilleri. Gücümüzün farkında olmak zorundayız, buna göre daha aktif bir tutum ortaya koymak zorundayız. Bölgedeki krizin tek çözümü Gazze'de savaşın bitmesi ve Filistin'de adil, kalıcı bir çözümün, bir barışın sağlanmasıdır. Bunun için de Türkiye üzerine düşeni eksiksiz yapmalıdır diyorum.
Başkanım, teşekkür ediyorum.