| Konu: | Saadet Partisi Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 59 |
| Tarih: | 13.02.2024 |
SAADET PARTİSİ GRUBU ADINA MUSTAFA KAYA (İstanbul) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; Genel Kurulu ve televizyonları başında bizleri izleyen değerli vatandaşlarımızı, kalbi Filistin için çarpan, zulmün bir an önce sona ermesi için her gece dua eden insanlarımızı saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkanım, size de geçirmiş olduğunuz rahatsızlıktan dolayı geçmiş olsun dileklerimi iletiyor, Allah tekrarından korusun diye dua ediyorum.
Bugün, tam 136'ncı gün, aslında onlarca yıldır süregelen ancak dünyanın tepkisini çekecek kadar şiddetlenen İsrail saldırılarının 136'ncı günü; çocukların vicdansızca öldürüldüğü koskoca 136'ncı gün; kadınların tecavüze, tacize uğradığı yüz otuz altı gün; bebek, yaşlı, çocuk, kadın demeden insanların katledildiği yüz otuz altı gün. Bu yüz otuz altı günde 13 bin çocuk şehit oldu, 2 milyon kişi yerinden edildi, Mescid-i Aksa'ya 258 operasyon düzenlendi, 7 bin kişi kayboldu, günde 10 çocuğun bacağı kesildi, UNICEF'e göre 1 milyon çocuk risk altında, 23 tane hastane yıkıldı, 115 gazeteci öldürüldü, 67 bin konut yıkıldı.
Değerli milletvekilleri, en temel insan haklarının hiçe sayıldığı, uluslararası hukukun çalışmadığı, İslam devletlerinin bile bu konuda eylem ve söylem birliğine giremediği, dinsel, ırksal, siyasal açıdan soykırımın bütün şartlarının oluştuğu yüz otuz altı günü geride bıraktık.
Değerli milletvekilleri, dünya genelinde her dinden, dilden, ırktan on binlerce insanın toplandığı ve İsrail karşıtı eylemlerin devam ettiğini görüyoruz. Bu eylemler, İsrail'in meşruiyetinin sarsılması açısından oldukça önemli. Vicdan sahibi insanlar görevini yerine getirmeye devam ediyor, edecektir. Bununla birlikte devletlerin de üstüne düşeni yapması gereken bazı koşullar vardır. Bu bebek katillerine diplomasinin bütün boyutlarını kullanarak "Dur!" denilmesi elzemdir ancak Güney Afrika Cumhuriyeti'nin çabalarının bir örneğini daha göremediğimiz gibi, hiçbir söz hakkı olmamasına rağmen, Güney Afrika'nın yaptığı bu girişimin iç siyasete malzeme yapılarak bunun üzerinden bazı kazanımlar elde edilmeye çalışıldığını görüyoruz. Çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 30 bine yakın insanın katledildiği Gazze için sözün ötesinde ortaya konan ne var değerli arkadaşlar? Kadın, çocuk, yaşlı demeden insanları öldüren, bedenlerini parçalayan İsrail Gazze'yi de bir açık hava hapishanesine dönüştürürken, hastaneleri, okulları, camileri, kiliseleri vurup Gazze'yi şiddetli bir ambargoya maruz bırakırken Türkiye üzerine düşenleri tam anlamıyla yapabildi mi? İsrail Türkiye'nin herhangi bir sözünden, açıklamasından dolayı yaptıklarından vazgeçti mi?
Değerli milletvekilleri, biz bu soruları sorduğumuzda maalesef cevap alamıyoruz. O sebeple, ne yapıldığını ya da yapılmadığını buradan defalarca ifade etmiş olmamıza rağmen bir kere daha kamuoyunun dikkatlerine arz ediyorum.
Bakınız, çok önemli bir noktayı arz ediyorum: İsrail'in bomba yağdırmaya devam ettiği günlerde her bir milletvekilinin burada İsrail'i telin ettiği, kınadığı günlerde İsrail'e ekim, kasım, aralık aylarında 700'den fazla gemi gönderilmiş arkadaşlar. Bir daha söylüyorum: İsrail'e bu aylar içerisinde 700'den fazla gemi gönderilmiş. Bu gemilerle dört ayda toplam 1 milyar 340 milyon doların üzerinde ihracat yapılmış. İthalat rakamlarını da ekleyince 7 ekimden bu yana 2 milyar dolara yakın ticaret yapılmış. Bunlar herhangi bir STK'nin verileri değil, bunlar Türkiye İstatistik Kurumunun verileri değerli arkadaşlar. Bir taraftan "İsrail'e silah parçası gönderiyoruz." diye açıklama yapan bakanların olduğu yerde diğer taraftan -vicdanlarınızı asla sorgulamıyorum- vicdanlarımızı kanatan bu duruma karşı "Dur!" diyecek bir iradeyi göstermekten âciz hareket ediyoruz.
Değerli arkadaşlar, bu sözler karşılığında Netanyahu sizce bunlardan etkilenir mi, bu sözlerden etkilenir mi, bu açıklamalardan etkilenir mi? Bakınız, ateşkes görüşmelerinde bile onları kesti, Refah'a saldırmaya devam ediyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.
MUSTAFA KAYA (Devamla) - Saygıdeğer milletvekilleri, Türkiye'ye yakışan, İsrail'e doğrudan veya dolaylı desteği ortadan kaldıracak adımları atmaktır; Filistin halkının çektiği zulmün son bulması için, kalıcı barış ve ateşkesi temin edebilmek için en etkili diplomatik yolları ve ticari yaptırımları uygulamaktır. Bir daha söylüyorum: Her bir milletvekili arkadaşımızın vicdanının kanadığını biliyorum ama ben muhalefetim, iktidarda olan arkadaşlarımız var, onların sorumluluğu bizden daha fazla, onların sözlerin ötesinde söylemesi gereken, atması gereken adımlar var. Geliniz, İsrail'le ticaretin durdurulması ve gereken adımların atılması için verdiğimiz bu araştırma önergesine destek verin ve hep beraber İsrail'e karşı duruşumuzu gösterelim diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (Saadet Partisi sıralarından alkışlar)