GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:59
Tarih:13.02.2024

SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA MUSTAFA BİLİCİ (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İYİ Parti önergesi üzerine Saadet-Gelecek Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Ülkemiz verimli meyve bahçeleriyle narenciye üretiminde dünyada 7'nci, dekar başına verimde ise Endonezya'dan sonra 2'nci sıradadır. Narenciye üretiminde karnemiz zayıf değil, bu bir gerçek fakat üretimin bolluğu sorunlarımızın olmadığı anlamına da gelmiyor, çok ciddi ve çözülmeyi bekleyen sorunlarımız var. Bu sorunlar çözülmediği takdirde ülkemizin üretim karnesi artık pek de iyi olmayacak. Bu görünen bir gerçek. Peki, nedir bu sorunlar? Bu sorunlar nasıl aşılacak? En büyük sorunlardan biri, son yıllarda ortaya çıkan ürün bolluğunun ihraç edilememesidir. Pandemi döneminde iktidar tarafından getirilen ihracat yasakları ve bunu takip eden sınırlamalar narenciye ihracatımıza ve ihracatçımıza darbe vurmuştur. İhraç edilemeyen ve iç piyasada kalan ürün, bahçedeki fiyatı düşürmedi, âdeta yok etti. Ha, diyeceksiniz ki: "Tüketicimiz açısından iyi bir durum ortaya çıktı, tüketicimiz artık ucuza narenciye alabiliyor." Hayır, öyle olmadı. Tarlada 1-2 liradan satılan portakal, limon, mandalina; manavda, markette, pazarda 25-30 lira. Bu durum plansızlığın, enflasyonun, iş bilmezliğin en büyük örneklerindendir. Bakın, bugün motorinin litresi 45 liraya ulaştı, 1 litre mazot 40 kilo limona tekabül ediyor. Soruyorum: Bu durumun akılla vicdanla bağdaşır bir yanı var mı?

Kıymetli milletvekilleri, bu sorununun yarattığı bir diğer sorun da birkaç yıldır narenciye üreticimizin hiçbir şey kazanamaması. Bu üreticiler bu meyveleri Türkiye'nin en verimli topraklarında üretiyorlar. Kazanamayan üretici ne yapar? Ağacını söker, başka ürünlere yönelir. Biz çıkıp diyemeyiz ki: "Hayır, sökme." Üretici kazanmıyor, ne yapabilir ki başka? Sosyal medyada ve basında üzülerek seyrediyoruz; portakal üreticimiz ağaçlarını kesiyor, limon üreticimiz iş makineleri vasıtasıyla yıllardır emek vererek yetiştirdiği limon ağaçlarını söküyor. Bu görüntüler şüphesiz ki hepimizin canını yakıyor. Limondan, portakaldan ancak on yılda tam verim alınabiliyor yani bugün bir fidan dikseniz ancak on yıl sonra tam manasıyla verim elde edebiliyorsunuz. Ağaçlarımızın kesilmesi, bahçelerimizin bozulması ülkemizin narenciye geleceğine yönelik riski açıkça gösteriyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, bitirelim Sayın Bilici.

MUSTAFA BİLİCİ (Devamla) - Narenciye üretimimizin geleceği kuşkusuz ki tehlike altındadır. İktidar, narenciye üreticisine verdiği desteği derhâl radikal bir şekilde artırmalı, dış piyasada narenciyenin ihraç edilebilmesi için uygun pazarlar bulmalı ve diğer narenciye ihracatçısı ülkelerle rekabet etmeye yönelik adımlar atmalıdır. Bu adımlar atılmadığı takdirde narenciyede kendi kendine yetebilen bir ülke olmaktan çıkmamız kaçınılmazdır.

Tarım Bakanına konuyla ilgili soru önergesi verdik ama maalesef, daha önceki soru önergelerimizde olduğu gibi bu yazılı soru önergemize de cevap vermedi. Tarım Bakanımızın da bu vesileyle Anayasa'ya uygun davranarak verdiğimiz yazılı soru önergelerine cevap vermesini, hassasiyet göstermesini talep ediyorum.

Bu vesileyle Genel Kurulu tekrar saygılarımla selamlıyorum. (Saadet Partisi ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)